WEBVTT 00:00:00.000 --> 00:00:08.766 (Alkışlar) 00:00:12.796 --> 00:00:14.308 Peki, herkese 00:00:14.308 --> 00:00:15.636 tekrar merhaba. 00:00:15.636 --> 00:00:16.798 (Merhaba) 00:00:17.108 --> 00:00:19.004 Gerginliğim biraz yatıştı. 00:00:19.530 --> 00:00:22.256 Şimdi biraz zamanınızı alıp hikâyemi anlatmak istiyorum. 00:00:22.256 --> 00:00:24.495 Hikâyem "davet eden düş" ile ilgili. 00:00:24.495 --> 00:00:27.415 Bu, ben ortaokuldayken annemin bana öğrettiği bir söz. 00:00:27.415 --> 00:00:29.384 Düşlersen gerçekleşir anlamında. 00:00:29.384 --> 00:00:31.467 Düşlemeye devam etmek önemli. 00:00:32.189 --> 00:00:33.598 Bugünkü konuşmamla içinizden 00:00:33.598 --> 00:00:36.352 arkadaşlar edinirsem ne güzel olur diye düşünüyorum, 00:00:36.352 --> 00:00:38.587 umarım arkadaş olabiliriz. 00:00:39.177 --> 00:00:42.609 47 yıl önce doğdum. 00:00:42.609 --> 00:00:44.343 İsmim Tsutomu Uematsu. 00:00:44.343 --> 00:00:48.477 Hokkaido'nun ortasında bulunan Akabira isimli kasabada 00:00:48.477 --> 00:00:51.356 ömrümde ilk defa bir şirket yönetiyorum. 00:00:51.356 --> 00:00:54.110 Aslında biz orada 00:00:54.110 --> 00:00:57.149 geri dönüşümde kullanılan mıknatıs makinaları üretiyoruz 00:00:57.245 --> 00:01:00.230 ama bir yandan da roket yapıyoruz. 00:01:00.340 --> 00:01:03.079 Uzay mühendisliğini kullanarak 00:01:03.079 --> 00:01:05.744 bir roketi tamamen üretebilip fırlatabilir hâle geldik. 00:01:05.964 --> 00:01:09.603 İlaveten, insan yapımı uydu da tamamen uçurabilir hâle geldik. 00:01:09.603 --> 00:01:13.449 Ayrıca, dünyada sadece 3 tane, Japonya'da sadece benim şirketimde olan 00:01:13.449 --> 00:01:16.474 uzaydaki sıfır yerçekimi koşulunu yaratan deney cihazı da var. 00:01:17.114 --> 00:01:19.715 Bunların hiçbiri satılmadığı için almak mümkün değildi. 00:01:19.715 --> 00:01:22.118 Ama biz azmettik ve kendimiz ürettik. 00:01:22.118 --> 00:01:26.667 Ancak, uzay mühendisliği benim hayalim değil. 00:01:26.667 --> 00:01:30.434 Benim için uzay mühendisliği sadece araç. 00:01:31.299 --> 00:01:35.144 Bundan 47 yıl önce doğdum. 00:01:35.144 --> 00:01:39.101 Küçükken, büyükannem bana çok önemli bir şey öğretti. 00:01:39.356 --> 00:01:42.778 Eskiden büyükannem Hokkaido'nun kuzeyindeki Karafuto Adası'nda 00:01:42.778 --> 00:01:44.965 araba şirketi işletip çok çalışarak 00:01:44.965 --> 00:01:48.046 para biriktirmiş ve varlıklı bir hayat yaşamaktaymış. 00:01:48.046 --> 00:01:52.567 Ama 1945'te Karafuto, aniden Sovyet askerlerinin saldırısına uğramış, 00:01:52.567 --> 00:01:54.328 birçok insan öldürülmüş. 00:01:54.328 --> 00:01:56.448 Büyükannem, biriktirdiği paranın tamamının 00:01:56.448 --> 00:01:59.260 atık kâğıt hâline geldiğini görmüş. 00:01:59.260 --> 00:02:01.623 Bu yüzden, küçükken bana şöyle demişti: 00:02:01.900 --> 00:02:03.987 "Para işe yaramaz çünkü değeri değişiyor. 00:02:03.987 --> 00:02:05.899 Paran olduğunda 00:02:05.906 --> 00:02:08.392 para biriktirme, onun yerine kitap al. 00:02:08.392 --> 00:02:09.704 Öğrendiğin her şeyi hatırla 00:02:09.704 --> 00:02:12.187 bunu kimse senden alamaz, 00:02:12.187 --> 00:02:13.529 bu sana yenilikler getirir." 