Return to Video

İyi bir şekilde ölmek için ne yapabiliriz

  • 0:01 - 0:03
    Ben palyatif bakım doktoruyum.
  • 0:03 - 0:06
    Ve bugün sizinle sağlık hizmetleri
    hakkında konuşmak istiyorum.
  • 0:06 - 0:10
    Toplumumuzun en korunmasız bireylerinin
  • 0:10 - 0:14
    sağlık ve bakımları hakkında
    konuşmak istiyorum.
  • 0:14 - 0:19
    Bu insanlar en karmaşık
    sağlık problemleri ile uğraşmaktalar.
  • 0:20 - 0:23
    Ayrıca, ekonomi hakkında da
    konuşmak istiyorum.
  • 0:23 - 0:27
    Bu ikisinin kesişimi benim
    ödümü kopardığı gibi,
  • 0:28 - 0:29
    sizde de aynı etkiyi bırakıyor olmalı.
  • 0:30 - 0:33
    Palyatif ilaçlar hakkında da
    konuşmak istiyorum.
  • 0:34 - 0:40
    Toplumun bu kesiminin bakımı,
    değer verdikleri şeylere dayanıyor.
  • 0:41 - 0:44
    Onların değerleri üzerine inşa edilen
    hasta odaklı bakım,
  • 0:44 - 0:47
    bu insanların daha iyi ve daha uzun
    yaşamasına yardımcı oluyor.
  • 0:48 - 0:51
    Bu doğruyu söyleyen ve bulundukları
  • 0:52 - 0:53
    yerlerde insanlarla birebir
  • 0:53 - 0:55
    ilgilenilen bir bakım modeli.
  • 0:57 - 1:01
    İlk hastamın hikayesini anlatarak
    başlamak istiyorum.
  • 1:01 - 1:03
    Uzun, beyaz önlüğümle,
  • 1:03 - 1:05
    doktor olarak ilk günümdü.
  • 1:06 - 1:07
    Kendimi hastanede bulmuştum
  • 1:07 - 1:10
    ve hemen karşımda 68 yaşında
    bir beyefendi olan Harold
  • 1:10 - 1:11
    acil departmanına geliyordu.
  • 1:11 - 1:13
    6 hafta boyunca gittikçe artan
  • 1:13 - 1:16
    ve daha da berbat bir hal alan
    baş ağrıları vardı.
  • 1:16 - 1:20
    Değerlendirmeler, kanserin beynine
    yayılmış olduğunu ortaya çıkardı.
  • 1:21 - 1:26
    Sorumlu hekim beni tanıyı,
    hastalığın seyrini ve bakım seçeneklerini
  • 1:28 - 1:31
    Harold ve ailesiyle paylaşmam
    için gönderdi.
  • 1:32 - 1:35
    5 saatlik yeni kariyerimde,
  • 1:35 - 1:37
    nasıl yapıldığını bildiğim
    tek şeyi yaptım.
  • 1:38 - 1:39
    İçeri yürüdüm,
  • 1:40 - 1:41
    oturdum,
  • 1:42 - 1:43
    Harold'ın elini tuttum
  • 1:44 - 1:45
    eşinin elini tuttum,
  • 1:46 - 1:47
    ve sadece nefes aldım.
  • 1:48 - 1:51
    ''Haberler iyi değil,
    değil mi evlat?'' dedi.
  • 1:51 - 1:53
    ''Hayır.'' dedim.
  • 1:53 - 1:56
    Sonra konuştuk, dinledik
    paylaşımda bulunduk.
  • 1:57 - 1:58
    Bir süre sonra,
  • 1:58 - 2:01
    ''Harold, senin için gerçekten büyük
    bir anlamı olan şey nedir?
  • 2:01 - 2:03
    Senin için kutsal olan şey
    nedir?'' dedim.
  • 2:03 - 2:04
    Ve şöyle yanıt verdi,
  • 2:04 - 2:05
    ''Ailem."
  • 2:07 - 2:09
    ''Ne yapmak istiyorsun?'' dedim.
