1 00:00:01,370 --> 00:00:04,579 Soğuk, güneşli bir Mart günüydü. 2 00:00:05,318 --> 00:00:07,875 Riga'da cadde boyunca yürüyordum. 3 00:00:08,796 --> 00:00:12,042 Kış mevsiminin yavaş yavaş bittiğini hatırlıyorum. 4 00:00:12,066 --> 00:00:14,813 Hâlâ etrafta biraz kar vardı 5 00:00:14,837 --> 00:00:17,827 ama kaldırım temiz ve kuruydu. 6 00:00:18,151 --> 00:00:19,396 Eğer Riga'da yaşadıysanız 7 00:00:19,420 --> 00:00:24,795 baharın getirdiği ilk işaretlerin verdiği rahatlık hissini bilirsiniz 8 00:00:24,819 --> 00:00:27,525 ve o, vıcık vıcık kar ve çamur karışımından 9 00:00:27,549 --> 00:00:29,798 güçlükle yürümek zorunda değilsinizdir. 10 00:00:30,099 --> 00:00:33,262 Orada gezintimin tadını çıkarırken 11 00:00:33,286 --> 00:00:38,675 aniden önümdeki kaldırıma basılmış, 12 00:00:38,699 --> 00:00:40,824 koyu gri tuğlaların üstüne yazılmış 13 00:00:41,177 --> 00:00:44,956 beyaz harflerden oluşan bir duvar yazısı fark ettim. 14 00:00:44,980 --> 00:00:51,089 "Sorumluluğunuz nerede?" diyordu. 15 00:00:52,904 --> 00:00:55,138 Bu soru beni olduğum yerde durdurdu. 16 00:00:56,102 --> 00:00:59,789 Orada durup anlamını düşünürken 17 00:00:59,813 --> 00:01:04,964 Riga Belediyesi Sosyal Yardım Bakanlığı'nın önünde durduğumu fark ettim. 18 00:01:05,660 --> 00:01:09,490 Demek ki bu duvar yazısının sahibi her kimse, 19 00:01:09,514 --> 00:01:14,115 bu soruyu sosyal yardıma başvurmaya gelen insanlara soruyordu. 20 00:01:15,845 --> 00:01:17,303 O kış, 21 00:01:17,327 --> 00:01:22,719 Letonya'daki finansal krizin sonuçları hakkında araştırma yapıyordum. 22 00:01:22,743 --> 00:01:27,256 Küresel Mali Kriz 2008 yılında patlak verdiğinde 23 00:01:27,280 --> 00:01:30,439 Letonya'nın küçük ve açık ekonomisi çok zarar gördü. 24 00:01:30,439 --> 00:01:32,419 Bilanço defterlerini dengelemek için 25 00:01:32,419 --> 00:01:35,412 Letonya hükûmeti, bir iç devalüasyon stratejisi edindi. 26 00:01:35,436 --> 00:01:40,011 Esasında bu, sert bir biçimde kamu bütçesinin harcamalarını azaltmak demekti. 27 00:01:40,035 --> 00:01:42,890 Yani kamu çalışanlarının maaşlarını kesmek, 28 00:01:42,914 --> 00:01:44,799 sivil kamu hizmetlerini azaltmak, 29 00:01:44,799 --> 00:01:47,463 işssizlik parasını ve diğer sosyal yardımları kesmek 30 00:01:47,487 --> 00:01:49,001 ve vergileri arttırmak demekti. 31 00:01:49,720 --> 00:01:53,028 Annem, hayatı boyunca bir tarih öğretmeni olarak çalışmıştı. 32 00:01:53,575 --> 00:01:59,032 Tasarruf etmek, onun için aniden maaşının %30'unun 33 00:01:59,056 --> 00:02:00,539 kesilmesini görmek demekti. 34 00:02:00,563 --> 00:02:03,773 Annemin bulunduğu ya da daha kötü durumda olan birçok insan vardı. 35 00:02:03,797 --> 00:02:08,530 Bu krizin bedeli, sıradan Letonyalıların omuzlarına bindirilmişti. 