Apaçık problemleri görmezden gelme nedenimiz -- ve bunlarla baş etme yolları
-
0:01 - 0:05Düşünün ki ortada büyük bir sorun var
-
0:05 - 0:07apaçık gözünüzün önünde duruyor.
-
0:07 - 0:10Öyle bir sorun ki herkes ondan bahsediyor
-
0:10 - 0:12ve sizleri de doğrudan etkiliyor.
-
0:14 - 0:17İşler daha da kötüleşmeden
bu sorunu çözmek için -
0:17 - 0:19elinizden gelen her şeyi yapar mıydınız?
-
0:21 - 0:22Cevabınızdan çok da emin olmayın!
-
0:22 - 0:27Zira biz, gözümüzün önünde apaçık duran
gerçekleri görmemeye meyilliyizdir -
0:27 - 0:30ve hiçbirimiz bunu kabullenmek istemez.
-
0:30 - 0:31Hatta öyle ki
-
0:31 - 0:35iş veya özel hayatımızda
ya da dünya üzerinde karşılaşabileceğimiz -
0:35 - 0:40tehlikeleri bize hatırlattıkları için
-
0:40 - 0:42bu gerçeklerden gözümüzü kaçırırız.
-
0:43 - 0:47Kendi alanımdan, ekonomi politikasından
bir örnek vermek istiyorum. -
0:49 - 0:52Merkez Bankası'nın başındayken
Alan Greenspan'in tüm görevi, -
0:52 - 0:58ABD ekonomisindeki sorunlara karşı
dikkatli hareket etmek -
0:58 - 1:00ve bu sorunların
kontrolden çıkmamalarını sağlamaktı. -
1:00 - 1:022006 sonrasına geldiğimizde ise
-
1:02 - 1:05gayrimenkul fiyatlarının
yükselmesiyle birlikte -
1:05 - 1:09her geçen gün daha fazla
hatırı sayılır lider ve kurum -
1:09 - 1:12kredi riskleri ve piyasa
balonlarından bahsederek -
1:12 - 1:16tehlike çanlarını çalmaya başladı.
-
1:17 - 1:21Sizlerin de bildiği gibi
2008'de her şey tepetaklak oldu. -
1:21 - 1:23Bankalar battı,
-
1:23 - 1:26uluslararası piyasalar değerlerinin
yarısına yakınını kaybetti, -
1:26 - 1:31milyonlarca insanın evine haciz konuldu.
-
1:31 - 1:32En sonunda
-
1:32 - 1:35neredeyse her 10 Amerikalıdan biri
işsiz kalmış oldu. -
1:37 - 1:39Ortalık biraz durulduğunda ise
-
1:39 - 1:43Greenspan ve daha pek çoğu,
ellerinde bir durum analiziyle -
1:43 - 1:46"Krizi öngörmek mümkün değildi," dediler
-
1:47 - 1:49ve krizi "bir siyah kuğu"
olarak nitelendirdiler. -
1:49 - 1:52Yani hayal edilemez bir şey olarak,
-
1:52 - 1:56öngörülemez ve kesinlikle
olasılıksız bir şey olarak. -
1:58 - 2:00Tam anlamıyla bir sürpriz yani.
-
2:00 - 2:03Ancak bu durum aslında
hiç de bir sürpriz gibi gelişmedi. -
2:03 - 2:08Benim Manhattan'daki dairem örneğin
dört yıldan daha kısa bir süre içinde -
2:08 - 2:10değerini neredeyse ikiye katlamıştı.
-
2:10 - 2:13Ben de tehlike işaretlerini
görüp satmıştım evimi. -
2:13 - 2:16(Gülüşmeler)
-
2:16 - 2:18(Alkışlar)
-
2:20 - 2:22Diğer birçok insan da
aynı tehlikeyi gördü, -
2:22 - 2:24gördüklerini halkla da paylaştılar
-
2:25 - 2:27ve sadece göz ardı edildiler.
-
2:27 - 2:31Sonuç olarak bu krizin nasıl görüneceğini
ya da beraberinde neler getireceğini -
2:31 - 2:33bire bir bilemesek de
-
2:33 - 2:35bize doğru hücum eden şeyin
-
2:35 - 2:41koca, gri bir gergedan kadar tehlikeli,
aşikâr ve önceden kestirilebilir -
2:42 - 2:45olduğunu hepimiz görebiliyorduk.