  • 2:09 - 2:12
    Dizime elini koydu ve
    ''Balığa gitmek istiyorum.'' dedi.
  • 2:12 - 2:14
    ''İşte bunu yapabilirim.'' dedim.
  • 2:15 - 2:17
    Harold, ertesi gün balığa gitti.
  • 2:18 - 2:19
    1 hafta sonra hayatını kaybetti.
  • 2:20 - 2:23
    Kariyerimdeki öğrenme sürecim boyunca,
  • 2:23 - 2:25
    geriye dönüp Harold'ı düşündüm.
  • 2:25 - 2:27
    Ve bu tarz bir konuşma
  • 2:28 - 2:31
    çok ender olur.
  • 2:32 - 2:36
    Bu, bize bir krizi işaret eden konuşmadır.
  • 2:36 - 2:39
    Bir Amerikalı'nın yaşam tarzının
    en büyük tehdidi olan,
  • 2:39 - 2:41
    sağlık bakımı masraflarını.
  • 2:42 - 2:43
    Peki, ne biliyoruz?
  • 2:43 - 2:46
    Hastalığı çok ağır olan bu popülasyonun,
  • 2:46 - 2:49
    yaklaşık 2.3 trilyon dolar,
  • 2:49 - 2:52
    yani gayri safi yurt içi hasılanın
    yüzde 15'ini, oluşturduğunu biliyoruz.
  • 2:52 - 2:56
    En hasta yüzde 15'e
    GSYİH'in yüzde 15'i.
  • 2:56 - 2:59
    1946 ve 1964 arasında doğanların
    büyümesiyle beraber,
  • 3:00 - 3:02
    bu tahmin için
  • 3:03 - 3:07
    gelecek 20 yılı değerlendirirsek,
    bu gidişle GSYİH'nin yüzde 60'ı olacak.
  • 3:08 - 3:10
    Amerika Birleşik Devletleri'nin
  • 3:10 - 3:12
    gayri safi yurt içi hasılasının
    yüzde 60'ı.
  • 3:12 - 3:15
    Bu noktada, bunun sağlık
    hizmetleriyle fazla ilgisi yok.
  • 3:15 - 3:17
    Dört litre süt ile,
  • 3:18 - 3:19
    üniversite masrafları ile ilgisi var.
  • 3:20 - 3:22
    Şu an değer verdiğimiz ve bildiğimiz
  • 3:22 - 3:25
    her şeyle ilgisi var.
  • 3:27 - 3:31
    ABD'nin serbest piyasa ekonomisiyle
  • 3:31 - 3:32
    ve kapitalizmiyle ilgisi var.
  • 3:35 - 3:38
    Bir dakikalığına bütün bu istatistikleri
    ve sayıları unutalım.
  • 3:38 - 3:42
    Harcadığımız paradan elde ettiğimiz
    faydayı konuşalım.
  • 3:43 - 3:45
    Altı yıl önce Darmouth Atlas,
  • 3:45 - 3:48
    sağlık sigortasının yaptığı
    tüm harcamaları inceledi --
  • 3:48 - 3:50
    genelde bu popülasyona
    harcanmış.
  • 3:50 - 3:54
    Kişi başı masrafları
    en yüksek olan bu hastalar,
  • 3:56 - 3:59
    aynı zamanda en çok acı çeken ve
    depresyona sahip olanlar.
  • 4:00 - 4:03
    Ve hayata genellikle
    daha erken veda edenler.
  • 4:04 - 4:05
    Bu nasıl olabiliyor?
  • 4:06 - 4:07
    Birleşik devletlerde yaşıyoruz.
  • 4:07 - 4:09
    Yeryüzündeki en mükemmel sağlık
    hizmetlerine sahip ülke.
  • 4:09 - 4:12
    Bu hastalara, bu konuda
    bizden sonra gelen ülkeden
  • 4:12 - 4:14
    10 kat daha fazla para harcıyoruz.
  • 4:15 - 4:17
    Bu hiç mantıklı değil.