36 00:02:10,056 --> 00:02:13,101 Krizin ve tasarruf etmenin sonucunda 37 00:02:13,125 --> 00:02:17,632 Letonya ekonomisi iki yıllık bir dönemde %25 küçüldü. 38 00:02:17,656 --> 00:02:20,524 Sadece Yunanistan, karşılaştırılabilir bir ölçekte 39 00:02:20,548 --> 00:02:22,387 ekonomik daralmadan muzdarip olmuştu. 40 00:02:23,772 --> 00:02:27,091 Ama Yunanlar, Atina'da sürekli ve sıklıkla şiddetli 41 00:02:27,115 --> 00:02:31,260 prostestolar yaparak aylarca sokaktaydılar. 42 00:02:31,284 --> 00:02:34,452 Riga'daki herkes ise sessizdi. 43 00:02:35,504 --> 00:02:39,218 Önde gelen ekonomistler "The New York Times" gazetesinin köşe yazılarında 44 00:02:39,242 --> 00:02:42,859 tasarruf etme rejiminin bu ilginç ve aşırı 45 00:02:42,883 --> 00:02:45,074 Letonyalı tecrübesi hakkında kavga ediyorlardı 46 00:02:45,098 --> 00:02:46,971 ve Letonyalı toplumun buna 47 00:02:46,995 --> 00:02:50,253 nasıl katlandığına inanamayarak olanı izliyorlardı. 48 00:02:50,607 --> 00:02:52,460 O zamanlar Londra'da okuyordum 49 00:02:52,484 --> 00:02:55,218 ve oradaki işgal hareketini, 50 00:02:55,242 --> 00:02:57,740 şehirden şehire nasıl yayıldığını hatırlıyorum. 51 00:02:57,764 --> 00:02:59,893 Madrid'den New York'a oradan Londra'ya. 52 00:02:59,917 --> 00:03:02,472 %99'a karşı %1. 53 00:03:02,496 --> 00:03:03,808 Hikâyeyi biliyorsunuz. 54 00:03:04,534 --> 00:03:06,891 Ama Riga'ya vardığımda 55 00:03:06,915 --> 00:03:09,283 işgalin yankıları yoktu. 56 00:03:09,897 --> 00:03:12,147 Letonyalılar sadece buna katlanıyorlardı. 57 00:03:12,889 --> 00:03:17,076 Yerel bir tabirle, istemeden yapılması gerekeni yapıyorlardı. 58 00:03:18,202 --> 00:03:19,964 Doktora araştırmam için 59 00:03:19,988 --> 00:03:24,497 Sovyet öncesi dönemde devlet-vatandaş ilişkisinin Letonya'da nasıl değiştiği 60 00:03:24,521 --> 00:03:26,188 üzerine çalışmak istedim. 61 00:03:26,212 --> 00:03:28,531 Araştırma yeri olarak da 62 00:03:28,555 --> 00:03:30,003 işsizlik ofisini seçtim. 63 00:03:30,554 --> 00:03:34,013 2011'in sonbaharında oraya gittiğimde 64 00:03:34,037 --> 00:03:37,833 "Aslında krizlerin etkilerinin nasıl vuku bulduğuna 65 00:03:37,857 --> 00:03:41,048 ve krizden en kötü şekilde etkilenen, işlerini kaybeden insanların 66 00:03:41,048 --> 00:03:46,784 nasıl tepki verdiğine ilk elden şahit oluyorum." dedim. 67 00:03:47,668 --> 00:03:52,591 İşsizlik ofisinde tanıştığım insanlarla röportaj yapmaya başladım. 68 00:03:53,954 --> 00:03:58,668 Hepsi iş arayan olarak kayıt olmuşlardı ve devletten biraz yardım bekliyorlardı. 69 00:03:58,692 --> 00:04:03,181 Ama çok geçmeden bu yardımın belirli bir türde olduğunu keşfediyordum. 70 00:04:03,205 --> 00:04:04,757 Biraz nakit para yardımı vardı 71 00:04:04,781 --> 00:04:09,289 ama çoğunlukla devlet yardımı çeşitli sosyal programlar biçiminde oluyordu 72 00:04:09,313 --> 00:04:11,747 ve bu programların en büyüğü 73 00:04:11,771 --> 00:04:14,720 "Rekabeti Arttıran Aktiviteler" olarak adlandırılıyordu. 