Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul
-
0:15 - 0:1930 yaşın üzerinde olanlar
şöyle bir el kaldırabilirler mi? -
0:22 - 0:2530 yaşın altında olanlar?
-
0:25 - 0:27Tam arada olanlar?
-
0:28 - 0:28Tamam.
-
0:29 - 0:33Arada olanlar ve 30 yaşın altında olanlara
şimdiden söyleyeyim: -
0:33 - 0:34Geçmiş olsun.
-
0:35 - 0:42Ben 30 yaşıma kadar sevdiğim insanlar
ve onları mutlu etmek için yaşadım. -
0:42 - 0:46Onların mutluluğu, onların hoşnutluğu
benim için çok kıymetliydi. -
0:46 - 0:49Bunun için dediler ki:
İyi okullara gitmen lazım. -
0:49 - 0:51Sınavlara girip derece yaptık.
-
0:52 - 0:54Ondan sonra, yurt dışına gitmek için
burs imkanı oldu. -
0:55 - 0:58"Yok, kız kısmı memleketinde okur."
dediler. -
0:58 - 1:00Dizimizi kırdık.
-
1:00 - 1:01Sonra dediler ki:
-
1:01 - 1:03Geleceksin aile işinde çalışacaksın.
-
1:03 - 1:08Kendimi kaybedercesine
o aile işinde çalıştım. -
1:09 - 1:11Sonra ne oldu?
-
1:11 - 1:13Onları mutlu edebildim mi dersiniz?
-
1:13 - 1:14Edemedim.
-
1:14 - 1:15Kendim mutlu oldum mu?
-
1:15 - 1:24Hiç olmadım ve içimden gelen o ses
yavaş yavaş sönmeye başlamıştı. -
1:24 - 1:26Bence bana küsmüştü.
-
1:26 - 1:29Artık "Nush ile uslanmayanı etmeli tekdir,
-
1:29 - 1:36tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir."
cinsinde zona oldum. -
1:37 - 1:39Ondan sonra tansiyonum çıktı
-
1:39 - 1:41ki şuandaki kilomun
neredeyse yarısı kadardım. -
1:41 - 1:43Yani öyle kilo ile de alakalı değil.
-
1:44 - 1:45Sonra tekrar zona oldum.
-
1:45 - 1:48Sonra çok acayip bir şey başıma geldi.
-
1:48 - 1:54Aslında bu birçok psikologun
perspektifinde de olan, -
1:54 - 1:58otuz yaşındaki ikinci ergenliği
bir nevi temsil ediyor. -
1:58 - 2:02Otuz yaşına kadar
kendimizi ispat etmek için, -
2:02 - 2:05bu dünyada var etmek için,
-
2:05 - 2:08sevdiklerime beğendirmek için
epey bir çaba sarf ediyoruz. -
2:08 - 2:11Fakat otuz yaşında aynı mekikler gibi,
-
2:11 - 2:13bilmem bilir misiniz,
-
2:13 - 2:16mekikler uzaya çıkarken
çok ciddi bir güç harcar -
2:16 - 2:21ve aslında yanlardaki
kocaman tankları bitirir -
2:21 - 2:24ve ondan sonra onları atar.
-
2:24 - 2:27İşte otuzda
o başkasını mutlu etme kompartımanları -
2:27 - 2:30büyük ölçüde düşüyor.
-
2:30 - 2:31Bitiyor mu?
-
2:31 - 2:32Tabii ki bitmiyor.
-
2:32 - 2:36Bu otuz artı bir ya da eksi bir tabii ki
fark oluyor aynı ergenlikteki gibi. -
2:36 - 2:40Çok mutsuz bir dönemde,
hatta hiç unutmayacağım bir şeydir, -
2:40 - 2:49içimde başkasına verebilecek mercimek
kadar bir şey kalmadığı hissim çok netti. -
2:49 - 2:53Bu ağır, bu depresif halden
çıkmaya çalışırken, -
2:53 - 2:56Candan Erçetin'in bir şarkısı var:
-
2:56 - 3:00Yapabilseydin eğer, yola çıksaydın eğer,
neler yapardın neler. -
3:00 - 3:06Bunu dinlediğim bir anda,
odamda pijamalarımla iken -
3:06 - 3:11masanın üzerinde çok sevdiğim bir arkadaşımın
bana Amerika'dan getirdiği taş vardı. -
3:11 - 3:13Şöyle minik bir taş, onu da getirdim.
