Return to Video

Göçmen iletişimimiz çöktü! -- nasıl daha iyisini kurabiliriz

  • 0:00 - 0:05
    Bugünlerde insanlar göçmenlik
    sistemimizin çökmüş olduğunu söylüyorlar.
  • 0:05 - 0:10
    Ben ise bugün göçmen iletişimimizin
    kopmuş olduğuna değinmek
  • 0:10 - 0:14
    ve daha iyisini inşa edebileceğimiz
    yöntemler önermek istiyorum.
  • 0:15 - 0:18
    Bunu yapabilmek adına
  • 0:18 - 0:19
    göçmenlik,
  • 0:19 - 0:20
    Amerika Birleşik Devletleri,
  • 0:20 - 0:22
    ve dünya hakkında
  • 0:22 - 0:27
    göçmenlik tartışmasının sınırlarını
    kaldırabilecek yeni sorular soracağım.
  • 0:27 - 0:32
    Bu dakikalarda bile ABD sınırında
    ve sınırın çok ötesinde
  • 0:32 - 0:36
    göçmenlerin yaşamlarının
    ve refahlarının riske atıldığı
  • 0:36 - 0:39
    halihazırdaki hararetli
    tartışmadan bahsetmeyeceğim.
  • 0:40 - 0:44
    Onun yerine, 1990'ların ortalarında
    New Jersey'de
  • 0:44 - 0:47
    ABD tarihini ciddiyetle çalışan
    yüksek lisans öğrencisi olmamdan
  • 0:47 - 0:50
    ve şu anda ABD tarihini
    Nashville Tennessee'deki
  • 0:50 - 0:53
    Vanderblit Üniversitesi'nde
    ders veriyor olmamdan bahsedeceğim.
  • 0:53 - 0:54
    Çalışmadığım zamanlarda,
  • 0:54 - 0:56
    bazen tezimi yazmaktan uzaklaşmak için
  • 0:56 - 0:59
    arkadaşlarımla beraber göçmen
    haklarının ihlal edilmesine
  • 0:59 - 1:03
    yol açabilecek yasaları protesto ettiğimiz
  • 1:03 - 1:07
    parlak renkli el ilanlarını dağıtmak için
    şehre inerdik.
  • 1:07 - 1:10
    İlanlarımız samimiydi, iyi niyetliydi
  • 1:10 - 1:13
    ve gerçeklerle örtüşüyordu.
  • 1:13 - 1:16
    Fakat şimdi fark ediyorum ki
    aynı zamanda bir çeşit problemdiler.
  • 1:16 - 1:17
    Örnek verecek olursak
  • 1:17 - 1:21
    ''Göçmenlerin eğitim haklarını,
    sağlık haklarını,
  • 1:21 - 1:24
    sosyal güvenlik haklarını
    ellerinden almayın.
  • 1:24 - 1:26
    Göçmenler çok fazla çalışıyorlar,
  • 1:26 - 1:28
    vergilerini ödüyorlar,
  • 1:28 - 1:29
    yasalara uyuyorlar.
  • 1:29 - 1:33
    Sosyal hizmetlerden Amerikalılara kıyasla
    daha az yararlanıyorlar.
  • 1:33 - 1:35
    İngilizce öğrenmeye istekliler.
  • 1:35 - 1:40
    Çocukları tüm dünyada ABD ordusuna
    hizmet ediyor.'' diyorlardı.
  • 1:40 - 1:44
    Kuşkusuz ki bunlar her gün
    duyduğumuz argümanlar.
  • 1:44 - 1:47
    Göçmenler ve destekleyicileri,
    bu argümanları
  • 1:47 - 1:51
    göçmen haklarını inkar eden
    ya da onları toplumdan ihraç eden
  • 1:51 - 1:54
    insanlara karşı koymak için kullanıyorlar.
  • 1:54 - 1:57
    Bir noktaya kadar bu argümanların,
  • 1:57 - 2:02
    göçmenleri savunanların başvuracağı türde
    iddialar olduğu çok mantıklı geliyor.
  • 2:03 - 2:06
    Fakat uzun vadede,
    hatta belki kısa vadede bile
  • 2:06 - 2:09
    bu argümanların ters etki
    yaratabileceğini düşünüyorum.