00:02:13.529 --> 00:02:16.559 Bu yüzden ben kitapçıları çok seven bir çocuk oldum. 00:02:17.464 --> 00:02:19.891 Ayrıca benim çok sevdiğim bir de büyükbabam vardı. 00:02:19.891 --> 00:02:22.136 Büyükbabam çok büyük ve nazik bir insandı. 00:02:22.136 --> 00:02:24.361 Büyükbabamla en özel anım, 00:02:24.361 --> 00:02:25.826 Apollo'nun Ay'a inişiydi. 00:02:25.826 --> 00:02:27.399 Birlikte televizyonda izlemiştik. 00:02:27.399 --> 00:02:28.709 Hatırladığım, büyükbabamın 00:02:28.709 --> 00:02:31.349 hiç görmediğim kadar mutlu suratıydı. 00:02:31.659 --> 00:02:33.372 "Aa bak, bak! 00:02:33.372 --> 00:02:34.814 İnsanlar Ay'a çıktı! 00:02:34.814 --> 00:02:37.185 Sen de çıkabilirsin!" diyerek mutlu oluyordu. 00:02:37.185 --> 00:02:39.716 Büyükbabamı hiç bu kadar mutlu görmemiştim. 00:02:39.877 --> 00:02:42.229 Bu gülümsemeyi bir kez daha görmek istiyordum. 00:02:42.229 --> 00:02:43.885 Bu yüzden, kitapçıya gittiğimde 00:02:43.885 --> 00:02:46.001 uçak veya roketle ilgili kitaplar seçiyordum. 00:02:46.001 --> 00:02:49.476 Sonra büyükbabam kocaman elleriyle başımı okşuyor, 00:02:49.476 --> 00:02:50.953 beni övüyordu. 00:02:50.953 --> 00:02:53.175 Bense, sanırım, büyükbabamın gülümsemesini 00:02:53.175 --> 00:02:56.431 kesinlikle görmek istediğimden uçak ve roketlere düştüm. 00:02:57.224 --> 00:03:00.342 Sonrasında çok çeşitli mükemmel kitaplarla karşılaştım. 00:03:00.347 --> 00:03:03.849 Ortaokul öğrencisiyken, uçak ya da roketlerle ilgili 00:03:04.051 --> 00:03:07.221 bir iş yapmayı hayal etmeye başladım. 00:03:07.221 --> 00:03:10.375 Kendimce çok sıkı çalışıyordum. 00:03:10.375 --> 00:03:12.928 Ama ortaokul öğretmenim bana 00:03:13.968 --> 00:03:17.700 "Öyle hayali şeyler hakkında konuşmayı bırak, testlerine çalış," dedi. 00:03:18.000 --> 00:03:20.675 Elbette, uçak ve roketler üzerinde çalışmaya devam ettim 00:03:20.675 --> 00:03:22.552 ama okul çalışmalarını ihmal ediyor, 00:03:22.552 --> 00:03:24.458 hiçbir şey yapmıyordum. 00:03:24.458 --> 00:03:26.676 Sonra öğretmenim bu kez bana dedi ki: 00:03:27.206 --> 00:03:30.775 "Öncelikle, uzay mühendisliği gibi şeyler, çok zeki olmadıkça imkânsızdır. 00:03:30.775 --> 00:03:32.419 Çok para gerektirir. 00:03:32.419 --> 00:03:34.169 Bu yüzden bambaşka bir dünyadır. 00:03:34.169 --> 00:03:37.164 Sen böyle bir şeyi yapamazsın." 00:03:37.164 --> 00:03:39.834 Buna gerçekten çok üzüldüm. 00:03:39.834 --> 00:03:41.548 Daha sonra kendime 00:03:41.828 --> 00:03:43.943 "Hayal nedir?" diye sormaya başladım. 00:03:45.549 --> 00:03:48.072 Gerçekleşebilecek şeyler hariç hayal kurulamaz mıydı? 00:03:48.072 --> 00:03:50.759 Peki o zaman, bir hayalin gerçekleşebilir olup olmadığına 00:03:50.759 --> 00:03:53.146 kim karar veriyordu? 00:03:53.146 --> 00:03:54.980 Denemeden anlaşılamamasına rağmen 00:03:54.980 --> 00:03:58.293 hiç denememiş insanların buna karar vermesi garip değil miydi? 00:03:58.610 --> 00:04:02.120 Şu an yapamayacağımız bir şeyin peşinden koşmak, 00:04:02.120 --> 00:04:04.049 hayal etmenin ta kendisi değil miydi? 00:04:04.905 --> 00:04:06.358 Ama öyle görünmüyordu. 