  • 4:18 - 4:19
    Ama bildiğimiz bir şey var:
  • 4:19 - 4:23
    organize edilmiş sağlık sistemi olan
  • 4:23 - 4:26
    ilk 50 ülkede
  • 4:26 - 4:28
    37. sıradayız.
  • 4:30 - 4:34
    Kalite ve değer bakımından
    eski doğu bloğu ülkelerinden
  • 4:34 - 4:38
    ve Sahra'daki Afrika ülkelerinden
    daha alt sıralardayız.
  • 4:40 - 4:43
    Her gün deneyimlediğim bir şey
    var ki, eminim siz de
  • 4:43 - 4:47
    kendi yolculuğunuzda deneyimliyorsunuzdur:
  • 4:48 - 4:51
    fazla, fazla değildir.
  • 4:52 - 4:53
    Daha fazla test,
  • 4:53 - 4:56
    daha fazla uğultu,
    daha fazla kemoterapi,
  • 4:56 - 4:58
    daha fazla ameliyat,
  • 4:58 - 5:00
    kısaca her şeyden daha fazla
    uygulanması,
  • 5:01 - 5:04
    bireyin yaşam kalitesini düşürüyor.
  • 5:05 - 5:08
    Ve genellikle kısaltıyor da.
  • 5:10 - 5:11
    Peki bu konuda ne yapacağız?
  • 5:11 - 5:13
    Ne yapıyoruz?
  • 5:13 - 5:15
    Ve bu neden böyle?
  • 5:15 - 5:17
    Baylar ve bayanlar, acı gerçek şu ki
  • 5:17 - 5:20
    sağlık hizmetleri endüstrisi,
    uzun beyaz ceketli doktorlar,
  • 5:20 - 5:22
    sizden çalıyorlar.
  • 5:23 - 5:25
    Sizden, hastalığın şartları
    ne olursa olsun
  • 5:26 - 5:28
    istediğiniz gibi yaşamayı seçme
  • 5:28 - 5:31
    şansınızı çalıyorlar.
  • 5:31 - 5:34
    Hastalığa, patolojiye, ameliyata
  • 5:34 - 5:35
    farmakolojiye odaklanıyoruz.
  • 5:37 - 5:39
    Ama insanın insan olduğunu unutuyoruz.
  • 5:41 - 5:43
    Bunu anlamadan
  • 5:43 - 5:45
    bunu nasıl tedavi edebiliriz?
  • 5:47 - 5:49
    Buna bir şeyler yapıyoruz,
  • 5:51 - 5:54
    fakat bunun için bir şeyler
    yapmamız gerek.
  • 5:56 - 5:58
    Sağlık hizmetinin üç amacı vardır:
  • 5:58 - 6:01
    Bir, hasta deneyimini iyileştir.
  • 6:01 - 6:04
    İki, nüfusun sağlık düzeyini arttır.
  • 6:05 - 6:10
    Üç, süreç boyunca olan kişi başı
    masrafları azalt.
  • 6:12 - 6:13
    Bizim grup yani palyatif bakım,
  • 6:13 - 6:17
    2012'de hastaların en ağırları ile çalıştı --
  • 6:19 - 6:20
    kanser, kalp rahatsızlığı
  • 6:20 - 6:22
    akciğer rahatsızlığı,
  • 6:22 - 6:23
    böbrek hastalığı,
  • 6:23 - 6:24
    bunama--
  • 6:26 - 6:28
    Onların hasta deneyimini
    nasıl iyileştirdik?
  • 6:29 - 6:31
    ''Doktor, evde olmak istiyorum.''
  • 6:31 - 6:33
    ''Tamam senin bakımını evde yaparız.''
  • 6:33 - 6:35
    Hayat kalitesi: Yükseldi.
  • 6:36 - 6:37
    İnsanoğlunu düşünün.
  • 6:37 - 6:39
    İki: Popülasyon sağlığı.
