0:00:00.760,0:00:03.735 Kaçınız bugüne kadar [br]bir elektronik çizelge kullandı? 0:00:03.760,0:00:05.240 Microsoft Excel gibi. 0:00:06.240,0:00:07.496 Çok iyi. 0:00:07.520,0:00:12.096 Peki kaçınız Philadelphia'daki [br]küçük matbaasında babamın yaptığı gibi 0:00:12.120,0:00:15.200 çizelgelerin elle yapıldığı [br]bir işte çalıştı? 0:00:16.160,0:00:17.320 Çok daha az. 0:00:17.920,0:00:20.520 Bu iş yüzlerce yıl bu şekilde yapıldı. 0:00:21.320,0:00:24.936 1978'in başında, nihayetinde[br]VisiCalc'ın ortaya çıktığı 0:00:24.936,0:00:27.280 bir fikir üzerinde çalışmaya başladım. 0:00:27.480,0:00:31.056 Ve bu bir sonraki yıl Apple II[br]kişisel bilgisayarına olan 0:00:31.056,0:00:32.439 rağbeti artırdı. 0:00:33.150,0:00:36.600 Altı yıl sonra Wall Street Journal'ın [br]insanların VisiCalc'ın 0:00:36.600,0:00:39.476 ne demek olduğunu bildiğini[br]ve hatta onu kullandığını düşünen 0:00:39.476,0:00:43.330 bir başyazı yayınladığında bazı şeylerin[br]gerçekten de değiştiğini söyleyebilirdin. 0:00:43.760,0:00:47.150 Steve Jobs, 1990'da 0:00:47.160,0:00:50.400 "Elektronik çizelge sanayiyi [br]ileri taşıdı." 0:00:50.560,0:00:55.390 "VisiCalc, Apple'ın başarısını hiç bir şeyin [br]yapmadığı kadar artırdı." dedi. 0:00:55.440,0:00:57.050 Daha samimi bir ortamda Steve, 0:00:57.600,0:01:00.736 "Eğer VisiCalc başka bir bilgisayar için [br]yazılmış olsaydı, 0:01:00.760,0:01:03.090 şimdi başka birisiyle [br]görüşüyor olurdun." dedi. 0:01:03.280,0:01:09.406 VisiCalc kişisel bilgisayarların [br]iş yerlerine girmesinde etkili oldu. 0:01:09.760,0:01:11.260 Peki bu nasıl ortaya çıktı? 0:01:11.680,0:01:14.600 O neydi? Onu yapmak için neler yaşadım? 0:01:15.920,0:01:21.256 Ben programlamayı 1966'da[br]15 yaşındayken öğrendim-- 0:01:21.280,0:01:23.750 bu fotoğraf çekildikten [br]sadece bir kaç ay sonra. 0:01:24.200,0:01:27.390 O günlerde çok az lise öğrencisinin[br]bilgisayara erişim imkanı vardı. 0:01:27.560,0:01:31.056 Fakat biraz şans biraz da sabır sonucunda 0:01:31.080,0:01:33.320 şehirde bilgisayar bulabildim. 0:01:34.200,0:01:39.080 Woodstock'ta bir müddet süründükten sonra,[br]MIT'de üniversite eğitimine başladım. 0:01:39.520,0:01:42.810 Orada okurken para kazanmak için [br]Multics Projesi üzerinde çalıştım. 0:01:43.220,0:01:48.336 Multics, interaktif, aynı anda bir kaç işlem[br]yapabilen çığır açan bir işletim sistemiydi. 0:01:48.360,0:01:51.536 Linux ve Unix işletim sistemlerini [br]hiç duydunuz mu? 0:01:51.560,0:01:52.920 Onlar Multics'ten doğdu. 