00:04:06.358 --> 00:04:09.388 Çünkü iyi çalışmazsam iyi bir okula gidemeyeceğim, 00:04:09.878 --> 00:04:12.649 iyi bir şirkete giremeyeceğim yönünde 00:04:12.649 --> 00:04:14.880 birçok yetişkin gözümü korkutmuştu. 00:04:14.880 --> 00:04:16.816 Notlarım çok da iyi sayılmazdı. 00:04:16.816 --> 00:04:19.262 Bu yüzden endişelendim 00:04:19.262 --> 00:04:21.195 ve "İyi şirket nedir?" diye sordum. 00:04:21.195 --> 00:04:23.541 Yetişkinler, "Zorlanmadan para kazanarak 00:04:23.541 --> 00:04:27.254 çalışabileceğimiz istikrarlı bir şirket, iyi bir şirkettir" dediler. 00:04:27.894 --> 00:04:30.268 Ben buna ikna olmamıştım. 00:04:30.268 --> 00:04:35.119 Çünkü hünerlerimiz, üzerinde çalıştıkça parlamalıydı. 00:04:35.119 --> 00:04:37.959 Ancak, rahata ermek için güçlükle elde edilen bu yeni hüneri 00:04:37.959 --> 00:04:41.239 mümkün ölçüde kullanmaktansa, çalışmamı söylediler. 00:04:41.239 --> 00:04:44.151 Öyleyse çalışmam gerekmiyor, değil mi? diye düşündüm. 00:04:46.272 --> 00:04:48.244 Paran varsa iyi şeyler gerçekleşebilir. 00:04:48.530 --> 00:04:49.481 Mesela, 00:04:49.821 --> 00:04:51.400 (Kahkahalar) 00:04:51.400 --> 00:04:52.455 bu mükemmel araba! 00:04:52.712 --> 00:04:54.933 (Alkışlar) 00:04:54.951 --> 00:04:56.451 Benim değil. 00:04:56.664 --> 00:04:58.200 Bu benim değil. 00:04:58.300 --> 00:05:01.198 (Kahkahalar) 00:05:01.198 --> 00:05:05.380 Bu arabayı zengin olduğunuz için mi alabiliyorsunuz? 00:05:05.734 --> 00:05:07.758 Kesinlikle hayır, değil mi? 00:05:07.758 --> 00:05:11.154 Bu arabayı elde edebilmeniz, parayla alabilmeniz, 00:05:11.154 --> 00:05:14.563 tamamen birilerinin çok çalışıp onu üretmesinden kaynaklanıyor. 00:05:14.563 --> 00:05:16.530 Gerçek şu ki daha iyi şeyler üretmek adına 00:05:16.530 --> 00:05:18.587 elinden geldiğince araştırma yapıp çabalayan 00:05:18.587 --> 00:05:22.268 ve bunları satılır hâle getiren insanlar olduğu için, onu alabiliyorsunuz. 00:05:22.268 --> 00:05:24.979 Aslında, para önemli bir şey değil. 00:05:24.979 --> 00:05:27.439 Çünkü para gerektiren hayaller 00:05:27.439 --> 00:05:29.899 ya da para olmazsa imkânsız olan hayaller, 00:05:29.899 --> 00:05:33.758 aslında sadece birilerinin sunduğu hizmetten ibaret. 00:05:34.229 --> 00:05:36.344 Sizin beklediğiniz, bundan ibaret. 00:05:36.344 --> 00:05:40.562 Ayrıca, kendimiz yapamadıkça, başkasının yapmasına ihtiyaç duyarız. 00:05:40.562 --> 00:05:44.484 Bu yüzden de yaşamak için daha fazla paraya ihtiyaç duyarız. 00:05:45.214 --> 00:05:47.712 Ancak, kendimiz yapabiliyorsak 00:05:47.712 --> 00:05:49.578 yapabildiğimiz bir şey olduğu müddetçe 00:05:49.578 --> 00:05:50.896 bunu yapabileceğimiz için 00:05:50.896 --> 00:05:52.912 bu, işimiz hâline gelebilir. 00:05:53.440 --> 00:05:56.501 Belki de yaşamamız için önemli olan şey 00:05:57.051 --> 00:06:00.311 daha önce yapamadığımız bir şeyi yapabilir hâle gelmektir. 00:06:00.314 --> 00:06:03.293 Belki de bu, insanlar için muhteşem olabilir. 00:06:03.293 --> 00:06:05.801 Eğer öyleyse, şu an 00:06:05.801 --> 00:06:08.271 yapamadığımız bir şeyin peşinden gitmek 00:06:08.271 --> 00:06:11.193 hayal değil midir? 