  • 6:39 - 6:42
    Bu nüfusa nasıl farklı bir açıdan baktık
  • 6:42 - 6:45
    ve onları nasıl daha farklı, daha derin
    bir boyuta ulaştırdık
  • 6:45 - 6:49
    ve onları benimkinden daha büyük bir
    "insanlık" anlayışına nasıl bağladık?
  • 6:49 - 6:52
    Bu grubu nasıl idare ettik?
  • 6:53 - 6:56
    2012'de, ayakta hastaların yüzde 94'ü,
  • 6:56 - 6:59
    hastaneye gitmek zorunda kalmadı.
  • 7:00 - 7:02
    Yapamayacakları için değil.
  • 7:03 - 7:05
    Ama yapmaları gerekli değildi.
  • 7:05 - 7:07
    Bakımı onlara götürdük.
  • 7:07 - 7:11
    Onların değerlerini ve yaşam kalitelerini
    sürdürmelerini sağladık.
  • 7:13 - 7:16
    Üç: Kişi başına düşen harcamalar.
  • 7:17 - 7:20
    Bu nüfus için bugün 2.3 trilyon dolar
  • 7:20 - 7:23
    ve 20 yıl içinde GSYİH'in %60,
  • 7:23 - 7:28
    toplam sağlık harcamalarını %70 azalttık.
  • 7:29 - 7:32
    Üçte iki oranında daha az harcamayla,
  • 7:32 - 7:34
    daha iyi ve daha uzun yaşayıp,
  • 7:35 - 7:38
    istediklerini daha fazla yapabildiler.
  • 7:43 - 7:45
    Harold'ın zamanı sınırlıydı
  • 7:46 - 7:48
    ama palyatif bakımınki değildi.
  • 7:48 - 7:53
    Palyatif bakım, teşhisten hayatın
    sonuna kadar süren bir paradigma.
  • 7:55 - 7:56
    Saatlerce,
  • 7:56 - 7:59
    haftalarca, aylarca, yıllarca
    sürebilir...
  • 8:00 - 8:01
    Bu bir süreç
  • 8:01 - 8:03
    tedavi ile, tedavisiz.
  • 8:03 - 8:04
    Christine ile tanıştırayım.
  • 8:05 - 8:07
    Üçüncü evre rahim ağzı kanseri,
  • 8:07 - 8:10
    rahim ağzından başlayan
    kanser metastaz yaparak
  • 8:10 - 8:12
    bütün vücuduna yayılmış.
  • 8:13 - 8:15
    50'li yaşlarında ve yaşıyor.
  • 8:17 - 8:18
    Bu hayatın sonuyla ilgili değil,
  • 8:18 - 8:20
    bu hayatın kendisiyle ilgili.
  • 8:21 - 8:23
    Bu sadece yaşlı insanlarla ilgili değil,
  • 8:23 - 8:25
    bu insanlarla ilgili.
  • 8:26 - 8:27
    Bu Richard.
  • 8:28 - 8:29
    Son evre akciğer kanseri.
  • 8:30 - 8:33
    ''Richard senin için kutsal olan şey ne?''
  • 8:34 - 8:37
    ''Çocuklarım, eşim ve Harley'im.''
  • 8:37 - 8:38
    (Gülüşmeler)
  • 8:38 - 8:39
    ''Tamamdır.
  • 8:41 - 8:44
    Seni onunla gezdiremem, çünkü
    bisikleti bile zor sürüyorum.
  • 8:44 - 8:45
    Ama ne yapabiliriz bir bakalım.''
  • 8:46 - 8:49
    Richard bana geldi
  • 8:49 - 8:52
    ve kötü görünüyordu.
  • 8:52 - 8:54
    İçinden bir ses, belki sadece
  • 8:54 - 8:57
    birkaç haftasının veya
    ayının olduğunu söylüyordu.
  • 8:57 - 8:59
    Sadece konuştuk.
  • 8:59 - 9:02
    Dinledim ve duymaya çalıştım --
  • 9:02 - 9:04
    bu büyük fark yarattı.
  • 9:04 - 9:06
    Bunları, bundan daha çok kullanın.