  • 2:10 - 2:12
    Peki neden?
  • 2:12 - 2:14
    Çünkü bu, kendini muhaliflerin
    arasında savunamayacağın
  • 2:14 - 2:17
    her zamanki çetin savaş.
  • 2:18 - 2:22
    Farkında olmayarak
    arkadaşlarımla dağıttığımız bildiriler
  • 2:22 - 2:25
    ve bugünlerde duyduğumuz
    argümanların uyarlamaları
  • 2:25 - 2:28
    aslında göçmenlik karşıtı
    bir amaca hizmet ediyorlardı.
  • 2:29 - 2:31
    Bizler de göçmenlerin,
  • 2:31 - 2:34
    az sonra açıklamayı umduğum
  • 2:34 - 2:37
    halihazırda bizlerden biri olduklarının
    öneminden ziyade,
  • 2:37 - 2:41
    onların öteki olduğunu düşünerek
    kısmen bu amaca hizmet ediyoruz.
  • 2:42 - 2:46
    Üç soru etrafında göçmenlik tartışmasını
    körüklemeyi başaranlar,
  • 2:46 - 2:51
    göçmenlerin muhalifi olan nativistlerdir.
  • 2:52 - 2:57
    Öncelikle göçmenlerin faydalı bir araç
    olup olamayacağı sorusu sorulur.
  • 2:57 - 3:01
    Göçmenlerden nasıl yararlanabiliriz?
  • 3:01 - 3:05
    Bizi daha zengin ve güçlü yapabilirler mi?
  • 3:06 - 3:09
    Nativistler bu soruyu
    ''Hayır, göçmenler bize çok az şey
  • 3:09 - 3:11
    ya da koca bir hiçlik sunarlar.''
    diye yanıtlarlar.
  • 3:13 - 3:17
    İkinci soru ise göçmenlerin öteki olup
    olmadığıyla ilgili.
  • 3:18 - 3:22
    Göçmenler bize benzeyebilirler mi?
  • 3:23 - 3:25
    Bize benzeyecek yeterlilikteler mi?
  • 3:25 - 3:27
    Asimile edilebilirler mi?
  • 3:27 - 3:29
    Asimile edilmeye istekliler mi?
  • 3:29 - 3:32
    Yine nativistler bu soruyu
  • 3:32 - 3:36
    ''Hayır, göçmenler temelli olarak bizden
    farkı ve geridedirler.'' diye yanıtlarlar.
  • 3:37 - 3:42
    Üçüncü soru göçmenlerin
    birer parazit olup olmadığı.
  • 3:43 - 3:46
    Bize zararları dokunur mu?
    Kaynaklarımızı kuruturlar mı?
  • 3:47 - 3:51
    İşte şimdi nativistler bu soruyu
    ''Evet, evet göçmenler tehlike saçarlar
  • 3:51 - 3:54
    ve bizim varlıklarımızı tüketirler.''
    diye yanıtlarlar.
  • 3:56 - 4:00
    Bu üç sorunun ve arkasındaki
    nativist maksadın göçmen tartışması
  • 4:00 - 4:04
    sınırlarını daha da genişletmekte
    başarılı olduğunu söyleyebilirim.
  • 4:04 - 4:09
    İçeridekiler ve ötekiler arasında,
  • 4:09 - 4:15
    yani biz ve onlar arasında,
  • 4:15 - 4:16
    sadece bizim önemli olduğumuz,
  • 4:16 - 4:20
    göçmenlerin ise önemli olmadığını
    söyleyip bir çeşit hiyerarşik sınır çizen
  • 4:20 - 4:23
    bu sorular özünde
    göçmenlik karşıtı ve nativist.
  • 4:23 - 4:26
    Bu soruların ardındaki, kendini davasına
    adayan nativist camia dışındaki
  • 4:26 - 4:30
    itici kuvvet ise her gün faydalandıkları,
    görünürde zararsız olan
  • 4:30 - 4:31
    bir ulusa ait olma algısı
  • 4:32 - 4:33
    faaliyete geçirme
  • 4:33 - 4:36
    ve bu algıyı derinleştirme
  • 4:36 - 4:38
    ve kızıştırma yöntemleridir.