-
2:46 - 2:47Siyah kuğu teorisi,
-
2:48 - 2:52geleceğimiz üzerinde hiçbir kontrolümüz
olmadığı fikrini düşündürür bize. -
2:53 - 2:58Olaylar üzerinde kontrolümüzün
ne kadar az olduğunu düşünmemiz de -
2:58 - 3:00maalesef var olanı
bir o kadar küçümsememize -
3:00 - 3:03ya da tamamıyla
göz ardı etmemize yol açar. -
3:04 - 3:08Bu tehlikeli düşünce de
başka bir gerçeği görünmez kılar: -
3:08 - 3:11önümüzdeki sorunların
çoğunun ne kadar olası, -
3:11 - 3:13aşikâr ve görünür olmasına rağmen
-
3:13 - 3:17yine de parmağımızı dahi
oynatmadığımız gerçeğini. -
3:18 - 3:20İşte ben de gri gergedan
metaforunu yarattım -
3:20 - 3:23zira böyle bir metafora
gerçekten ihtiyaç vardı. -
3:23 - 3:26Yeni bir gözle bakabilmemize
yardımcı olsun diye, -
3:26 - 3:29aynı siyah kuğunun benimsendiği
gibi benimseyelim diye, -
3:29 - 3:32ancak bu sefer son derece
aşikâr şeyler için kullanalım diye, -
3:32 - 3:36son derece olası, yine de
yok sayılan şeyler için. -
3:39 - 3:41İşte bu tip şeylere
gri gergedanlar diyorum. -
3:41 - 3:44Eğer bu gri gergedanları
görmek isterseniz -
3:44 - 3:46her gün başlıklara
bir göz atmanız yeterli. -
3:47 - 3:51İşte benim bugün başlıklarda
gördüğüm de koca bir gri gergedan, -
3:51 - 3:55yepyeni, son derece olası
bir ekonomik kriz. -
3:56 - 4:00Merak ediyorum, son 10 yılda
bir şeyler öğrenebildik mi acaba? -
4:00 - 4:04Washington'da ya da Wall Street'te
konuşulanlara bakarsanız -
4:04 - 4:11geleceğimizin dalgasız, dümdüz
bir deniz gibi olduğunu sanırsınız. -
4:11 - 4:14Benim çokça vakit geçirdiğim Çin'de ise
-
4:14 - 4:17konuşulanlar son derece farklı.
-
4:17 - 4:20Ekonomiden sorumlu ekibin tümü,
-
4:20 - 4:23devlet başkanı Xi Jinping de
dahil olmak üzere, -
4:23 - 4:25son derece açık bir şekilde
-
4:25 - 4:28ve bilhassa sanki birer
gri gergedanlarmış gibi -
4:28 - 4:32ekonomik risklerden ve bu riskleri
nasıl dize getireceklerinden konuşuyorlar. -
4:32 - 4:33Kuşkusuz ki Çin ve ABD
-
4:33 - 4:35çok farklı devlet
sistemleriyle yönetiliyorlar, -
4:35 - 4:38bu da yapabilecekleri
ya da yapamayacakları şeyleri belirliyor. -
4:38 - 4:41Ekonomik problemlerin çoğunun
temel nedenleri de -
4:41 - 4:42farklı tabii bu iki ülkede.
-
4:42 - 4:46Ancak iki ülkenin de
borçlarıyla, eşitsizlikle -
4:46 - 4:50ve ekonomik verimlilikle ilgili sorunları
olduğu herkesin bildiği bir gerçek. -
4:51 - 4:53Peki sorunları aynıysa
duruşları niye farklı? -
4:54 - 4:56Aslında aynı soruyu
-
4:56 - 4:58sadece ülkelerin değil insanların da
-
4:58 - 5:01duruş farklılıkları ile
ilgili sorabilirsiniz. -
5:01 - 5:05Güvenliği her şeyden önce tutan
otomobil üreticileri -
5:05 - 5:07ve kalitesiz arabalarını geri çekmek için
-
5:07 - 5:10mutlaka birilerinin ölmesini
bekleyenlerle ilgili mesela. -
5:12 - 5:18Ya da kaçınılmaz son için hazırlık yapan
büyükanneler ve büyükbabalarla ilgili, -
5:18 - 5:20hani şu cenaze metnini bile yazanlarla,
-
5:21 - 5:23menüyü bile hazırlayanlarla ilgili.
-
5:23 - 5:25(Gülüşmeler)
-
5:25 - 5:26Benimkiler hazırlamıştı.