-
3:13 - 3:17Burada "You must be the change
you wish to see in the world." -
3:17 - 3:18Gandhi'nin lafı yazıyor.
-
3:18 - 3:22Dünyada görmek istediğin
değişiklik kendin ol. -
3:22 - 3:27Bu laflar bir anda böyle içimde bir
"evreka anı" yaşattı. -
3:27 - 3:30Evet, biraz bununla ilgili.
-
3:30 - 3:34O "İçimde bir mercimek tanesi kadar
bir şey yok." dediğim zamanda -
3:35 - 3:39beni tek mutlu eden şey;
yaptığım yemeklerdi. -
3:39 - 3:42Ben disleksiyim,
o yüzden tarif takip edemem. -
3:42 - 3:46Bana verin bir reçeteyi "Bunu yap."
derseniz ortalığı dağıtırım. -
3:46 - 3:52Böyle olduğum için hep malzemeleri alır,
kendimce yemekler icat ederdim o zaman -
3:53 - 3:56ve gelen giden arkadaşlarım
bundan çok mutlu olurlardı. -
3:57 - 3:59Demin İzzet'in de söylediği gibi,
-
3:59 - 4:03işte bu yemekleri yaparken
karşıdaki insanın mutluluğu başka türlü, -
4:04 - 4:08onun yüz ifadesini görmek de
ayrıca bir tatmin yaratırdı. -
4:09 - 4:13O anda beni tek mutlu eden yemek
benim kurtarıcım oldu. -
4:14 - 4:17Bir kitap yazmaya karar verdikten sonra
-
4:17 - 4:23tabii ki sıkıntılarla da beraber,
mucizevi bir yolculuk başladı. -
4:24 - 4:27Bu yolculuğu şuanda
çok uzun bir şekilde anlatmayacağım -
4:27 - 4:31ama size oradaki
öğrendiğim şeyi söyleyebilirim: -
4:31 - 4:38İçindeki sesi dinle, hayal et ve iste.
Hayalin muhakkak gerçekleşecektir. -
4:38 - 4:42Senin istediğin zamanda ve şekilde mi?
-
4:42 - 4:42Hayır.
-
4:42 - 4:45Evrenin istediği zamanda
-
4:45 - 4:49ama senin hayal ettiğinden
daha güzel bir şekilde. -
4:49 - 4:53Bu nasıl derseniz işte kitabı yazdım,
çok güzel, kendimce bayılıyorum. -
4:53 - 4:57Herkes böyle götürdüğüm an
"Biz sizi bekliyorduk, ne kadar güzel." -
4:57 - 5:00diyecek derken hiç öyle olmadı.
-
5:01 - 5:02Ondan sonra baktılar.
-
5:02 - 5:04"Ah canım benim,
bu kitap için çok uğraşmışsın. -
5:04 - 5:07ama bunu kimse okumaz.
-
5:07 - 5:11Sen en iyisi bu bilgileri
post-it haline getir de başına koy." -
5:11 - 5:13diyen oldu.
-
5:13 - 5:18Ondan sonra "Bu kitapta yeni bir şey yok."
diyen vesaire vesaire... -
5:18 - 5:20Ama bir şekilde inanıyordum.
-
5:20 - 5:22O kitap benim ilk defa...
-
5:22 - 5:27Yani benim için o sırada
satar mı satmaz mı önemli değildi, -
5:27 - 5:31sadece o içimdekini ve sadece ama sadece
kendim için çıkarmam önemliydi. -
5:31 - 5:35Satmazsa da en kötü,
anneannemin bir kitabı var der torunum, -
5:35 - 5:37diye düşünüyordum.
-
5:38 - 5:42Ama bir yayın evi,
altıncı ya da yedinciydi sanırım, -
5:42 - 5:44altı aylık bir sürecin sonunda
-
5:44 - 5:4715 dakika içerisinde kabul etti.