0:01:53.320,0:01:55.616 Bilgisayar dışı alanlardaki insanların 0:01:55.640,0:01:59.456 bir bilgisayar terminali karşısında[br]oturup hesaplarını yapmaları için 0:01:59.480,0:02:01.936 yorumlanmış bilgisayar dilleri [br]olarak bilinen 0:02:01.960,0:02:04.960 Multics'in sürümleri üzerinde çalıştım. 0:02:05.560,0:02:07.816 MIT'den mezun olduktan sonra, 0:02:07.840,0:02:10.680 Digital Equipment Şirketi'nde [br]çalışmaya başladım. 0:02:11.320,0:02:14.496 Bu şirkette bilgisayarlı dizginin 0:02:14.520,0:02:17.360 yeni bir alanı için yazılım yaptım. 0:02:17.800,0:02:21.440 Gazetelerin daktiloları bilgisayar [br]terminalleriyle 0:02:21.500,0:02:23.600 değiştirmelerine yardımcı oldum. 0:02:23.880,0:02:25.096 Bir programı yazacak 0:02:25.120,0:02:28.816 ve sonra sahaya çıkıp[br]Kansas City Star gibi yerler gidecek, 0:02:28.840,0:02:31.256 kullanıcıları eğitecek ve[br]geri dönüş alacaktım. 0:02:31.280,0:02:33.336 Bu, MIT'nin Laboratuarında gördüğümden 0:02:33.336,0:02:36.400 çok farklı, gerçek bir hayat tecrübesiydi. 0:02:37.740,0:02:42.036 Bundan sonra, DEC'in ilk kelime[br]işlemcisinin yazılımında 0:02:42.036,0:02:45.320 proje lideriydim ve bu da[br]yeni bir alandı benim için. 0:02:45.720,0:02:50.906 Dizgi makinasındaki gibi,[br]bilgisayarcı olmayanların kullanımı için 0:02:51.240,0:02:55.320 hem doğal hem etkili bir[br]kullanıcı arayüzü işlemek önemliydi. 0:02:56.360,0:03:00.336 DEC'ten sonra fast food sanayisi için[br]mikroişlemciye dayalı 0:03:00.360,0:03:07.090 elektronik yazar kasa üreten [br]küçük bir şirkette işe başladım. 0:03:07.140,0:03:10.940 Fakat MIT'de Multics projesinde [br]çalışırken tanıştığım arkadaşım 0:03:10.940,0:03:13.450 Bob Frankston ile bir [br]şirket kurmayı hep istemiştim. 0:03:13.450,0:03:17.336 Bu yüzden işletme hakkında olabildiğince [br]çok şey öğrenmek için okula dönmeye karar verdim. 0:03:17.336,0:03:19.976 1977'nin sonbaharında, 0:03:20.000,0:03:23.350 Harvard İşletme Fakültesinde [br]işletme yüksek lisans programına girdim. 0:03:23.840,0:03:26.336 Bilgisayar programcılığı temeli olan [br] 0:03:26.360,0:03:29.200 az sayıdaki öğrenciden biriydim. 0:03:29.740,0:03:33.256 Öğrenci yıllığında benim ön sırada [br]otururken çekilmiş bir fotoğrafım var. 0:03:33.280,0:03:34.296 (Gülüşmeler) 0:03:34.320,0:03:36.966 Harvard'da dersleri örnek olay[br]metoduyla işliyorduk. 0:03:36.966,0:03:38.896 Günlük üç örnek olay işleyecektik. 0:03:38.920,0:03:44.640 Örnek olaylar belirli iş durumlarını tarif[br]eden bir kaç düzine sayfadan oluşuyordu. 0:03:45.600,0:03:50.176 Çoğunlukla belgeler vardı ve bunlar[br]olayların kavranabilmesi için 0:03:50.200,0:03:53.360 genellikle kelime [br]ve sayılardan oluşuyordu. 0:03:53.840,0:03:55.776 Genellikle hepsi oldukça farklılar. 