-
5:26 - 5:27(Gülüşmeler)
-
5:27 - 5:32Böyleleri mezar taşını bile önceden
oydurur da bir ölüm tarihini boş bırakır. -
5:32 - 5:35Bir de diğer türlü büyükanneler
büyükbabalar vardır -
5:35 - 5:38ki hiçbir işlerini yoluna koymazlar,
-
5:38 - 5:39atılacaklarını bile ayırmazlar,
-
5:39 - 5:41yıllar boyunca onca şeyi
istiflemişlerdir de -
5:41 - 5:43düzenleme işini çocuklarına bırakırlar.
-
5:44 - 5:48Peki bu iki taraf arasındaki fark
nereden geliyor? -
5:48 - 5:51Nasıl oluyor da bazıları
gerçeklerle başa çıkarken -
5:51 - 5:53diğerleri gözlerini kaçırmayı seçiyor?
-
5:55 - 5:58Bunun öncelikle içinde yaşadığınız
kültür ve toplumla, -
5:58 - 6:00çevrenizdeki insanlarla ilgisi var.
-
6:01 - 6:04Yani olur da düşersen
etrafındakilerden birinin -
6:04 - 6:06sana yardım edeceğini düşünüyorsan
-
6:06 - 6:10var olan bir tehlikeyi olduğundan
küçük görme eğiliminde oluyorsun. -
6:11 - 6:15Ki bu da sadece kötü değil aynı zamanda
da iyi riskler almamızı sağlıyor. -
6:15 - 6:18Tıpkı kimsenin bahsetmek istemediği
-
6:18 - 6:21bir tehlikeden bahsederek eleştirilme
riskini göze almak gibi. -
6:21 - 6:25Ya da ürkütücü görünen, bir nevi
gri gergedanlara benzeyen fırsatları -
6:25 - 6:27yine de değerlendirmek gibi.
-
6:27 - 6:31ABD'nin kültürü son derece bireysel,
herkes kendi başına yani. -
6:32 - 6:34İlginçtir ki bu durum
-
6:34 - 6:37Amerikalıları değişime
ve iyi riskler almaya -
6:38 - 6:39kapalı yapmış.
-
6:39 - 6:41Halbuki Çin'deki insanlar,
-
6:41 - 6:45devletin doğabilecek
problemleri önleyeceğine inanıyor, -
6:45 - 6:48bu her zaman gerçekleşmese de
insanlar inanmaya devam ediyor. -
6:48 - 6:50Ailelerine güvenebileceklerini
düşünüyorlar, -
6:50 - 6:53bu da onları belirli riskleri almaya
daha meyilli yapıyor. -
6:53 - 6:55Tıpkı Pekin'de gayrimenkul almak
-
6:55 - 6:59ya da yönlerini değiştirmeleri gerektiği
düşüncesine açık olmak gibi -
6:59 - 7:03ki Çin'in değişim hızı
gerçekten de inanılmaz seviyede. -
7:04 - 7:06İkinci nedene gelirsek
-
7:06 - 7:08durum hakkında ne kadar bilgiye sahipsin?
-
7:08 - 7:10Olanları öğrenmeye ne kadar isteklisin?
-
7:11 - 7:15Görmek istemediğin şeyleri bile
görmeye hazır mısın? -
7:15 - 7:18Çoğumuz, sevmediğimiz
-
7:18 - 7:21ve örtbas ettiğimiz şeylere
-
7:21 - 7:22dikkat bile etmeyiz.
-
7:22 - 7:26Dikkatimizi görmek istediğimiz, hoşumuza
giden, bağdaştığımız şeylere veririz. -
7:27 - 7:30Halbuki bu kör noktalarımızı onaracak
-
7:30 - 7:32olanağa ve yeterliliğe sahibiz.
-
7:32 - 7:35Her kesimden insanla çokça zaman geçirme,
onlarla hayat duruşları -
7:36 - 7:39ve gri gergedanlarıyla
ilgili konuşma fırsatım oldu. -
7:39 - 7:40Risk almaktan en çok korkan
-
7:40 - 7:43ve bu konuda en hassas olan insanların
-
7:43 - 7:44değişime de en az açık olan
-
7:44 - 7:48insanlar olduğunu düşünebilirsiniz.
-
7:48 - 7:50Ama gerçek tam da tersi.