00:06:12.223 --> 00:06:15.422 En sevdiğim şeylerin peşinden gitmeye karar vermiştim. 00:06:15.782 --> 00:06:18.794 Ancak, bu, çevremdekiler tarafından anlaşılamıyordu. 00:06:18.794 --> 00:06:20.467 Arkadaşlarım da, öğretmenlerim de, 00:06:20.467 --> 00:06:21.532 ebeveynlerim de 00:06:21.532 --> 00:06:23.514 "Bunu yapman doğru mu?", "Anlamı var mı?", 00:06:23.894 --> 00:06:25.247 "Gösteriş mi yapıyorsun?" 00:06:25.247 --> 00:06:26.791 diye soruyorlardı. 00:06:26.791 --> 00:06:29.459 Böylece, gitgide yapayalnız kaldım. 00:06:29.459 --> 00:06:32.804 Kendi sevdiğim konuları, insanlarla konuşamaz olmuştum. 00:06:32.804 --> 00:06:36.250 Ama, bana yardım eden insanlar da oldu. 00:06:36.250 --> 00:06:39.250 O insanlar, kitaplardaki insanlardı. 00:06:39.250 --> 00:06:41.991 Bana yardım edenler Wright Kardeşler 00:06:41.991 --> 00:06:43.528 ve Edison'du. 00:06:43.528 --> 00:06:46.525 Onlara da kimse inanmamış, 00:06:46.525 --> 00:06:48.314 onlar da kimseden destek alamamıştı. 00:06:48.314 --> 00:06:50.807 Ama, onlar da olanca gayretleriyle azmetmişlerdi. 00:06:50.807 --> 00:06:53.626 O insanlar bana yardım ettiler; 00:06:53.626 --> 00:06:55.592 ben de bu yüzden azmettim. 00:06:55.592 --> 00:06:58.458 Sayelerinde, sevdiğim şeyleri, daha da sever hâle geldim; 00:06:58.458 --> 00:07:00.210 hünerlerimi daha da geliştirdim. 00:07:00.210 --> 00:07:01.848 Kâğıt kesme konusunda uzmandım 00:07:01.848 --> 00:07:04.050 ama zamanla kendimi daha da geliştirdim 00:07:04.050 --> 00:07:05.825 ve bir şey üretebilir hâle geldim. 00:07:05.825 --> 00:07:08.573 Kendi şirketimi kurup 00:07:08.573 --> 00:07:11.971 geri dönüşümlü mıknatıs üretmeye başladım. 00:07:11.971 --> 00:07:14.724 Sonra kendimi şirket yönetirken buldum. 00:07:15.411 --> 00:07:18.370 Ömrümde ilk defa şirket yönetmekteyken 00:07:18.230 --> 00:07:21.180 şaşılacak ölçüde başarılı bir yönetici oldum. 00:07:21.180 --> 00:07:23.233 (Kahkaha) 00:07:23.233 --> 00:07:26.808 (Alkış) 00:07:27.496 --> 00:07:28.996 Yıllık ticaret hacmimiz 00:07:28.996 --> 00:07:31.302 neredeyse on katına çıktı. 00:07:31.302 --> 00:07:33.468 Kendimi birşey sanmaya başladım ve çuvalladım. 00:07:33.468 --> 00:07:34.203 (Kahkaha) 00:07:35.063 --> 00:07:37.365 İki yüz milyon borç yaptım. 00:07:37.365 --> 00:07:39.106 Benim yüzümden oldu, 00:07:39.106 --> 00:07:42.502 bir şekilde halletmeliyim diye düşünüp tamamını üstlendim. 00:07:42.502 --> 00:07:43.423 Kendimi suçladım. 00:07:43.423 --> 00:07:45.733 Sonra, Japonya'da kapıdan pazarlama işine girdim. 00:07:45.733 --> 00:07:47.365 Sırf korkunç şeylerle karşılaştım. 00:07:47.365 --> 00:07:48.662 Bu yüzden, her seferinde 00:07:48.662 --> 00:07:50.302 uçağa binerken uçağın düşmesi için 00:07:50.302 --> 00:07:51.741 tüm gücümle dua ediyordum. 00:07:51.741 --> 00:07:53.425 Ama uçak düşmüyordu. 00:07:53.425 --> 00:07:55.470 Sonunda büyüdüm, 00:07:55.470 --> 00:07:57.708 pis ve acımasız şeyler de yapabilir hâle geldim. 00:07:57.708 --> 00:08:00.670 Rakiplerimi yenip tuzağa düşürebiliyordum. 00:08:01.315 --> 00:08:05.296 Ama, onların aileleri nasıl diye hiç düşünmüyordum. 