-
5:47 - 5:48Kitap çıktı.
-
5:48 - 5:51Üçüncü haftasında tamamen satıldı.
-
5:51 - 5:53O yıl içerisinde üç tane kopya yaptı.
-
5:53 - 5:56Financial Times'a kadar yazdı.
-
5:56 - 6:02Hürriyet, daha üçüncü hafta bile dolmadan,
gazetede yazarlık teklif etti. -
6:02 - 6:06Hatta o teklifte
benimle röportaj yapmışlardı. -
6:08 - 6:11Beni çok şey yapmadılar,
-
6:11 - 6:14herhalde forslu birinin röportajını
koyacaklar, -
6:14 - 6:15özür dilemek için çağırdılar zannettim.
-
6:15 - 6:19"Böyle böyle, yazar mısınız?"
dediklerinde koltuktan filan düştüm. -
6:21 - 6:26Kendi zamanlamasında ama
düşlediğinden daha güzel olacak hayalleri -
6:26 - 6:29gerçekten evren böyle verebiliyor.
-
6:29 - 6:32Çok küçücük bir anekdot
daha paylaşmak istiyorum. -
6:32 - 6:33O da televizyon programı.
-
6:33 - 6:36İlk televizyon programına başlayacağız,
-
6:36 - 6:37işte zaten diyorum ki;
-
6:37 - 6:39yurt dışında çok güzel
televizyon programları var. -
6:39 - 6:43Bizim yemeklerimizle bu programlar
ne kadar acayip olabilir, -
6:43 - 6:44diye böyle hayal ediyorum.
-
6:44 - 6:47Tabii zorlu tarafları da olmadı mı?
-
6:47 - 6:48İşte anlaştık, gittik.
-
6:48 - 6:52Kanalın en yetkili kişisi
artı on sekiz kişi daha oturuyoruz. -
6:52 - 6:55Ben böyle çok havalıyım,
en güzel kıyafetlerimi giyinmişim. -
6:57 - 6:57Dediler ki:
-
6:58 - 7:01Biz senin yanına manken vermek istiyoruz.
-
7:03 - 7:06Önce şaka zannettim,
böyle espriye alıyorum. -
7:06 - 7:08Hiç öyle bir şey yok.
Dedim ki: -
7:09 - 7:12Tamam, kadıncağız ile bir şeyim yok
-
7:12 - 7:15ama hani kadının görev tanımında
"yemek yememek" var. -
7:18 - 7:22Biz burada iştahla ilgili,
samimiyetle ilgili bir program yapacağız. -
7:22 - 7:23Emin misiniz?
-
7:25 - 7:27Nuh diyor peygamber demiyorlar.
-
7:28 - 7:34Ondan sonra, ben biraz daha ısrar edince
başındaki adam dedi ki: -
7:34 - 7:38Öyle herkes kendisini
Jamie Oliver zannetmesin, -
7:38 - 7:41Jamie Oliver gibi biri çıksaydı
zaten bugüne kadar çıkardı. -
7:42 - 7:46Bu laf tabii atalarımızdan öğrendiğimiz
Hilal Taktiğini uygulamak için -
7:47 - 7:54o asil kanın damarlarımızda var olduğunun
kanıtı olarak şöyle bir geri çekildim -
7:54 - 7:55ve
-
7:55 - 7:59"Bakın, bugüne kadar bizim memleketimizde
böyle bir insan çıkmamış olabilir -
7:59 - 8:01ama çıkmamasının sebebi;
-
8:01 - 8:05böyle bir hatta birkaç tane insanın
var olup olmaması değil -
8:05 - 8:10bu koltuklarda oturan insanlar.
-
8:10 - 8:13Bu toplantı burada bitmiştir,
çok teşekkürler." -
8:13 - 8:16deyip kalkıp gittim
ama zangır zangır da titriyorum. -
8:19 - 8:21Tam hayalimi kısaca anlatmak istiyorum.
-
8:21 - 8:26Bir Fransız'ın alelade bir günde
kız arkadaşına lahmacun yapması. -
8:27 - 8:29Bu garip geliyor mu bilmiyorum.
-
8:29 - 8:31Garip gelmesin.