0:03:55.800,0:03:57.016 İşte benim ödevim. 0:03:57.040,0:04:00.216 Yine sayılar, kelimeler, [br]anlamlı bir şeklide dizilmiş. 0:04:00.240,0:04:04.320 Bir sürü hesaplama--hesap makinelerimizle [br]yatar kalkar olmuştuk. 0:04:04.720,0:04:06.600 İşte benim hesap makinem. 0:04:07.990,0:04:11.306 Cadılar Bayramı partisi için [br]hesap makinesi kılığına girmiştim. 0:04:11.306,0:04:12.440 (Gülüşmeler) 0:04:13.785,0:04:16.870 Her dersin başında profesör [br]birisini çağırıp 0:04:16.870,0:04:18.499 örnek olayı sunmasını isterdi. 0:04:19.079,0:04:21.856 Yapacakları şey, ne olduğunu açıklamak 0:04:21.880,0:04:25.616 ve sonra hocanın tahtaya yazacağı bilgiyi 0:04:25.640,0:04:28.349 sesli bir şekilde söylemek 0:04:28.349,0:04:30.096 ve sonra bir tartışma yapmaktı. 0:04:30.120,0:04:34.576 En çok can sıkan şey ise [br]ödevin tamamını yaptıktan sonra 0:04:34.600,0:04:37.550 ertesi gün bir hata yaptığınızı [br]ve doğal olarak [br] 0:04:37.550,0:04:40.176 diğer bütün sayıları [br]yanlış yaptığınızı öğreniyorsunuz. 0:04:40.200,0:04:41.976 Ve derse de katılamıyorsun bu yüzden. 0:04:42.000,0:04:44.450 Ve bize derse katılımdan[br]not veriliyordu. 0:04:45.320,0:04:50.240 Bu yüzden 87 kişinin olduğu bir sınıfta[br]çok defa hayallere dalıyordum. 0:04:51.280,0:04:55.136 O günlerde çoğu programcı [br]envanter sistemleri, maaş bordrosu, [br] 0:04:55.160,0:05:01.496 fatura ödeme sistemleri gibi[br]ana bilgisayarlar üzerine çalışıyordu. 0:05:01.520,0:05:04.010 Fakat ben interaktif kelime işlemciler 0:05:04.010,0:05:06.176 ve istenilen kişisel ölçümleme[br]üzerine çalışmıştım. 0:05:06.176,0:05:10.440 Kağıt çıktılar ve delikli kartları [br]düşünmek yerine 0:05:10.880,0:05:13.656 sihirli bir tahta hayal ettim. 0:05:13.680,0:05:17.056 Kelime işlemcinin sayılarla olan hali gibi 0:05:17.080,0:05:19.936 bir sayıyı silip oraya yeni bir sayı [br]yazdığımızda 0:05:19.960,0:05:22.360 bütün diğer sayılar [br]otomatik olarak değişecekti. 0:05:22.600,0:05:26.680 Hesap makinemin altında bir[br]fare donanımı 0:05:27.050,0:05:30.640 ve savaş uçaklarındaki gibi [br]bir baş üstü göstergesi hayal ettim, 0:05:30.640,0:05:34.856 İçine sayıları yazabilecek, yuvarlak içine [br]alabilecek ve toplam tuşuna basabilecektim. 0:05:34.880,0:05:38.616 Ve bir görüşmenin tam ortasında [br]cevabı bulabilecektim. 0:05:38.640,0:05:41.640 Şimdi kurguladıklarımı gerçeğe[br]dönüştürmeliydim. 0:05:42.640,0:05:45.080 Babam bana prototip yapmayı[br]öğretmişti. 0:05:45.300,0:05:47.436 Bana bastığı broşürlerdeki şeylerin 0:05:47.436,0:05:50.536 sayfadaki yerlerini [br]nasıl halledeceğini gösteren 0:05:50.560,0:05:52.906 maketleri gösterdi. 