00:08:05.296 --> 00:08:07.180 Nihayet satış hacmi arttığında 00:08:07.180 --> 00:08:09.270 bir banka çalışanı beni övdü. 00:08:09.270 --> 00:08:11.541 Ama artık içim tamamen şüpheyle dolduğundan 00:08:12.255 --> 00:08:13.970 kimseye güvenmiyordum. 00:08:13.970 --> 00:08:15.126 Yapayalnızdım. 00:08:15.126 --> 00:08:18.764 Her şeyi sadece rasyonel yönden görüyordum. 00:08:18.764 --> 00:08:20.052 En sonunda 00:08:20.052 --> 00:08:22.559 benim için önemli olan her şeyi atmayı dahi düşündüm. 00:08:22.559 --> 00:08:24.653 O sıralarda şirketim 00:08:24.653 --> 00:08:26.040 zor bir dönemden geçtiği için 00:08:26.040 --> 00:08:29.181 Japonya'yı kapı kapı gezdiğimden çeşitli insanlardan tavsiye aldım. 00:08:29.181 --> 00:08:31.772 "Genç Liderler ve Girişimciler Derneği'ne (JCI) girmek 00:08:31.772 --> 00:08:33.766 satış hacmini artıracaktır." dediler. 00:08:33.766 --> 00:08:36.219 Böylelikle fena niyetlerle JCI'ye girdim. 00:08:36.236 --> 00:08:37.520 (Kahkaha) 00:08:37.526 --> 00:08:39.596 Ancak satış hacmine bir etkisi olmadı. 00:08:39.596 --> 00:08:40.957 (Kahkaha) 00:08:40.957 --> 00:08:42.157 Ancak, ben orada 00:08:42.157 --> 00:08:45.962 eşsiz insanlarla tanışma şansı yakaladım. 00:08:46.618 --> 00:08:48.887 Orada arkadaşlar edindim. 00:08:48.887 --> 00:08:51.124 O arkadaşlardan biri, 00:08:51.124 --> 00:08:55.610 beni yetimhaneye gönüllü olarak yardım etmeye davet etti. 00:08:55.610 --> 00:08:58.741 Elimden geldiğince hazırlanıp gittiğim yetimhanede 00:08:58.741 --> 00:09:01.593 ailelerinden korkunç muameleye maruz kalmış çocuklar gördüm. 00:09:01.593 --> 00:09:04.560 Başlarda kimse bize yaklaşmıyordu. 00:09:04.550 --> 00:09:06.406 Ama çocuklarla onca ilgilendikten sonra 00:09:06.406 --> 00:09:08.301 oradan ayrılırken "Gitmeyin." dediler. NOTE Paragraph 00:09:08.301 --> 00:09:10.290 Fiziksel temas istediler. 00:09:10.290 --> 00:09:12.524 Arkadaşımla "Ya, ne kadar iyi bir şey yaptık", 00:09:12.524 --> 00:09:15.306 "Kapanış içkilerimizi nerede içelim" falan diye konuşurken 00:09:15.306 --> 00:09:17.649 bir erkek çocuğu gelip hayalini anlattı. 00:09:17.649 --> 00:09:19.165 O çocuğun hayali, 00:09:19.165 --> 00:09:21.295 tekrar ebeveynleriyle yaşamaktı. 00:09:21.295 --> 00:09:22.724 Duyduğuma inanamadım. 00:09:22.724 --> 00:09:26.628 Kendisine bu korkunç muameleyi gösteren ailesini hâlâ neden seviyor diye düşündüm. 00:09:26.628 --> 00:09:29.718 Sonrasında ise iyi bir şey yapamayacağımı, 00:09:29.718 --> 00:09:31.888 ne kadar para bağışlarsam bağışlayım, 00:09:31.888 --> 00:09:33.809 hatta o çocuğu evlat dahi edinmiş olsam 00:09:33.809 --> 00:09:35.392 bunun çözüm olamayacağını gördüm. 00:09:35.392 --> 00:09:38.101 Çünkü o çocuk, hâlâ ebeveynlerini seviyordu. 00:09:38.101 --> 00:09:41.282 Bu neden böyle oluyor, diye düşündüm. 00:09:41.282 --> 00:09:43.360 Peki, ben neden diğer insanları 00:09:43.360 --> 00:09:46.435 hırpalama pahasına para kazanmaya çalışıyordum. 00:09:46.435 --> 00:09:48.392 Kafam iyice karışmıştı. 00:09:48.392 --> 00:09:49.852 Kafamda düşünceler uçuşuyordu. 00:09:49.862 --> 00:09:53.340 Kilit vurduğum anılarım tekrar canlandı. 