-
7:50 - 7:51Ben gördüm ki
-
7:51 - 7:54etraflarındaki sorunların
farkına varmaya hazır olan -
7:54 - 7:55ve bunun için plan yapanlar,
-
7:55 - 7:59hayatlarında daha fazla riske
hatta iyi riske yer verebilen -
7:59 - 8:01ve kötü riskle de
baş edebilen insanlar oluyor. -
8:01 - 8:04Bunun sebebi de, bilginin
peşine düştüğümüzde aslında -
8:04 - 8:09korktuğumuz şeylere karşı harekete
geçmek için güç topluyor olmamızdır. -
8:10 - 8:12Buradan da üçüncü nedene
bağlamak istiyorum. -
8:12 - 8:15Sizler, hayatınızdaki
gri gergedanlar üzerinde -
8:15 - 8:17ne kadar kontrolünüz olduğunu
düşünüyorsunuz? -
8:18 - 8:20Harekete geçmememizin
nedenlerinden biri de -
8:20 - 8:23çoğu zaman çaresiz hissetmemiz zira.
-
8:23 - 8:26İklim değişikliği örneğin,
öyle büyük bir problem ki -
8:26 - 8:30hiçbirimizin elinden bir şey
gelmezmiş gibi hissettiriyor insana. -
8:30 - 8:33Böylelikle bazıları hayatını
inkârla geçirirken -
8:33 - 8:36diğerleri kendileri hariç herkesi
suçlayıp duruyor. -
8:36 - 8:39Tıpkı bir arkadaşımın, Çin'deki
kömür fabrikaları durduğu sürece -
8:39 - 8:414 çekerli arabasından vazgeçmemesi gibi.
-
8:41 - 8:45Halbuki bizim
değişim için bir fırsatımız var. -
8:45 - 8:47Hepimiz birbirimizden farklıyız
-
8:47 - 8:52ve her birimiz de duruşumuzu
değiştirme fırsatına sahibiz, -
8:52 - 8:54hem kendi hem de
etrafımızdakilerin duruşunu. -
8:54 - 8:58Bu sebeple ben de bugün,
buradaki herkesi -
8:58 - 9:02etrafımızdaki insanlarla
dünyamızdaki gri gergedanlar üzerine -
9:02 - 9:04açıkça ve dürüstçe konuşmaya
-
9:04 - 9:07ve gergedanlarımızla nasıl baş ettiğimizi
-
9:07 - 9:11katıksız, dürüst bir şekilde
anlatmaya davet ediyorum. -
9:11 - 9:14ABD'de çok sık duyduğum bir şey var:
-
9:14 - 9:17"Tabii ki apaçık problemlerle
baş etmemiz gerekir -
9:17 - 9:19ancak bir insan gözünün önünde
olanları göremiyorsa -
9:19 - 9:21zaten ya akılsız ya da cahildir."
-
9:21 - 9:25Onlar böyle söylese de
ben tam tersini düşünüyorum. -
9:25 - 9:27Gözünün önünde olanları göremiyor olman
-
9:27 - 9:31seni ne akılsız ne de cahil yapar,
-
9:31 - 9:32sadece insan olduğunu gösterir.
-
9:32 - 9:38Eğer bir gün hepimizin içinde olan
bu zafiyetin farkına varabilirsek -
9:38 - 9:41işte o zaman
hepimizin gözlerini açacak, -
9:41 - 9:44bizlere gözümüzün önünde
olanları gösterecek -
9:44 - 9:47ve ezilmeden önce harekete geçmemizi
sağlayacak gücü de bulacağız. -
9:49 - 9:52(Alkışlar)
- Title:
- Apaçık problemleri görmezden gelme nedenimiz -- ve bunlarla baş etme yolları
- Speaker:
- Michele Wucker
- Description:
-
Neden ekonomik krizler ve iklim değişikliği gibi büyük problemleri çoğu zaman görmezden geliriz, farkına vardığımızda da artık çok geçtir? Siyaset stratejisi uzmanı Michele Wucker bu konuşmasında son derece nadir, hiçbir şekilde öngörülemez ve önlenemez bir felaketi sembolize eden "siyah kuğu" metaforunu, yok saymayı tercih ettiğimiz tehlikenin aslında önlenebilir olduğu düşüncesini tüm gerçekliğiyle sembolize eden "gri gergedan" metaforuyla değiştirmeye teşvik ediyor bizleri. Wucker, bir yandan aslında öngörülebilir krizlerin bizi neden ansızın yakaladıklarını açıklarken bir yandan da şu anda dahi bize doğru hücum eden gergedanların olabileceğine dair belirtileri gözler önüne seriyor.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 10:05
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz accepted Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Why we ignore obvious problems -- and how to act on them |