Şöyle düşünün: -
8:31 - 8:34On altı yaşında yakışıklı bir oğlan,
kız arkadaşını eve çağırıyor. -
8:35 - 8:36Ne yapar?
-
8:36 - 8:39İşte, hayatım sana pestolu makarna yaptım.
-
8:39 - 8:41Olmayacak bir şey gibi geliyor mu bu?
-
8:41 - 8:43O zaman bizim lahmacun da öyle
-
8:43 - 8:46çünkü bizim mutfak kültürümüz
bir İtalyan mutfak kültürü kadar güzel -
8:46 - 8:51ve yayılabilecek bir durumda aslında
veya pizza olarak düşündüğünüzde, -
8:51 - 8:52neden olmasın?
-
8:52 - 8:56Bunun için kafamda yazdığım
temel listeler vardı. -
8:57 - 8:59İnsanların mutfakta
güzel vakit geçirmeleri, -
8:59 - 9:01iyi kitapların, iyi programların olması...
-
9:02 - 9:07En iyi on restoranda, bundan on yıl evvel,
Türk mutfağı ile ilgili, -
9:07 - 9:09Anadolu mutfağıyla ilgili hiç yemek yoktu.
-
9:09 - 9:10Şimdi artık var.
-
9:10 - 9:16Mezeler, hep aynı otuz çeşit meze vardı,
artık farklı şeyler için yarışıyorlar. -
9:16 - 9:23İyisi var kötüsü var elbet ama her şey
bir şekilde akarak yolunu bulacaktır. -
9:24 - 9:28Yemekle haşır neşir bir gençlik denilince
bundan yine on yıl evvel, -
9:28 - 9:29Boluluları hariç tutarak,
-
9:29 - 9:33kızı, oğlu aşçı olmak istediğinde
ağlayan anneler -
9:33 - 9:36bugün futbolcu anneleri gibi gururlular.
-
9:38 - 9:41Üniversitede çok güzel programlar oluyor
-
9:41 - 9:45ama daha da önemlisi;
bizim kendimizi eleştirerek değil, -
9:45 - 9:50kendimiz ve kültürümüz
ile gurur duyduğumuz bir hale doğru... -
9:50 - 9:52Bunu da yemek üzerinden
-
9:52 - 9:55çünkü öyle bir bereket var ki
bu topraklarda... -
9:55 - 9:58Bunu hissettirmek için de
aslında yemek çok güzel bir yol. -
9:59 - 10:01Ben bunu nasıl yapmaya çalışıyorum?
-
10:01 - 10:05Sarma, dolma böyle de olabilir.
Yıllardır böyle yapıldı. -
10:05 - 10:11İşte, serçe parmak gibi
ama aslında dolma neden böyle olmasın? -
10:11 - 10:14Hatta bu dolmayı niye yaptın derseniz;
-
10:14 - 10:21bu dolma kendimi bir hayaller ülkesinde
gibi hissetmeye başladığımda, -
10:21 - 10:25o zamanlarda, hani bari külkedisi
isem kabağa sonra dönmeyeyim diye -
10:25 - 10:30kabağı bari pişireyim de
ondan sonra kötü yola düşmeyelim diye... -
10:30 - 10:33Bu, o zaman yaptığım
bir yılbaşındaki kabak idi. -
10:33 - 10:38Su muhallebisi artık ne yazık ki
bu kültür değişime adapte olamadığı için -
10:38 - 10:42bir şekilde belirli değişikliklere
uğraması gerekiyordu. -
10:43 - 10:46Mesela bu su muhallebisinin
reşikaca versiyonu. -
10:46 - 10:51İşte, çok güzel bir suyu var altında,
muhallebisi portakal çiçeği sulu, -
10:51 - 10:53böyle soğuk bir şerbet ile.
-
10:53 - 10:58Eğer künefe hep künefe olarak kalırsa,
Canan hoca da sağ olsun, -
10:59 - 11:05kadayıf ustaları da işsiz kalacak diye
ben de kendime misyon edindim, -
11:05 - 11:06onu mantıya çevirdim.