74 00:04:15,279 --> 00:04:17,567 Esasında işsizlerin katılmaya teşvik edildiği 75 00:04:17,567 --> 00:04:19,930 bir dizi seminerden oluşan bir programdı. 76 00:04:19,954 --> 00:04:22,844 Ben de onlarla bu seminerlere katılmaya başladım 77 00:04:23,975 --> 00:04:26,627 ve birkaç paradoks dikkatimi çekti. 78 00:04:27,048 --> 00:04:28,532 Hayal edin: 79 00:04:29,435 --> 00:04:32,274 Kriz hâlâ sürüyor, 80 00:04:32,298 --> 00:04:34,412 Letonya'nın ekonomisi daralıyor, 81 00:04:34,436 --> 00:04:36,516 neredeyse kimseyi işe almıyorlar 82 00:04:36,540 --> 00:04:38,029 ve biz orada 83 00:04:38,053 --> 00:04:41,076 küçük, iyi aydınlatılmış o sınıfta 84 00:04:41,100 --> 00:04:43,358 15 kişilik bir grup olarak, iş piyasasında 85 00:04:43,382 --> 00:04:47,988 başarılı olmamızı engellediği söylenen kişisel güçlü yanlarımızın, 86 00:04:48,012 --> 00:04:51,103 zayıflıklarımızın ve içimizdeki uğursuzlukların olduğu listeler 87 00:04:51,127 --> 00:04:52,691 üzerinde çalışıyoruz. 88 00:04:53,727 --> 00:04:56,614 En büyük yerel banka kurtarılırken 89 00:04:56,638 --> 00:05:01,244 ve bu kurtarmanın bedeli nüfusun omuzlarına yüklenirken 90 00:05:01,268 --> 00:05:06,669 bir daire içinde oturuyor ve stresli hissettiğimizde 91 00:05:06,693 --> 00:05:08,557 derin bir nefes almayı öğreniyoruz. 92 00:05:08,581 --> 00:05:11,457 (Derin bir nefes alır) 93 00:05:13,265 --> 00:05:15,716 İpotekli evlere el konulurken 94 00:05:15,740 --> 00:05:18,292 ve binlerce insan göç ederken 95 00:05:18,316 --> 00:05:22,115 bize büyük hayaller kurmamız ve hayallerimizi takip etmemiz söylendi. 96 00:05:23,524 --> 00:05:24,689 Bir sosyolog olarak 97 00:05:24,713 --> 00:05:29,234 sosyal politikaların devlet ve vatandaş arasındaki iletişimin 98 00:05:29,258 --> 00:05:31,180 önemli bir biçimi olduğunu biliyorum. 99 00:05:31,753 --> 00:05:33,498 Bu programda verilen mesaj, 100 00:05:33,522 --> 00:05:36,236 eğitimcilerden birinin sözlerini dile getirmek gerekirse, 101 00:05:36,236 --> 00:05:37,026 "Sadece yap." 102 00:05:37,026 --> 00:05:39,159 Tabii ki de Nike'dan alıntı yapıyordu. 103 00:05:39,478 --> 00:05:43,622 Devlet sembolik olarak işsiz insanlara bir mesaj gönderiyordu; 104 00:05:43,646 --> 00:05:47,343 daha aktif olmalısınız, daha çok çalışmalısınız, 105 00:05:47,367 --> 00:05:50,642 kendinizi geliştirmelisiniz, içinizdeki uğursuzlukları yenmelisiniz, 106 00:05:50,666 --> 00:05:52,588 kendinize daha fazla güvenmelisiniz. 107 00:05:52,588 --> 00:05:56,409 Sanki işsiz olmak onların kişisel başarısızlıklarıymış gibi. 108 00:05:57,038 --> 00:05:59,616 Krizin ızdırapları, 109 00:05:59,640 --> 00:06:02,781 derin ve düşünceli nefes almakla 110 00:06:02,805 --> 00:06:04,667 birisinin vücudunda üstesinden gelinen 111 00:06:04,691 --> 00:06:07,699 bireysel bir stres tecrübesi olarak muamele gördü. 