0:05:53.120,0:05:56.056 Bunu müşterilerinden[br]geri bildirim alabilmek 0:05:56.080,0:05:59.680 ve işi baskıya vermeden önce [br]onay almak için kullanırdı. 0:06:00.440,0:06:05.420 Yapmaya çalıştığınız şeyin basit, [br]işleyen versiyonu yapmak 0:06:05.420,0:06:08.290 sizi asıl problemleri [br]ortaya çıkarmaya zorluyor. 0:06:08.720,0:06:13.120 Ve bu problemlerin çözümünü [br]çok daha ucuza bulmanıza olanak tanıyor. 0:06:13.720,0:06:15.960 Bu yüzden bir prototip yapmaya [br]karar verdim. 0:06:16.760,0:06:21.336 Harvard'ın zaman paylaşımlı sistemine [br]bağlı bir görümlük uçbirime girdim 0:06:21.360,0:06:22.856 ve çalışmaya başladım. 0:06:22.880,0:06:26.136 Karşılaştığım ilk problemlerden [br]biri şuydu: 0:06:26.160,0:06:28.840 Değerler nasıl formüllerle gösterilecek? 0:06:29.280,0:06:30.830 Ne demek istediğimi göstereyim. 0:06:31.870,0:06:33.990 Bir yeri işaretleyeceksiniz, 0:06:33.990,0:06:37.296 bazı kelimeler yazacaksınız ve sonra [br]başka yerlere de yazacaksınız, 0:06:37.320,0:06:40.844 bazı sayılar ve başka diğer sayılar, [br]cevabı istediğiniz yeri işaretleyin. 0:06:41.240,0:06:44.456 Ve sonra ilkini işaretleyin, [br]eksiye basın,ikinciyi işaretleyin, 0:06:44.480,0:06:45.840 ve sonucu elde edin. 0:06:46.360,0:06:49.690 Problem şuydu.[br]Formüle neyi koymalıyım? 0:06:49.690,0:06:52.500 [br]Bilgisayarın ne konulacağını [br]bildiği bir şey olmalıydı bu. 0:06:52.500,0:06:54.136 Ve formüle baktığında, 0:06:54.160,0:06:57.500 ekranda onun neye karşılık geldiğini [br]bilmen gerekecek. 0:06:57.840,0:07:00.736 İlk düşündüğüm şey olaya bir programcı[br]gözüyle bakmaktı. 0:07:00.760,0:07:02.665 Bir yere ilk defa tıkladığınızda, 0:07:02.689,0:07:05.369 bilgisayar size bir ad [br]yazmanızı isteyecekti. 0:07:06.760,0:07:10.536 Bunun çok zahmetli olacağı [br]hemen anlaşılmıştı. 0:07:10.560,0:07:13.800 Bilgisayar otomatik olarak[br]adı tamamlamalı ve oraya girmeliydi. 0:07:14.600,0:07:18.960 Bu yüzden "Niçin onu oluşturduğumuz sırada[br]bunu yapmayalım ki?" diye düşündüm. 0:07:19.480,0:07:21.950 Ve bunu denedim. Değer 1, değer 2. 0:07:21.950,0:07:24.756 Çabucak gördüm ki elinizde [br]bir kaç değerden daha fazla varsa, 0:07:24.756,0:07:27.516 bu şeylerin ekranın neresinde olduğunu [br]hiç bir zaman hatırlamayacaktınız. 0:07:27.516,0:07:32.280 Sonra dedim ki, değerleri herhangi bir [br]yere koymana imkan vermek yerine, 0:07:32.280,0:07:34.730 olayı neden ızgarayla[br]sınırlandırmayayım ki? 0:07:34.730,0:07:36.936 Sonra bir hücreyi işaretlediğinde, 0:07:36.960,0:07:40.240 bilgisayar sırayı ve sütunu aynı [br]bir isim olarak koyabilirdi. 