  • 4:39 - 4:43
    Nativistler, kendilerini içeridekiler
    ve ötekiler arasında
  • 4:43 - 4:46
    keskin bir uçurum yaratmaya adamışlardır.
  • 4:46 - 4:50
    Fakat uçurum, ulusların kendilerini
    nasıl tanımladıklarının temelindedir.
  • 4:51 - 4:54
    Sık sık ırk ve din bağlamında derinleşen
  • 4:54 - 4:59
    içerisi ve dışarısı arasındaki çatlaklar
  • 4:59 - 5:02
    derinleştirilmek ve sömürülmek için
    her zaman o temeldedir.
  • 5:03 - 5:07
    Bu muhtemelen nativist yaklaşıma
    kendilerini göçmen karşıtı olarak
  • 5:08 - 5:11
    tanımlayanların çok ötesinde,
    kendilerini aşırı derecede
  • 5:11 - 5:16
    göçmen taraftarı olarak tanımlayanlar
    arasında da yankılanma imkanı veriyor.
  • 5:16 - 5:21
    Böylece Göç Yasası müttefikleri
  • 5:21 - 5:24
    nativistlerin dayattıkları
    bu soruları cevaplarken
  • 5:24 - 5:26
    onları çok ciddiye alıyorlar.
  • 5:26 - 5:28
    Bu soruları ve bir ölçüde
    soruların ardındaki
  • 5:29 - 5:32
    göçmen karşıtı tavrı
    meşrulaştırıyorlar.
  • 5:32 - 5:36
    Bu soruları, doğru düzgün bilmeden bile
    ciddiyetle ele aldığımızda
  • 5:36 - 5:42
    göçmen iletişiminin kapalı,
    dışlayıcı sınırlarını güçlendiriyoruz.
  • 5:43 - 5:45
    Peki bu noktaya nasıl geldik?
  • 5:45 - 5:49
    Bunlar göçmen tartışmamıza
    nasıl yön verdiler?
  • 5:49 - 5:52
    İşte şimdi tarih profesörlüğümün
    devreye gireceği
  • 5:52 - 5:54
    bazı tarihsel hikayelere ihtiyacımız var.
  • 5:54 - 6:00
    ABD zümresi, bağımsız bir ulus
    olduğu ilk yüzyılında
  • 6:00 - 6:03
    göçmenliğe ulusal düzeyde
    çok sınırlı kısıtlamalar getirmişti.
  • 6:03 - 6:06
    Aslında birçok politikacı ve işveren
  • 6:06 - 6:08
    sanayiyi geliştirmek
  • 6:08 - 6:12
    ve bölgelerini gasp edebilmek için
    onları yerleşimci olarak servis edebilmek
  • 6:12 - 6:15
    amacıyla göçmenleri iyileştirmek
    adına çok uğraş verdiler.
  • 6:15 - 6:18
    Fakat Amerikan İç Savaşı'ndan sonra
  • 6:18 - 6:23
    nativistlerin sesi daha güçlü,
    daha gür çıkmaya başladı.
  • 6:23 - 6:28
    Amerikan tünellerini kazan,
    onların yemeklerini pişiren,
  • 6:28 - 6:31
    savaşlarında savaşan,
  • 6:31 - 6:33
    geceleri çocuklarını yatağa yatıran
  • 6:33 - 6:36
    Asyalılar, Latin Amerikalılar,
    Karayipler ve Avrupalı mülteciler,
  • 6:36 - 6:40
    onları daimi ötekiler olarak atayan,
  • 6:40 - 6:44
    içeri girmelerine müsade etmeyen
  • 6:44 - 6:47
    yeni ve yoğun bir yabancı
    düşmanlığıyla karşılaştılar.
  • 6:48 - 6:51
    1920'lerin ortalarına kadar nativistler
  • 6:51 - 6:55
    belirsiz sayıdaki savunmasız göçmenleri
    ve mültecileri ötekileştiren
  • 6:55 - 6:58
    ırkçı yasalar koyarak kazandılar.
  • 6:59 - 7:03
    Göçmenler ve müttefikleri tüm bunlara
    karşı koymak için ellerinden gelenin
  • 7:03 - 7:05
    en iyisini yaptılar.