112 00:06:10,019 --> 00:06:14,020 Bireylerin sorumluluğuna vurgu yapan bu tarz programlar 113 00:06:14,044 --> 00:06:17,095 gitgide dünya genelinde yaygınlaştı. 114 00:06:17,119 --> 00:06:20,876 Sosyolog Loic Wacquant'ın "Neoliberal İnsan Başlı At Devleti" 115 00:06:20,900 --> 00:06:23,693 olarak adlandırdığı bir yükselişin parçasılar. 116 00:06:23,717 --> 00:06:26,022 Sizin de anımsayacağınız üzere insan başlı at, 117 00:06:26,022 --> 00:06:28,382 Antik Yunan kültüründeki mitolojik bir yaratık. 118 00:06:28,382 --> 00:06:29,835 Yarı insan yarı canavar. 119 00:06:29,859 --> 00:06:34,788 Üst bedeni bir insan bedeniyken alt bedeni bir atın gövdesinden oluşuyor. 120 00:06:34,812 --> 00:06:37,395 İnsan Başlı At Devleti, 121 00:06:37,419 --> 00:06:42,251 alt tabakadakiler hor görülüp kaçışırken 122 00:06:42,275 --> 00:06:45,482 insan yüzünü üst tabakaya dönen 123 00:06:45,506 --> 00:06:46,755 bir devlet demek. 124 00:06:46,779 --> 00:06:49,253 Yani zirvedeki yüksek gelirliler ve büyük işletmeler 125 00:06:49,277 --> 00:06:52,827 vergi indirimi ve diğer destekleyici politikalardan yararlanırken 126 00:06:52,851 --> 00:06:55,347 işsizlerden ve yoksullardan 127 00:06:55,371 --> 00:06:58,677 devletin yardımı için değerli olduklarını kanıtlamaları, 128 00:06:58,701 --> 00:07:00,892 ahlaki anlamda disiplinli olmaları isteniyor, 129 00:07:00,892 --> 00:07:03,932 sorumsuz, pasif ya da tembel olarak damgalanıyor 130 00:07:03,956 --> 00:07:06,207 ya da sıklıkla suçlu muamelesi görüyorlar. 131 00:07:07,065 --> 00:07:10,644 Letonya'da 90'lardan beri kesin olarak 132 00:07:10,668 --> 00:07:12,947 mevcut olan bir İnsan Başlı At devletimiz var. 133 00:07:12,971 --> 00:07:17,221 Örneğin, bu yıla kadar yürürlükte olan sabit gelir vergisini düşünelim. 134 00:07:17,245 --> 00:07:19,596 Bu vergi, en çok kazanan insanların yararınayken 135 00:07:19,620 --> 00:07:23,374 nüfusun dörtte biri yoksulluk içinde yaşamaya devam ediyor. 136 00:07:23,820 --> 00:07:29,070 Kriz ve tasarruf etme bu tarz sosyal eşitsizlikleri daha da kötü hâle getirdi. 137 00:07:29,094 --> 00:07:33,553 Bankaların başkenti ve varlıklı insanlar korunurken 138 00:07:33,577 --> 00:07:35,339 en çok kaybeden insanlara 139 00:07:35,363 --> 00:07:38,611 bireysel sorumlulukla ilgili dersler öğretiliyordu. 140 00:07:40,097 --> 00:07:44,442 O seminerlerde tanıştığım insanlarla konuşurken 141 00:07:44,466 --> 00:07:46,724 sinirli olmalarını bekliyordum. 142 00:07:47,158 --> 00:07:48,492 Bireysel sorumlulukla ilgili 143 00:07:48,492 --> 00:07:51,358 olan bu derslere karşı çıkmalarını bekliyordum. 144 00:07:51,382 --> 00:07:55,716 Ne de olsa kriz onların suçu değildi yine de yüküne katlanıyorlardı. 