0:07:40.640,0:07:46.816 Ve bunu bir harita gibi yapsam, ve [br]en yukarıya ABC ve yanına sayıları koysam, 0:07:46.840,0:07:49.736 formülde B7 gördüğünde 0:07:49.760,0:07:51.960 ekranda tam olarak [br]nerede olduğunu görecektin. 0:07:52.640,0:07:56.880 Eğer formülü kendin yazmak zorunda[br]kalsan, ne yapılacağını bilirdin. 0:07:57.150,0:08:01.090 Kullanıcıyı ızgarayla sınırlandırmak[br]problemi çözmeme yardımcı oldu. 0:08:01.090,0:08:07.160 Bu ayrıca hücre aralıklarına sahip [br]olmak gibi yeni yetenekler geliştirdi. 0:08:07.190,0:08:08.936 Fakat bu çok sınırlayıcı değildi -- 0:08:08.960,0:08:13.280 hâlâ herhangi bir hücreye herhangi bir[br]değer ve formül koyabiliyordun. 0:08:14.120,0:08:17.960 Nerdeyse 40 yıl sonra bile [br]bu işi böyle yapıyoruz. 0:08:19.109,0:08:22.776 Arkadaşım Bob ve ben bu ürünü[br]birlikte üretmeye karar verdik. 0:08:22.800,0:08:27.216 Programın tam olarak nasıl çalışması[br]gerektiği ile alakalı biraz daha çalıştım. 0:08:27.240,0:08:30.496 Belge yerine geçecek bir[br]formül çizelgesi yazdım. 0:08:30.520,0:08:35.296 Bu bana ayrıca tarifini yaptığım [br]kullanıcı arayüzün avam tabakaya 0:08:35.320,0:08:38.969 az ve öz olarak anlatabileceğinden[br]emin olmama yardımcı oldu. 0:08:39.520,0:08:44.936 Bob, Arlington, Massachusetts'te [br]kiraladığı dairenin çatı katında çalıştı. 0:08:44.960,0:08:46.940 İşte bu çatı katının içi. 0:08:48.240,0:08:51.016 Bob, MIT Multics Sisteminde [br]bunun gibi bir terminalde 0:08:51.040,0:08:53.760 bilgisayar kodu yazmak için[br]biraz zaman kazandı. 0:08:54.400,0:08:57.896 Ve sonra ödünç alınan bir Apple II'ye [br]deneme sürümünü 0:08:57.920,0:09:01.316 bir akustik bağlayıcı kullanarak [br]bir telefon hattı üzerinden indirecek 0:09:01.316,0:09:02.610 ve biz test edecektik. 0:09:02.920,0:09:07.530 Bu testlerden biri için Pepsi [br]örnek olayını hazırladım. 0:09:08.340,0:09:11.810 Yazıcı henüz çalışmıyordu, bu yüzden [br]her şeyi elle yazmak zorunda kaldım. 0:09:12.090,0:09:14.926 Kaydetme tuşu çalışmıyordu, bu yüzden[br]ve sürekli bozuluyordu. 0:09:14.926,0:09:17.920 Formülleri tekrar tekrar girmem gerekti. 0:09:18.240,0:09:22.216 Bir sonraki gün sınıfta, elimi kaldırdım;[br]hoca beni çağırdı ve örnek olayı sundum. 0:09:22.240,0:09:25.816 Beş yıllık tahminleri hesaplamıştım.[br]Bütün farklı senaryoları hazırlamıştım. 0:09:25.840,0:09:29.520 Sunumdan mükemmel bir sonuç aldım.[br]VisiCalc faydalı olmuştu bile.[br] 0:09:30.160,0:09:32.760 Profesör, "Bunu nasıl yaptın?" dedi. 0:09:33.469,0:09:36.136 Tabi ben ona gizli programımızdan [br]bahsetmek istemedim. 