  • 7:05 - 7:09
    Fakat kendilerini nativist komplosunun
    içinde savunma halinde buldular.
  • 7:09 - 7:14
    Nativistler göçmenlerin faydalı
    olmadığını söylediğinde
  • 7:14 - 7:16
    göçmen yandaşları faydalı
    olduklarını söylüyordu.
  • 7:17 - 7:22
    Nativistler onları öteki olmayla
    itham ettiğinde
  • 7:22 - 7:25
    göçmen yandaşları onların kültüre
    ayak uyduracaklarını temin ediyordu.
  • 7:26 - 7:32
    Nativistler, göçmenlerin tehlikeli
    parazitler olduğu fikriyle dolmuşken
  • 7:32 - 7:35
    göçmen yandaşları, göçmenlerin
    sadakatini,
  • 7:35 - 7:38
    itaatkarlığını, çalışkanlıklarını
    ve tutumluluğunu vurguluyorlardı.
  • 7:38 - 7:42
    Yandaşlar göçmenlere kucak açtığında bile
  • 7:42 - 7:48
    çoğu nativist, göçmenlere hala
    acınası, kurtarılmaya muhtaç
  • 7:48 - 7:51
    islah edilmesi ve tolere edilmesi gereken
  • 7:51 - 7:53
    fakat hiçbir zaman
    hak ve saygı açısından
  • 7:53 - 7:58
    tamamıyla içeridekilerle eşit olmayan
    ''ötekiler'' gözüyle bakıyordu.
  • 7:59 - 8:06
    İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra özellikle
    1960'ların ortalarından günümüze kadar
  • 8:06 - 8:08
    mülteciler ve yandaşları
    20. yy ortalarındaki
  • 8:08 - 8:12
    kısıtlamaları yıkarak
    mültecilere ve özel yeteneklilere
  • 8:12 - 8:16
    ülkeye giriş kabulü veren
    ve aile birleşim hakkına
  • 8:16 - 8:19
    öncelik veren yeni bir sistem kazanarak
  • 8:19 - 8:21
    olayların gidişatını
    bütünüyle değiştirdiler.
  • 8:22 - 8:24
    Fakat ondan sonra, esas olarak
    göçmen tartışmasının
  • 8:24 - 8:27
    temellerini değiştirmekte
    başarılı olamadılar.
  • 8:27 - 8:30
    Bu yüzden tartışmanın temelleri
    şuanki sarsıcı tartışmamızı
  • 8:30 - 8:35
    sürdürmeye hazır şekilde hala ayakta.
  • 8:36 - 8:38
    İşte bu iletişim çöktü.
  • 8:39 - 8:43
    Eski sorular zararlı ve bölücüydü.
  • 8:43 - 8:46
    Peki biz bu eski iletişimden
  • 8:46 - 8:51
    bizi daha adil, daha insaflı
  • 8:51 - 8:53
    ve daha güven veren
    bir dünyaya yakınlaştıracak
  • 8:53 - 8:55
    yeni bir iletişimi nasıl kurabiliriz?
  • 8:55 - 8:58
    Yapmak zorunda olduğumuz şeyin
    bir toplumun yapabileceği
  • 8:58 - 9:01
    en zor şeylerden biri olduğunu
    söylemek istiyorum:
  • 9:01 - 9:05
    Kimin hayatının, kimin haklarının
  • 9:05 - 9:08
    ve kimin emeğinin kayda değer olduğunun
  • 9:08 - 9:11
    sınırlarını tekrar çizmemiz gerekiyor.
  • 9:11 - 9:14
    Sınırları tekrar çizmemiz gerekiyor,
  • 9:14 - 9:18
    kendi sınırlarımızı
    tekrar çizmemiz gerekiyor.
  • 9:19 - 9:25
    Bunu yapabilmek için öncelikle
    olabildiğine geniş
  • 9:25 - 9:28
    fakat ciddi ölçüde kusurlu
    bir dünya görüşünü ele almamız lazım.
  • 9:28 - 9:29
    Bu dünya görüşüne göre
  • 9:29 - 9:33
    yaşadığımız, çalıştığımız
    kendi işimizi umursadığımız
  • 9:33 - 9:37
    topraklarımızın,
    ulusal sınırlarımızın içerisi var.