-
11:06 - 11:08Çok lezzetli oluyor,15 dakikada da
yapabiliyorsunuz bu mantıyı. -
11:08 - 11:14Çorba da noodle gibi
veya bir börek olarak veya Almanlara, -
11:14 - 11:17Avusturyalılara kapak olsun diye
schnitzel hali de çok iyi oluyor. -
11:22 - 11:24Uzak doğululara ama kapak olmasın dimi?
-
11:24 - 11:28Onların çıtır muzundan esinlenerek
sadece balla ve 3 dakikada, -
11:28 - 11:31ben bunu kaynana geldiğinde
yapılacak tatlı diye de söylüyorum. -
11:32 - 11:36Ben demin güllaçla çalışırken de
güllacı illa beyaz -
11:36 - 11:38ve sadece ramazanda mı yemek zorundayız?
-
11:38 - 11:41Hayır, çikolatalı baya yıkılıyor.
-
11:42 - 11:44Bu pizza versiyonu.
-
11:45 - 11:47Pizza versiyonu da müthiştir
-
11:47 - 11:51veya böyle çok lezzetli bir börek,
lazanya gibi de olarak. -
11:52 - 11:57Yufka inanılmaz bir zanaat;
4 yılda, yetenekliyseniz öğrenebilirsiniz. -
11:57 - 12:00Sadece börek değil,
nefis bir Türk sushisi de olabilir -
12:00 - 12:06veya bir böyle pestili alın,
içerisine dondurmayı koyun, -
12:06 - 12:09etrafına yufkayı sarın,
derin dondurucuya atın. -
12:09 - 12:15Misafir geldi,
onların güzelce dışı çıtır çıtır oldu -
12:15 - 12:17ve ondan sonra yediniz.
-
12:17 - 12:18Mis gibi oluyor
-
12:18 - 12:21ve içinde taş gibi donan o pestil
hafif erimiş oluyor. -
12:21 - 12:22Çok acayip bir şey oluyor.
-
12:24 - 12:26Yemek yediğinizi düşünerek koymuştum.
-
12:27 - 12:30Milli içeceğimiz olan ayranın
sadece yine beyaz -
12:31 - 12:33veya salatalıklı
veya naneli hali değil; -
12:33 - 12:38acı turşu sulu, arapsaçlı
ve özellikle şimdi erik zamanı geliyor, -
12:38 - 12:42yeşil eriğin suyunu sıkıp karıştırıp
bakın ne acayip oluyor. -
12:42 - 12:45Benim için deneyin diyorum ve geçiyorum.
-
12:45 - 12:49Bunlar hayal edebildiğimiz zaman
gerçekleşebilen şeyler -
12:49 - 12:54fakat son zamanlarda,
son 1 buçuk yıldır, bir şey fark ettim ki; -
12:55 - 13:00ben hayal kuramamaya başladım
ve neden diye baktığımda -
13:01 - 13:06memleketin hali, ekonomik kriz,
dünyanın sevimsizleşmesi... -
13:07 - 13:12Hem bir taraftan maddi manevi
böyle bu zorlukların içerisinde -
13:13 - 13:15bal kabağında pilavdan bahsetmek
-
13:15 - 13:19Müslüman mahallesinde salyangoz satmak
gibi oluyor. -
13:19 - 13:24Türk mutfağını kurtarmaya çalışmak da
bambaşka bir şey. -
13:24 - 13:27Dönem çok acayip;
bir sürü seçenek var. -
13:27 - 13:31"Onu mu yapsak bunu mu yapsak?"
derken yine arada kalabiliyor insan. -
13:31 - 13:32Dolayısıyla...
-
13:33 - 13:36Bu seçenek fazlalığı da bir diğer şey.
-
13:36 - 13:38Sizde de var dimi bu his?
-
13:38 - 13:40Olanlar?
-
13:40 - 13:41Evet, işte.
-
13:42 - 13:45Çaresini buldum merak etmeyin.