0:09:36.160,0:09:37.680 (Gülüşmeler) 0:09:38.200,0:09:40.056 Dedim ki: "Bunu ve şunu aldım, 0:09:40.080,0:09:42.176 sonra bununla çarptım [br]ve bundan çıkardım." 0:09:42.200,0:09:44.296 "Peki neden bir oran kullanmadın?" dedi. 0:09:44.320,0:09:47.336 "Hah! Bir oran mı --[br]bunun kadar kesin olamazdı." dedim. 0:09:47.360,0:09:50.206 Ama "Bölme henüz çalışmıyor." demedim. 0:09:50.206,0:09:52.766 (Gülüşmeler) 0:09:53.080,0:09:56.790 Sonunda halka sunmak için VisiCalc'ı 0:09:56.790,0:09:58.800 yeterince hazır etmiştik. 0:09:59.020,0:10:01.416 Babam, pazarlama aracı olarak[br]kullanabilmemiz için 0:10:01.440,0:10:03.440 bir örnek tanıtım kartı basmıştı. 0:10:03.910,0:10:10.056 Haziran 1979'da yayıncımız[br]VisiCalc'ı New York'ta 0:10:10.080,0:10:14.340 büyük Ulusal Bilgisayar Konferansında [br]küçük bir stantta dünyaya duyurdu. 0:10:14.800,0:10:18.960 The New York Times konferans hakkında[br]komik bir makale yayınladı. 0:10:19.190,0:10:21.840 "Makinalar sanki [br]bir dini ayin gibi işliyor... 0:10:21.840,0:10:23.351 Hatta inananlar toplanırken, 0:10:23.365,0:10:26.601 Coliseum yazılı odadaki ressamlar[br]bu tapınağa bir şeyler ekliyorlar, 0:10:26.601,0:10:29.656 dikkatlice sarı üstüne siyah renkle[br]kocaman 'VISICALC' yazıyorlar. 0:10:29.680,0:10:31.496 Selam sana ey VISICALC!" 0:10:31.520,0:10:35.096 New York Times:[br]"Selam sana ey VISICALC!" 0:10:35.120,0:10:36.616 (Gülüşmeler) 0:10:36.640,0:10:40.896 Bu yaklaşık iki yıl kadar popüler[br]iş dünyası yayınlarında 0:10:40.920,0:10:44.816 elektronik çizelgeden son bahsedilişiydi. 0:10:44.840,0:10:46.976 Çoğu insan bunu hâlâ anlamadı. 0:10:47.000,0:10:48.200 Fakat bazıları anladı. 0:10:48.920,0:10:53.120 Ekim 1979'da VisiCalc'ı [br]pazarlamaya başladık. 0:10:53.880,0:10:56.696 Bunun gibi paketlere kondu. 0:10:56.720,0:10:59.200 Apple II'de çalışan bunun gibi [br]gözüküyordu. 0:10:59.470,0:11:02.170 Ve geri kalan kısmı, derler ya,[br]sadece bir hikaye. 0:11:02.220,0:11:04.456 Şimdi bu hikayeye daha çok [br]eklenecek şey var. 0:11:04.480,0:11:06.566 Fakat artık bir dahaki sefere. 0:11:06.566,0:11:08.800 Harvard'ın hatırladığı bir şey var. 0:11:09.400,0:11:10.890 Bu işte o sınıf. 0:11:11.090,0:11:14.680 Onlar orada olanları ölümsüzleştirmek için[br]bir tabela astılar. 0:11:15.640,0:11:18.040 (Alkışlar) 0:11:24.400,0:11:27.336 Fakat bu aynı zamanda bir hatırlatıcı [br]vazifesi görüyor: 0:11:27.360,0:11:32.856 Sen de kendi özyaşantını, [br]yeteneklerini ve ihtiyaçlarını al 0:11:32.880,0:11:38.136 ve önemli problemleri çözmek [br]ve keşfetmek için prototipler yap 0:11:38.160,0:11:40.590 ve bu yolla, dünyayı değiştir. 0:11:41.040,0:11:42.256 Teşekkür ederim. 0:11:42.280,0:11:43.800 (Alkışlar)