  • 9:08 - 9:11
    ''Adım adım ilerleyelim." dedim,
  • 9:11 - 9:14
    hayatın diğer tüm alanlarında
    yaptığımız gibi.
  • 9:15 - 9:19
    Richard'la normal hayat akışında
    adım adım görüştük.
  • 9:19 - 9:22
    Haftada bir veya iki kez
    telefonda konuşuyoruz,
  • 9:23 - 9:27
    ama son evre akciğer kanserine
    rağmen oldukça iyi durumda.
  • 9:31 - 9:34
    Palyatif tıp sadece yaşlılar
  • 9:34 - 9:36
    veya orta yaşlılar için değildir.
  • 9:38 - 9:39
    Herkes içindir.
  • 9:39 - 9:41
    Arkadaşım Jonathan ile tanışın.
  • 9:42 - 9:43
    Bugün, Jonathan ve babasının
  • 9:43 - 9:46
    burada bulunmasının onurunu ve
    sevincini yaşıyoruz.
  • 9:46 - 9:49
    Jonathan 20'li yaşlarında ve
    birkaç yıl önce tanıştık.
  • 9:49 - 9:52
    Beynine yayılan, metastatik testis
    kanseriyle
  • 9:52 - 9:54
    mücadele ediyordu.
  • 9:54 - 9:56
    Felç geçirdi,
  • 9:56 - 9:58
    beyin ameliyatı oldu,
  • 9:58 - 10:00
    radyasyon ve kemoterapi aldı.
  • 10:02 - 10:03
    Kendisi ve ailesiyle görüştüğümüzde,
  • 10:03 - 10:06
    kemik iliği nakline birkaç
    haftası kalmıştı.
  • 10:06 - 10:09
    Görüşmemiz sırasında,
  • 10:09 - 10:14
    ''Kanserin ne olduğunu anlamamıza
    yardım edin.'' dediler.
  • 10:16 - 10:17
    Neyle uğraştığımızı anlamadan
  • 10:19 - 10:21
    nasıl bu kadar ilerledik?
  • 10:21 - 10:24
    Ne ile uğraştıklarını
    anlamalarını sağlamadan
  • 10:24 - 10:26
    nasıl bu kadar ilerledik?
  • 10:26 - 10:29
    İnsani duygularını dikkate alıp
    sürece dahil etmeden
  • 10:29 - 10:31
    sonraki aşamalara nasıl geçtik?
  • 10:31 - 10:34
    Böyle bir durumda doktorunuz
    olarak size her şeyi yapabiliriz.
  • 10:37 - 10:38
    Ama acaba yapmalı mıyız?
  • 10:42 - 10:44
    Benim söylediklerimle
    yetinmeyin.
  • 10:44 - 10:48
    Günümüzde palyatif bakımla ilgili
    tüm veriler
  • 10:48 - 10:52
    insanların daha kaliteli ve uzun
    yaşadığını gösteriyor.
  • 10:52 - 10:56
    2010'da New England Journal of
    Medicine'in yayımladığı
  • 10:56 - 10:57
    bir makale vardı.
  • 10:58 - 11:00
    Harvard'da meslektaşlarımın
    yaptığı bir çalışma.
  • 11:00 - 11:02
    Son evre akciğer kanseri:
  • 11:02 - 11:04
    paltayif bakım alan bir grup,
  • 11:05 - 11:06
    benzer ama bakım almayan bir grup.
  • 11:08 - 11:11
    Palyatif bakım alan grup
    daha az acı, daha az
  • 11:12 - 11:13
    moral bozukluğu bildirdi.
  • 11:14 - 11:16
    Hastaneye daha az yatmaları gerekti.
  • 11:16 - 11:18
    Ve bayanlar baylar,
  • 11:19 - 11:22
    üç-altı ay daha uzun yaşadılar.
  • 11:24 - 11:27
    Eğer palyatif bakım bir kanser
    ilacı olsaydı,
  • 11:28 - 11:31
    gezegenimiz üzerindeki her onkolog
    bu ilacı hastalarına yazardı.