-
13:45 - 13:48Neden neden derken
Instagram'a bir tane post koydum. -
13:49 - 13:50Post şu:
-
13:54 - 13:57Bunun onuncu dakikasında
cep telefonuma annemden gelen mesaj: -
13:58 - 14:03Refika, bu beyaz tişörtleri giyinmekten
ne zaman vazgeçeceksin? -
14:05 - 14:12Karnımı iki kompartımanlı gösteren
bu beyaz tişörtler -
14:12 - 14:19benim 2. evraka anımı yaşamama sebep oldu.
-
14:19 - 14:21Ben fark ettim ki;
-
14:21 - 14:26Hep bir hafta sonra o haftaya göre
daha zayıf olacağıma inanıyorum. -
14:26 - 14:31ve bunun için kendimce dikkat ediyorum
ama şurada göstereyim size: -
14:31 - 14:35Bu benim son 15 yıldaki kilo eğrim.
-
14:36 - 14:40Burada düşen bir yer var,
ikinci daha dramatik olan. -
14:40 - 14:44Oradaki düşüş aslında
yemek kitabımı çıkardıktan sonra -
14:44 - 14:48o mucizelerin yaşandığı
bir buçuk iki yıllık süre -
14:48 - 14:53ama gördüğünüz gibi
gayet istikrarla yukarı çıkmışım. -
14:53 - 14:58"Neden böyle? Neden böyle?"
deyince aslında şunu fark ettim: -
14:58 - 15:04Bu evreka anı bir kızın, 24 yaşındaki
bir Youtuber'ın programını izlerken -
15:04 - 15:10orada "Elinde olabileceğinin en iyisi ol."
gibi bir laf etti. -
15:10 - 15:12Ama hani laf arasında.
-
15:12 - 15:17"Bugün olabileceğinin en iyisi ol."
-
15:17 - 15:20Bu böyle bir yankılanmaya başladı.
-
15:20 - 15:22Şimdi şöyle bir hadise var:
-
15:22 - 15:24Biz nasıl bir durumdayız?
-
15:24 - 15:28Her gün kendimize yapmamız gerekenlerin
listelerini yapıyoruz -
15:28 - 15:33Ve bu listelerin üzerinden geçerek
üstlerini çizmeye çalışıyoruz. -
15:34 - 15:36Bu listeler gittikçe büyüyor
-
15:36 - 15:38ve bu listeleri
yapabilmek için ne yapıyoruz? -
15:38 - 15:41Bardağın boş tarafı
yani eksiklerimiz neler -
15:41 - 15:44onlara bakmaya çalışıyoruz.
-
15:44 - 15:47Eksikler belli, bir sürü şey var
-
15:48 - 15:51Olmak istediğimiz yer ne
bütün öğretilerde? -
15:51 - 15:56Sen zaten doğduğun için çok kıymetlisin,
çok değerlisin. -
15:56 - 15:58Ne bir şey yapmak zorundasın...
-
15:58 - 16:02Zaten bu dünyanın bütün nimetlerini
hak ediyorsun ama mal bu. -
16:02 - 16:06Bizim eğitimimiz,
yüzde doksanımız diye tahmin ediyorum, -
16:07 - 16:08bu taraftayız.
-
16:08 - 16:11Buraya gelmek için mesafe çok büyük.
-
16:11 - 16:16Dolayısıyla bu aslında bu ideale
gelebilmek için atılabilecek bir adım. -
16:17 - 16:21Sabah uyandığınızda, dolabınızı açtınız,
çok güzel hissetmiyor olabilirsiniz. -
16:21 - 16:24Haftaya daha güzel olurum da
daha güzel giyinirim değil -
16:24 - 16:28"Mal bu. Bununla en güzel ne yapabilirim?"
-
16:28 - 16:33dediğiniz zaman dolabınızda
yeni kıyafetler belirmeye başlıyor. -
16:33 - 16:36Yani aslında dolu tarafına,
var olana bakmak. -
16:36 - 16:41Hep eksiklerimiz üzerinden giden,
hesaplanan bütün bu tüketim dünyası, -
16:41 - 16:44var olana baktığınızda
bambaşka bir yere dönüyor. -
16:45 - 16:47Bu sadece, tabii ki,
dolapta veya giyinirken değil; -
16:48 - 16:50saçınızda, başınızda, fiziksel değil.