00:09:54.290 --> 00:09:56.158 İlkokula başlar başlamaz, 00:09:56.158 --> 00:09:59.276 sınıf öğretmenim benden nefret etmişti. 00:09:59.276 --> 00:10:03.255 Benim inandığım ya da büyükannemin öğrettiği şeylerin 00:10:03.255 --> 00:10:05.897 tamamını reddediyordu. 00:10:05.897 --> 00:10:06.964 Hayalim için 00:10:06.964 --> 00:10:08.188 bana defalarca 00:10:08.188 --> 00:10:10.416 "Senin bunu yapman asla mümkün değil." demişti. 00:10:10.421 --> 00:10:12.275 Büyükbabamın okşadığı başıma, 00:10:12.275 --> 00:10:14.679 öğretmenim defalarca vurmuştu. 00:10:14.679 --> 00:10:16.268 Bu çok acı vericiydi. 00:10:16.268 --> 00:10:19.466 Bana yardım edecek bir yetişkin yoktu. 00:10:20.048 --> 00:10:24.214 O öğretmenin sözlerini unutamadım. 00:10:24.214 --> 00:10:28.178 O öğretmen "asla, imkânsız" sözlerini sıklıkla kullanıyordu. 00:10:28.178 --> 00:10:31.529 Bu, "asla, imkânsız" sözlerinin dehşet verici oldukları kanısındayım. 00:10:31.529 --> 00:10:37.209 Bunlar, insanın öz güven ve potansiyelini çalan en aşağılık sözler. 00:10:37.209 --> 00:10:39.749 Ama bir o kadar da kolay sözler. 00:10:39.749 --> 00:10:42.554 Sadece bunları söyleyerek hiçbir şey yapmadan yaşanabileceği 00:10:42.554 --> 00:10:45.918 ve çok rahatlatıcı oldukları için bu sözler dehşet verici. 00:10:46.537 --> 00:10:50.250 Bu sözler yüzünden geleceğinden vazgeçen insanlar 00:10:50.250 --> 00:10:52.024 öz güvenlerini kaybederler. 00:10:52.024 --> 00:10:54.167 Ama ne olursa olsun bir insanın yaşaması için 00:10:54.167 --> 00:10:56.145 kendine güvenmeye ihtiyacı var. 00:10:56.145 --> 00:10:58.697 Bu yüzden öz güvenlerini kaybedenlerin içinde 00:10:59.343 --> 00:11:01.244 parayla öz güven satın almaya, 00:11:01.244 --> 00:11:02.693 kendilerini böyle süslemeye, 00:11:02.693 --> 00:11:05.263 kendilerini böyle övmeye, 00:11:05.279 --> 00:11:07.512 bunun için diğer insanları aşağılamaya, 00:11:07.512 --> 00:11:10.320 yine, başkalarının başarısı onlar için sakıncalı olduğundan, 00:11:10.320 --> 00:11:13.154 başkalarının çabalarını engellemeye çalışan insanlar da var. 00:11:13.154 --> 00:11:14.855 Hepinizin çevresinde 00:11:14.855 --> 00:11:16.329 bu tarz insanlar vardır. 00:11:16.423 --> 00:11:18.320 Ama bunlar, 00:11:18.320 --> 00:11:21.149 öz güvenlerini kaybetmiş, zavallı insanlar. 00:11:21.149 --> 00:11:24.162 Belki de onlar, kendi öz güvenlerini koruyabilmek için 00:11:24.162 --> 00:11:27.504 başkalarınınkini çalmak zorundalar. 00:11:27.779 --> 00:11:32.113 Bir gün, Afrikalılar şirketimi ziyaret etti. 00:11:32.118 --> 00:11:35.507 Hikâyemi dinledikten sonra kendi hikâyelerini anlattılar. 00:11:35.574 --> 00:11:37.166 Günümüzde Afrika'da, 00:11:37.166 --> 00:11:39.770 "Kendim için çalışsam da 00:11:39.770 --> 00:11:41.403 çabalasam da nafile" diyen, 00:11:41.403 --> 00:11:44.734 kendi geleceğinden, potansiyelinden vazgeçen insanlar, 00:11:44.734 --> 00:11:48.625 insan öldürmeye, hırsızlık yapmaya başlamışlar. 00:11:48.625 --> 00:11:50.252 Çünkü başaramadıkları, 00:11:50.252 --> 00:11:51.869 yeni bir şey üretemedikleri için, 00:11:51.869 --> 00:11:53.402 çalmaktan başka seçenekleri yok. 00:11:53.402 --> 00:11:55.002 Şiddet ile hırsızlık yapılabilir. 