145 00:07:56,417 --> 00:07:59,668 Ama insanlar benimle hikâyelerini paylaştıkça 146 00:07:59,692 --> 00:08:02,228 sorumluluk fikrinin gücü 147 00:08:02,252 --> 00:08:06,483 tekrar tekrar dikkatimi çekti. 148 00:08:07,596 --> 00:08:10,085 Tanıştığım insanlardan bir tanesi Žanete'ydi. 149 00:08:11,299 --> 00:08:14,289 23 yıl çalışmıştı, 150 00:08:14,313 --> 00:08:18,767 Riga'daki meslek okulunda dikiş ve diğer el işlerini öğretmişti. 151 00:08:18,791 --> 00:08:21,110 Şimdi ise kriz ortaya çıktı 152 00:08:21,134 --> 00:08:24,253 ve okul, tasarruf etme tedbiri olarak kapatıldı. 153 00:08:24,277 --> 00:08:30,211 Eğitim sisteminin yeniden yapılandırılması kamu parasını korumanın bir yoluydu. 154 00:08:30,235 --> 00:08:33,333 Ülke genelinde 10.000 öğretmen işini kaybetti 155 00:08:33,333 --> 00:08:34,963 ve Žanete de onlardan biri. 156 00:08:34,963 --> 00:08:37,896 İşini kaybetmenin onu çaresiz bir duruma 157 00:08:37,920 --> 00:08:40,662 soktuğunu bana anlattıklarından biliyorum. 158 00:08:40,686 --> 00:08:44,879 Boşanmış ve ihtiyaçlarını karşılaması gereken 2 genç çocuğu var. 159 00:08:44,903 --> 00:08:47,393 Yine de konuşurken 160 00:08:47,417 --> 00:08:51,587 krizin gerçekten bir fırsat olduğunu söyledi. 161 00:08:52,579 --> 00:08:56,080 "Bu sene 50 yaşına giriyorum, 162 00:08:56,104 --> 00:09:01,030 sanırım hayat bana bu şansı etrafıma bakmam ve durmam için verdi. 163 00:09:01,054 --> 00:09:03,429 Çünkü bunca yıl aralıksız çalıştım, 164 00:09:03,453 --> 00:09:04,916 durmak için zamanım yoktu. 165 00:09:04,940 --> 00:09:06,763 Şimdi durdum 166 00:09:06,787 --> 00:09:11,431 ve her şeye bakmam, 167 00:09:11,455 --> 00:09:13,019 neyi isteyip neyi istemediğime 168 00:09:13,043 --> 00:09:14,855 karar vermem için bir fırsat verildi. 169 00:09:14,879 --> 00:09:18,586 Bunca zaman dikiş dikmek bir tür yorgunluktu." dedi. 170 00:09:19,783 --> 00:09:23,527 Žanete 23 yıl sonra işten çıkarıldı. 171 00:09:23,551 --> 00:09:25,897 Ama protesto etmeyi düşünmüyor. 172 00:09:25,921 --> 00:09:29,795 %99'a karşı %1 hakkında konuşmuyor. 173 00:09:29,819 --> 00:09:31,748 Kendini inceliyor 174 00:09:32,309 --> 00:09:35,331 ve pragmatik olarak yatak odasının dışında 175 00:09:35,355 --> 00:09:36,929 turistlere satmak için 176 00:09:36,953 --> 00:09:40,417 küçük hediyelik bebekler yaparak küçük bir işletme kurmayı düşünüyordu. 177 00:09:40,441 --> 00:09:43,001 İşsizlik ofisinde Aivars'la da tanıştım. 178 00:09:43,025 --> 00:09:45,140 Aivars 40'lı yaşlarının sonlarındaydı, 179 00:09:45,164 --> 00:09:49,674 devlet kurumundaki yol inşaatını yönettiği işini kaybetmişti. 180 00:09:50,333 --> 00:09:54,415 Aivars, toplantılarımızın birine okumakta olduğu bir kitap getirdi. 181 00:09:54,439 --> 00:10:01,296 Kitabın adı "Strese Karşı Aşılama ya da Psiko-Enerjik Aikido." 182 00:10:02,030 --> 00:10:05,266 Aikido'nun bir çeşit dövüş sanatını olduğunu bilirsiniz. 