-
16:50 - 16:55İşinizde, sevdiklerinizle geçirdiğiniz
vaktin kalitesi de aynı zamanda değişiyor. -
16:55 - 17:01O gün öyle yaşadığınız zaman
aslında çok büyük bir huzur doğuyor. -
17:02 - 17:07Kanıtı da; bakın buna aydığımdan beri
kilo eğrim, son bölümü. -
17:07 - 17:09Aslında daha bile dramatik de
-
17:10 - 17:13o süreyi matematiksel olarak ayarlamayı
beceremedim. -
17:14 - 17:20Dolayısıyla hayal kurabildiğimiz zaman
ona çok güzel sarılacağız -
17:20 - 17:27ve onun için çok çalıştıktan sonra
bileceğiz ki o hayal gerçekleşecek. -
17:27 - 17:29Kendi istediğimiz zamanda ve şekilde değil
-
17:29 - 17:33ama hayal ettiğimizden
çok daha güzel bir şekilde olacak -
17:33 - 17:36ama evrenin istediği zamanda.
-
17:36 - 17:45Edemediğimiz zamanda da
elimizdekinin en iyisini yapabileceğiz. -
17:45 - 17:48Gördüğünüz gibi
artık yeni tişörtüm de var. -
17:48 - 17:51Bu tişörtlerin var olduğunu
15 yıl sonra öğrendiğim iyi oldu. -
17:51 - 17:55Yapışmadan,
kompartıman göstermeden olabiliyor. -
17:55 - 17:56Teşekkür ederim.
-
17:56 - 17:58(Alkış)
- Title:
- Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul
- Description:
-
En büyük hayalim bir gün yakışıklı bir fransızın kız arkadaşına “Hayatım sana bu akşam lahmacun yaptım.” demesi diyen Refika Birgül, mutfak kültürümüzün bir Amerikan, bir Fransız, bir İtalyan mutfağından eksiği yok fazlası var inancında. Hayatın dolu tarafından bakmalı diyen Refika Birgül, ‘Refika versiyonu’ diyerek kendi özel hayatından örneklerle bir mucizevi yolculuğu anlatıyor. Bu yolculukta edindiği deneyimlerden çıkarımı ise içimizdeki sesi dinle. Hayal et ve iste. Hayalin muhakkak gerçekleşecektir. Senin istediğin zamanda ve şekilde değil. Evrenin kendi zamanında. Ama düşlediğinden daha güzel şekilde.
Refika, bir Fransız adamın alelade bir günde bir sevgilisine "hayatım sana Türk lahmacunu yaptım" dediği gün için çalışmakta. Bu hayalinin gerçek olduğu gün dünyanın daha dengeli, huzurlu bir yer olabileceğine inanıyor.
Yemek yapmak ve yazmak farklı şekillerde olabilir diyerek 2010 yılında çıkardığı Refika'nın Mutfağı /Cooking New Istanbul Style kitabından sonra TV program formatları, Hürriyet gazetesi yazıları, kitapları ve kurduğu Refika'dan markası ile bu toprakların güzelliklerini modern hayatın ihtiyaçları ile yeni denklemler kurarak birleştiriyor. Refika 30 yaşına kadar "doğru" olduğu söylenenleri yaptı. Robert Kolej üzeri Koç Psikoloji okudu. Pazarlamadan genel müdürlüğe giden bir kariyeri 30 yaşında bırakıp yemek yapmaya başladığında pek çok insan yolunu kaybettiğini düşündü. 7 yıl içerisinde Türkiye'de yemek, sağlıklılık, yerellik, yeni deneyimlere açık olmak konusunda ciddi mesafeler katedildi.This talk was given at a TEDx event using the TED conference format but independently organized by a local community. Learn more at https://www.ted.com/tedx
- Video Language:
- Turkish
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDxTalks
- Duration:
- 18:06
Meric Aydonat approved Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Figen Ergürbüz accepted Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Figen Ergürbüz edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Ceren Üstündağ edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Ceren Üstündağ edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Ceren Üstündağ edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Ceren Üstündağ edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul | ||
Ceren Üstündağ edited Turkish subtitles for Hayal ederken eşekten düşülür mü? | Refika Birgül | TEDxIstanbul |