  • 9:38 - 9:41
    Bir de diğer her yerin
    olduğu dışarısı var.
  • 9:42 - 9:45
    Bu dünya görüşüne göre
    mülteciler topraklarımıza girdiğinde
  • 9:45 - 9:48
    dışarıdan içeriye geçmiş oluyorlar
  • 9:48 - 9:51
    fakat ''dışarıdakiler'' olarak kalıyorlar.
  • 9:51 - 9:55
    Elde ettikleri herhangi bir
    yetki veya olanak
  • 9:55 - 9:59
    göçmenlerin hakları olmaktan ziyade
    bizden onlara bir hediye oluyor.
  • 9:59 - 10:04
    Bu görüşün neden bu kadar
    yaygın olduğunu anlamak zor değil.
  • 10:04 - 10:08
    Bu görüş, konuşmamıza, hareket etmemize,
    sınıflarımıza astığımız
  • 10:08 - 10:12
    sınırları çizilmiş haritalara kadar
    hayatımızın her anında pekiştiriliyor.
  • 10:12 - 10:15
    Bu dünya görüşünün sorunu şu ki
  • 10:15 - 10:18
    dünyada işlerin nasıl yürüdüğüyle
  • 10:18 - 10:20
    ve geçmişte nasıl yürümüş
    olduğuyla uyuşmaması.
  • 10:21 - 10:26
    Tabii ki de Amerikalı işçiler
    toplumu kalkındırdılar.
  • 10:26 - 10:28
    Fakat göçmenler de bilhassa
  • 10:28 - 10:31
    önemli ama çok az Amerikalının çalıştığı
  • 10:31 - 10:34
    tarım gibi sektörlerde çalıştılar.
  • 10:35 - 10:36
    Ulus inşa edildiğinden beri
  • 10:36 - 10:41
    Amerikalılar,
    Amerikan iş gücünün bir parçası.
  • 10:42 - 10:47
    Tabii ki de Amerikalılar toplumda
    haklarını güvenceye alan
  • 10:47 - 10:49
    bir gelenek inşa ettiler.
  • 10:49 - 10:51
    Fakat göçmenler de inşa ettiler.
  • 10:51 - 10:54
    Vatandaşlık hakları
    ve sendikalaşmış işgücü gibi
  • 10:54 - 10:57
    toplumdaki herkese hakkını ulaştırmak
    için mücadele ettikleri
  • 10:57 - 11:00
    tüm büyük sosyal hareketlerde
    göçmenler de oradaydı.
  • 11:00 - 11:04
    Böylece göçmenler çoktandır hak,
  • 11:04 - 11:07
    demokrasi ve özgürlük mücadelesi
    veriyorlar.
  • 11:08 - 11:12
    Sonuç olarak
    Amerikalılar ve tüm Batı dünyası
  • 11:12 - 11:15
    sadece kendi işlerine bakıp
  • 11:15 - 11:17
    kendi sınırları içinde kalmadılar.
  • 11:17 - 11:19
    Diğer ulusların sınırlarına
    saygı göstermediler,
  • 11:19 - 11:21
    ordularıyla dünyaya açıldılar,
  • 11:21 - 11:24
    bölgeleri ve kaynakları ele geçirdiler
  • 11:24 - 11:28
    ve çoğu mülteci vatanından
  • 11:28 - 11:29
    muazzam kar elde ettiler.
  • 11:30 - 11:36
    Bu anlamda çoğu mülteci aslında
    çoktan Amerikan gücünün ''içerisinde''.
  • 11:37 - 11:42
    İçerinin ve dışarının zihindeki
  • 11:42 - 11:45
    değişik haritası beraberindeki asıl soru
  • 11:45 - 11:48
    ülkelerin mültecileri içeriye dahil
    edip etmeyeceği değil.
  • 11:48 - 11:50
    Aslında çoktan dahiller, içerideler.
  • 11:50 - 11:53
    Asıl soru, ABD'nin veya diğer
    ülkelerin mültecilere
  • 11:53 - 11:57
    oluşumunda emeklerinin,
    müdahalelerinin ve vatanlarının
  • 11:57 - 12:01
    temel rol oynadığı haklara ve olanaklara
  • 12:01 - 12:05
    ulaşma imkanı verip vermeyeceği.