183 00:10:05,290 --> 00:10:07,883 Yani psiko-enerjik aikido. 184 00:10:08,780 --> 00:10:11,556 Aivars, işten uzaktayken birkaç aylık 185 00:10:11,580 --> 00:10:15,131 okumadan, düşünmeden ve yansımadan sonra 186 00:10:15,155 --> 00:10:20,906 mevcut olan zorluklarının gerçekten kendi işi olduğunu anladığını söyledi. 187 00:10:21,310 --> 00:10:23,124 "Bunu kendim yarattım. 188 00:10:23,124 --> 00:10:24,812 Benim için iyi olmayan 189 00:10:24,836 --> 00:10:27,876 psikolojik bir durumdaydım. 190 00:10:27,900 --> 00:10:31,229 Eğer bir insan parasını, işini kaybetmekten korkuyorsa 191 00:10:31,253 --> 00:10:34,260 daha çok stresli, istikarsız ve korkak olmaya başlıyor. 192 00:10:34,284 --> 00:10:36,504 Karşılaştıkları sonuç da bu." dedi. 193 00:10:36,504 --> 00:10:38,397 Dediklerini açıklamasını istediğimde 194 00:10:38,421 --> 00:10:42,733 düşüncelerini şairane bir şekilde her yöne koşturan vahşi atlarla kıyasladı 195 00:10:42,757 --> 00:10:45,771 ve "Düşüncelerinin çobanı olmalısın, 196 00:10:46,757 --> 00:10:49,035 maddi dünyada bir şeyleri düzene koymak için 197 00:10:49,059 --> 00:10:51,081 düşüncelerinin çobanı olmalısın, 198 00:10:51,105 --> 00:10:54,488 çünkü her şey senin düşüncelerinle düzene girer." 199 00:10:54,512 --> 00:10:56,756 "Son zamanlarda açıkça anladım ki 200 00:10:56,780 --> 00:10:59,289 etrafımdaki dünya, bana ne olduğu 201 00:10:59,313 --> 00:11:02,889 ve hayatıma giren insanlar doğrudan bana bağlı." dedi. 202 00:11:02,913 --> 00:11:08,035 Yani Letonya bu aşırı ekonomik tecrübeyi yaşarken 203 00:11:08,059 --> 00:11:11,201 Aivars, kendi düşünce tarzının değişmesi gerektiğini söyledi. 204 00:11:11,225 --> 00:11:15,936 Şu anda başına gelen şeyler için kendisini suçluyor. 205 00:11:16,799 --> 00:11:21,670 Sorumluluk almak tabii ki iyi bir şey, değil mi? 206 00:11:21,694 --> 00:11:23,852 Özellikle Sovyet öncesi toplumda, 207 00:11:23,876 --> 00:11:26,455 devlete güvenmenin Sovyet geçmişinin 208 00:11:26,479 --> 00:11:30,012 talihsiz bir mirası olarak görüldüğü zamanda 209 00:11:30,036 --> 00:11:32,758 anlamlı ve ahlaki bir şekilde sorumlu olmak iyi bir şey. 210 00:11:32,758 --> 00:11:35,084 Ama Žanete, Aivars ve diğerlerini dinlediğimde 211 00:11:35,084 --> 00:11:38,491 bu sorunun ne kadar acımasız, ne kadar cezalandırıcı 212 00:11:38,515 --> 00:11:40,419 olduğunu düşündüm: 213 00:11:40,443 --> 00:11:41,667 "Sorumluluğunuz nerede?" 214 00:11:41,691 --> 00:11:45,748 Çünkü krizden en kötü şekilde etkilenen insanları 215 00:11:45,772 --> 00:11:48,248 suçlama ve yatıştırma yöntemi olarak çalışıyordu. 216 00:11:48,248 --> 00:11:51,956 Yani Yunanlar sokaklara dökülmüşken Letonyalılar yapılması gerekeni yaptılar 217 00:11:51,956 --> 00:11:54,939 ve başka bir sorumluluk alma yöntemi olarak 218 00:11:54,963 --> 00:11:57,755 on binlercesi göç etti. 219 00:12:00,009 --> 00:12:03,293 Bireysel sorumluluğun dili, 220 00:12:03,317 --> 00:12:05,699 toplu bir inkâr biçimine dönüştü. 