00:11:55.018 --> 00:11:56.641 Yalan söyleyerek 00:11:56.641 --> 00:11:59.753 zayıfmış gibi görünerek ya da aldatarak da hırsızlık yapılabilir. 00:11:59.753 --> 00:12:01.182 Ama hepimiz hırsızlık yaparsak 00:12:01.182 --> 00:12:03.172 toplum ayakta kalamaz. 00:12:04.464 --> 00:12:08.797 "Asla, imkânsız" sözlerinin ne kadar dehşet verici olduğunu fark ettim. 00:12:08.797 --> 00:12:13.505 "Asla, imkânsız" tipi insanlar da en başından itibaren bunları bilmiyordu. 00:12:13.505 --> 00:12:16.802 Peki o zaman bu sözleri ne zaman öğrendik diye düşünmeye başladım. 00:12:16.943 --> 00:12:19.716 Acaba uzay ile mi öğrendik? 00:12:20.040 --> 00:12:21.660 Uzay güzel olduğundan, 00:12:21.660 --> 00:12:24.720 herkes küçükken en azından bir kez ona hayranlık duymuştur. 00:12:24.720 --> 00:12:28.695 Ama acaba uzay mühendisliği yapabileceğini düşünüyor musunuz? 00:12:28.695 --> 00:12:31.229 Uzay için, çok zeki olmadığınız sürece 00:12:31.229 --> 00:12:33.742 son derece fazla para gerektiğine inanmıyor musunuz? 00:12:33.742 --> 00:12:36.004 Devlet teşebbüsü gerektiğini düşünmüyor musunuz? 00:12:36.004 --> 00:12:37.890 Bunu bize kim öğretti? 00:12:37.890 --> 00:12:40.136 Bize bunu öğreten, 00:12:40.729 --> 00:12:42.888 bunu yapmayı hiç denememiş olan kimselerdir. 00:12:42.888 --> 00:12:44.123 Bunu denememiş kimseler, 00:12:44.123 --> 00:12:46.137 yapmamak için uygun bahaneler öğretirler. 00:12:46.137 --> 00:12:49.723 Bu yüzden, ne yapmamız gerektiği 00:12:49.723 --> 00:12:52.447 ya da ne yapabileceğimiz konusunda kafamız karışır. 00:12:52.447 --> 00:12:56.705 Bu sebeple, "asla, imkânsız" sözlerini ortadan kaldırmaya karar verdim. 00:12:56.705 --> 00:13:00.455 Bunlar ortadan kalktığında, zorbalık, şiddet ve savaşlar ortadan kalkacaktır. 00:13:00.455 --> 00:13:03.212 Çocuk istismarı dahi ortadan kalkabilir diye düşünüyorum. 00:13:03.212 --> 00:13:05.781 Bu sebeple, ben, herkesin "asla, imkânsız" diye baktığı 00:13:05.781 --> 00:13:08.179 uzay mühendisliğini denemeye karar verdim. 00:13:08.501 --> 00:13:10.573 Roket tehlikeli olduğu için 00:13:10.573 --> 00:13:12.389 üretilmemesi gerektiğini biliyordum. 00:13:12.389 --> 00:13:13.704 Bu sebeple vazgeçmiştim. 00:13:13.704 --> 00:13:15.399 Ama Tanrı beni kurtardı. 00:13:15.399 --> 00:13:18.870 Tanrı beni Hokkaido Üniversitesi'nden Profesör Nagata ile tanıştırdı. 00:13:18.870 --> 00:13:22.355 Mucizevi şekilde, Profesör Nagata, güvenli roketler üzerine çalışmaktaydı. 00:13:22.355 --> 00:13:25.338 Yine mucizevi şekilde, parası olmadığından vazgeçmek üzereydi. 00:13:25.338 --> 00:13:27.862 Benim de param yoktu ama bir şeyler üretebiliyordum. 00:13:27.862 --> 00:13:29.648 İkimizin yolları birbiriyle kesişti. 00:13:29.648 --> 00:13:33.741 O zamandan beri, insanların yollarının kesişmesinin, anlamı olduğu kanısındayım. 00:13:33.741 --> 00:13:35.483 Tanrı, karşılaşman gereken kişiyle 00:13:35.483 --> 00:13:36.590 seni karşılaştırıyor. 00:13:36.590 --> 00:13:38.062 Bugün burada 00:13:38.062 --> 00:13:39.725 hepinizle karşılaşmamın bile 00:13:39.725 --> 00:13:41.888 Tanrı öyle istediği için olduğu kanısındayım. 