  • 12:06 - 12:09
    Zihindeki bu yeni haritayla
  • 12:09 - 12:13
    tamamıyla önceden sorduğumuz
    sorulardan farklı,
  • 12:13 - 12:17
    göçmen tartışmasının sınırlarını
    değiştirebilecek, çetin, yeni
  • 12:17 - 12:21
    ve acilen ihtiyaç duyduğumuz
    üç yeni soruyu sorabiliriz.
  • 12:23 - 12:27
    Sorularımız, işçi hakları,
  • 12:27 - 12:28
    sorumluluk
  • 12:28 - 12:30
    ve eşitlik hakkında.
  • 12:33 - 12:36
    İlk olarak işçi hakları hakkında
    soru sormaya ihtiyacımız var.
  • 12:36 - 12:41
    Var olan politikalar göçmenlerin
    kendini savunmasını nasıl zorlaştırıyor,
  • 12:41 - 12:43
    maaşlarını aşağı çekerek
    haklarını ve korunmalarını
  • 12:43 - 12:46
    sömürülmeye müsait bir duruma
    nasıl sürüklüyor?
  • 12:47 - 12:51
    Mülteciler yakalanma, gözaltına alınma
    ve sınır dışı edilmekle tehdit edildiğinde
  • 12:51 - 12:53
    iş verenleri onları
    suistimal edebileceklerini,
  • 12:53 - 12:55
    azarlayabileceklerini,
    eğer karşı koyarlarsa
  • 12:55 - 12:59
    Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza'ya
    teslim edebileceklerini biliyorlar.
  • 12:59 - 13:01
    İş verenlerin göçmenleri
    eksik evraklarıyla korkutması
  • 13:01 - 13:04
    işçileri aşırı sömürülebilir
  • 13:04 - 13:06
    bir duruma sokuyor.
  • 13:06 - 13:09
    Bu durumdan sadece
    göçmen işçiler değil
  • 13:09 - 13:11
    tüm işçiler etkileniyor.
  • 13:12 - 13:16
    İkinci olarak sorumluluklar hakkında
    soru sormaya ihtiyacımız var.
  • 13:16 - 13:20
    ABD gibi zengin ve güçlü ülkelerin
  • 13:20 - 13:23
    göçmenler için kendi vatanlarında
    barınmanın zorlaştırılmasındaki
  • 13:24 - 13:26
    ya da imkansız hale
    getirilmesindeki rolü nedir?
  • 13:26 - 13:30
    Göçünü toparlayıp ülkeni terk etmek
    zor ve tehlikeli
  • 13:30 - 13:33
    fakat çoğu göçmenin
    eğer hayatta kalmak istiyorlarsa
  • 13:33 - 13:36
    evde kalmak gibi bir seçeneği yok.
  • 13:36 - 13:39
    Batı dünyasında köklü bir yeri olan
    savaşlar, ticaret anlaşmaları
  • 13:39 - 13:40
    ve tüketim alışkanlıkları
  • 13:40 - 13:45
    burada büyük ve yıkıcı bir rol oynuyor.
  • 13:45 - 13:49
    ABD, Avrupa Birliği ve Çin gibi
  • 13:49 - 13:51
    -dünyanın karbon yayılım liderlerinin-
  • 13:51 - 13:54
    küresel ısınma yüzünden
    çoktan vatanlarından sürgün edilmiş
  • 13:54 - 13:58
    milyonlarca insana karşı
    sorumlulukları neler?
  • 14:00 - 14:03
    Üçüncü olarak eşitlik hakkında
    soru sormalıyız.
  • 14:04 - 14:08
    Evrensel eşitsizlik, gitgide şiddetlenen,
    yürek burkan bir problem.
  • 14:08 - 14:11
    Gelir ve refah dengesi arasındaki uçurum
    tüm dünyada giderek artıyor
  • 14:12 - 14:14
    ve gitgide zengin veya fakir olduğunuzu
  • 14:14 - 14:16
    diğer her şeyden daha çok
    belirleyen faktör
  • 14:16 - 14:18
    hangi ülkede doğduğunuz oluyor
  • 14:18 - 14:21
    ki zengin bir ülkede doğmuş olmanız
    sizin için mükemmel oluyor.