221 00:12:06,342 --> 00:12:09,448 İşsizlere bireysel başarısızlık olarak muamele eden 222 00:12:09,472 --> 00:12:11,243 sosyal politikalarımız oldukça 223 00:12:11,267 --> 00:12:15,187 ama insanların yeteneğini geliştiren ya da iş yerleri yaratan 224 00:12:15,211 --> 00:12:17,572 programlar için yeterince kaynağımız olmadıkça 225 00:12:17,572 --> 00:12:20,197 politika üreticilerinin sorumluluğunu göremeyeceğiz. 226 00:12:20,197 --> 00:12:23,864 Her nedense yoksulları pasif ya da tembel olarak damgaladıkça 227 00:12:23,888 --> 00:12:26,484 ama insanlara yoksulluktan çıkmaları için göç dışında 228 00:12:26,508 --> 00:12:28,030 gerçek bir çare vermedikçe 229 00:12:28,054 --> 00:12:31,948 yoksulluğun gerçek sebeplerini inkâr edeceğiz. 230 00:12:31,972 --> 00:12:33,821 Bu süre içinde 231 00:12:33,845 --> 00:12:35,116 hepimiz muzdarip oluyoruz, 232 00:12:36,060 --> 00:12:40,275 çünkü sosyal bilimciler detaylı istatiksel veriyle 233 00:12:40,299 --> 00:12:44,868 ekonomik eşitsizliği yüksek olan toplumlarda daha çok insanın 234 00:12:44,892 --> 00:12:49,091 hem akli hem de fiziki sağlık sorunları olduğunu gösterdi. 235 00:12:49,115 --> 00:12:54,534 Yani açıkça sosyal eşitsizlik sadece en az kaynaklara sahip olanlar için değil, 236 00:12:54,558 --> 00:12:55,746 hepimiz için kötü bir şey, 237 00:12:55,770 --> 00:12:58,256 çünkü eşitsizliğin fazla olduğu bir toplumda yaşamak 238 00:12:58,280 --> 00:13:02,459 düşük sosyal güvenin ve yüksek endişenin olduğu bir toplumda yaşamak demek. 239 00:13:02,928 --> 00:13:04,107 İşte buradayız, 240 00:13:04,131 --> 00:13:06,291 hepimiz kişisel gelişim kitapları okuyoruz, 241 00:13:06,291 --> 00:13:08,323 alışkanlıklarımızı bırakmaya çalışıyoruz, 242 00:13:08,323 --> 00:13:10,495 beynimizi yeniden yapılandırmaya çalışıyoruz, 243 00:13:10,495 --> 00:13:11,694 meditasyon yapıyoruz. 244 00:13:11,694 --> 00:13:14,062 Tabii ki bir şekilde bunlar yardımcı oluyor. 245 00:13:14,414 --> 00:13:17,644 Kişisel gelişim kitapları daha neşeli hissetmemize yardım ediyor, 246 00:13:17,644 --> 00:13:22,058 meditasyon diğerlerine ruhsal olarak daha bağlı olduğumuzu hissettiriyor. 247 00:13:22,947 --> 00:13:24,588 Bence ihtiyacımız olan şey 248 00:13:24,612 --> 00:13:29,641 bizi sosyal olarak diğerine bağlayan şey hakkında daha farkında olmamız, 249 00:13:29,665 --> 00:13:32,576 çünkü sosyal eşitsizlik hepimize zarar veriyor. 250 00:13:32,600 --> 00:13:36,441 Yani daha az ahlaki dersi 251 00:13:36,465 --> 00:13:39,684 ve daha çok sosyal adaleti ve eşitliği 252 00:13:39,708 --> 00:13:44,246 hedefleyen daha merhametli sosyal politikalara ihtiyacımız var. 253 00:13:44,270 --> 00:13:45,469 Teşekkür ederim. 254 00:13:45,493 --> 00:13:47,997 (Alkış)