  • 11:33 - 11:34
    Neden yazmıyorlar?
  • 11:36 - 11:39
    Çünkü biz ahmak, uzun beyaz önlüklü
    doktorlar
  • 11:39 - 11:43
    bununla uğraşmak için eğitildik,
  • 11:44 - 11:46
    bununla değil.
  • 11:51 - 11:54
    Bir gün hepimizin
    geleceği yer burası.
  • 11:56 - 11:58
    Ama bugünkü konumuz
    ölümle ilgili değil,
  • 11:58 - 12:00
    hayatla ilgili.
  • 12:00 - 12:02
    Değerlerimize, kutsallarımıza
  • 12:02 - 12:03
    uygun olarak yaşamak
  • 12:03 - 12:05
    ve yaşamımızın sayfalarını
    ister sonuncusu
  • 12:06 - 12:07
    ister son beş sayfası olsun
  • 12:07 - 12:09
    istediğimiz gibi yazmak.
  • 12:10 - 12:12
    Bildiğimiz,
  • 12:12 - 12:14
    kanıtladığımız şey şu:
  • 12:14 - 12:17
    bu konuşmanın bugün
    yapılması gerekiyor --
  • 12:18 - 12:20
    gelecek hafta veya gelecek
    yıl değil.
  • 12:20 - 12:23
    İşin ucunda olan şey bugünkü hayatımız,
  • 12:23 - 12:25
    yaşımız ilerledikçe yaşayacaklarımız
  • 12:25 - 12:27
    ve çocuklarımızın ve
    torunlarımızın hayatları.
  • 12:28 - 12:30
    Sadece o hastane odasında
  • 12:30 - 12:32
    veya evdeki o kanepede değil,
  • 12:32 - 12:35
    ama gittiğimiz her yerde
    ve gördüğümüz her şeyde.
  • 12:36 - 12:42
    Palyatif tıp insanları birbirine
    bağlamanın,
  • 12:42 - 12:45
    hepimizin yüzleşeceği yolculuğu
    daha iyisi ile
  • 12:46 - 12:48
    değiştirmenin anahtarıdır.
  • 12:50 - 12:52
    Meslektaşlarımdan,
  • 12:53 - 12:54
    hastalarımdan,
  • 12:55 - 12:56
    devletimden,
  • 12:56 - 12:58
    tüm insanlardan isteğim şu:
  • 12:58 - 13:02
    Alabileceğimiz en iyi bakımı
  • 13:03 - 13:04
    talep edelim ki böylece
  • 13:05 - 13:07
    bugün daha iyi yaşayalım,
  • 13:07 - 13:09
    daha iyi bir geleceği
    garanti altına alalım.
  • 13:09 - 13:11
    Bugün bu değişikliği yapalım ki
  • 13:12 - 13:15
    yarın daha iyi yaşayalım.
  • 13:17 - 13:18
    Çok teşekkür ederim.
  • 13:18 - 13:19
    (Alkışlar)
Title:
İyi bir şekilde ölmek için ne yapabiliriz
Speaker:
Timothy Ihrig
Description:

Amerika'daki sağlık sistemi patoloji, ameliyat ve farmakolojiye --doktorların hastalarına yaptıklarına-- o kadar çok odaklanıyor ki, bakımını yapması gereken insanların değerlerini göz ardı ediyor. Palyatif bakım doktoru Timothy Ihrig farklı bir yaklaşımın faydalarını anlatıyor. Bu yaklaşım hem hastanın toplam yaşam kalitesini arttırıyor ve hem de ciddi rahatsızlıkları olan hastaların bile huzur içinde süreci tamamlamasına yardımcı oluyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
13:32
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for What we can do to die well
Ramazan Şen accepted Turkish subtitles for What we can do to die well
Ramazan Şen edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Müge Arslan edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Müge Arslan edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Müge Arslan edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Müge Arslan edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Müge Arslan edited Turkish subtitles for What we can do to die well
Show all

Turkish subtitles

Revisions