  • 14:21 - 14:26
    Fakat aslında bu, sağlıklı
    ve tatmin edici bir yaşam şansının
  • 14:26 - 14:31
    son derece adaletsiz bir dağılımı demek.
  • 14:31 - 14:34
    Göçmenlerin ailelerine
    para veya eşya göndermesi,
  • 14:34 - 14:37
    eğer uçurum çok açılmadıysa
  • 14:37 - 14:40
    aradaki farkın daralmasında
    çok önemli bir rol oynuyor.
  • 14:40 - 14:43
    Bu, dünyadaki tüm yabancılara
    yardım kuruluşlarının toplamından
  • 14:43 - 14:45
    daha büyük bir rol oynuyor.
  • 14:47 - 14:49
    Göçmenleri bir araç olarak,
  • 14:49 - 14:52
    ötekiler olarak
  • 14:52 - 14:54
    ve parazitler olarak
  • 14:54 - 14:56
    değerlendiren nativist
    sorularla başlamıştık.
  • 14:56 - 14:59
    Peki işçi hakları,
  • 14:59 - 15:01
    sorumluluklar
  • 15:01 - 15:03
    ve eşitlik hakkındaki yeni sorularımız
  • 15:03 - 15:04
    bizi nereye götürecek?
  • 15:04 - 15:09
    Bu sorular aşağılanmayı reddediyor
    ve adaleti sarıp sarmalıyor.
  • 15:10 - 15:13
    Bu sorular biz ve ''ötekiler'' arasındaki
  • 15:13 - 15:15
    nativist ve milliyetçi
    bölünmüşlüğü reddediyor.
  • 15:15 - 15:18
    Bu sorular karşılaşabileceğimiz
    problemlere ve küresel ısınma gibi
  • 15:18 - 15:23
    halihazırda mücadele ettiğimiz problemlere
    karşı gardımızı almamıza yardım edecek.
  • 15:23 - 15:27
    Yeni sorularımızı eski sorularımızla
    yer değiştirmek
  • 15:27 - 15:30
    kolay olmayacak.
  • 15:30 - 15:33
    Sınırlarımızla mücadele edip
    onları genişletebilmek
  • 15:33 - 15:36
    sanıldığı kadar küçük bir ihtimal değil.
  • 15:37 - 15:41
    İnce zekaya, yaratıcılığa
    ve cesarete ihtiyacımız var.
  • 15:41 - 15:44
    Eski sorular çok uzun zamandır bizimleler
  • 15:44 - 15:47
    ve kendi kendilerine gitmeyecekler,
  • 15:47 - 15:49
    bir gecede kaybolmayacaklar.
  • 15:50 - 15:52
    Eğer soruları değiştimeyi başarırsak
  • 15:52 - 15:54
    cevaplar çetrefilleşecek,
  • 15:54 - 15:57
    adanmışlık ve feragat etmeyi
    gerektirecekler.
  • 15:58 - 16:02
    Eşitsizliğin hüküm sürdüğü dünyada
  • 16:02 - 16:05
    kimin göçmen iletişimine katılma yetkisine
    sahip olduğu ve kimin olmadığı
  • 16:05 - 16:07
    sorusuna odaklanmak zorunda kalacağız.
  • 16:07 - 16:10
    Fakat göçmen tartışmasının
    sınırları kaldırılabilir.
  • 16:11 - 16:14
    Sınırları kaldırmak hepimize bağlı.
  • 16:15 - 16:16
    Teşekkür ederim.
  • 16:16 - 16:18
    (Alkış)
Title:
Göçmen iletişimimiz çöktü! -- nasıl daha iyisini kurabiliriz
Speaker:
Paul A. Kramer
Description:

ABD göçmen tartışması nasıl bu kadar ayrıştırıcı oldu? Tarihçi ve yazar Paul A. Kramer, ders niteliğindeki bu konuşmasında, ''içeridekiler ve ötekiler'' arasındaki sınırın ABD'nin göçmenlere yaklaşımına nasıl bu kadar hükmettiğini anlatıyor ve kimin hayatının, haklarının ve emeğinin önemli olduğu tartışmasını yeniden şekillendirecek yeni sorular ileri sürüyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
16:31

Turkish subtitles

Revisions