00:13:41.888 --> 00:13:43.482 Profesör Nagata ile ben, 00:13:43.482 --> 00:13:46.488 ikimiz de yetersiz olduğumuz için birbirimize yardım edebildik. 00:13:46.488 --> 00:13:50.447 Aslında, ikimiz de eksik olduğumuz için birbirimize yardım edebildik. 00:13:50.447 --> 00:13:52.822 Yeterli olsaydık, başka birine ihtiyaç duymazdık. 00:13:52.822 --> 00:13:54.810 Yetersiz olduğumuzdan yardım edebildik. 00:13:54.810 --> 00:13:57.833 Bu yüzden yetersiz olan biriyle dalga geçmemeliyiz. 00:13:57.833 --> 00:13:59.919 Kendimizden utanmamıza da gerek yok. 00:14:00.174 --> 00:14:01.746 Önemli olan şu ki 00:14:01.746 --> 00:14:04.100 ne yapsam tam yapamıyorum diye 00:14:04.100 --> 00:14:06.877 kendimizi suçlamak tamamen yersiz. 00:14:06.877 --> 00:14:09.400 Açıkçası, bir şeyi yarım yapmak, 00:14:09.233 --> 00:14:12.308 hiçbir şey yapmamaktan yahut yapamamaktan kesinlikle daha iyi. 00:14:12.308 --> 00:14:14.225 Biraz yapabilseniz bile hiç yoktan iyi. 00:14:14.225 --> 00:14:15.902 Yani, kendinizi suçlamadan 00:14:15.902 --> 00:14:18.170 veya yetersizliklerinize dair olumsuz düşünmeden 00:14:18.170 --> 00:14:20.745 tüm gayretinizle yapabildiğiniz kadarını yapmalısınız. 00:14:21.568 --> 00:14:23.453 Birbirine yardım eden bizler, 00:14:23.458 --> 00:14:25.648 bugün uzay mühendisliği yapabilir hâle geldik. 00:14:25.648 --> 00:14:29.701 Deney ve araştırmalar için şirketimi çok sayıda araştırmacı ziyaret etti. 00:14:29.701 --> 00:14:32.821 Yine bugün, her yıl yaklaşık 10.000 çocuk, 00:14:32.821 --> 00:14:36.520 okul ya da eğitim gezisi için şirketimi ziyaret eder hâle geldi. 00:14:36.520 --> 00:14:39.270 Dürüst olmak gerekirse, şirketimde sadece 17 kişi var. 00:14:39.273 --> 00:14:40.574 (Kahkaha) 00:14:40.574 --> 00:14:42.484 Birazcık zor oluyor. 00:14:42.484 --> 00:14:45.280 Ama mümkün olduğunca çok çocuğun potansiyelinin çalınmaması 00:14:45.280 --> 00:14:48.275 ne güzel, diye düşünüyorum. 00:14:49.338 --> 00:14:51.457 "Asla, imkânsız" tavrının ortadan kalkmasıyla 00:14:51.457 --> 00:14:54.156 iyi bir toplumun inşa edilebileceği inancındayım. 00:14:54.156 --> 00:14:56.350 Tek başıma yapabileceklerim sınırlı olduğundan, 00:14:56.350 --> 00:14:58.412 ne olursa olsun, bir arkadaşa ihtiyacım var. 00:14:58.412 --> 00:15:01.291 Bu hayal, yaşamım zarfında gerçekleşemeyebilir. 00:15:01.291 --> 00:15:03.585 Bu yüzden, hepinizin desteğine ihtiyaç duyuyorum. 00:15:03.720 --> 00:15:05.194 Bugünden itibaren, hepiniz, 00:15:05.194 --> 00:15:07.632 "asla, imkânsız" sözleriyle karşılaştığınızda 00:15:08.367 --> 00:15:10.662 lütfen "o hâlde bunu denesen nasıl olur?" deyin. 00:15:10.662 --> 00:15:13.070 Sadece bu bile "asla, imkânsız"ı ortadan kaldıracak 00:15:13.070 --> 00:15:15.364 zorbalık ve istismar dünyadan silinecektir. 00:15:15.364 --> 00:15:18.940 Bu yüzden hepinizden destek rica ediyorum. 00:15:19.969 --> 00:15:21.528 Örgün öğretim diye bir şey var. 00:15:21.528 --> 00:15:23.758 Örgün öğretimde hepimiz tüm çabamızla öğrendik. 00:15:23.758 --> 00:15:27.190 Peki örgün öğretim, değerlendirilmeye dair bir şey miydi? 00:15:27.190 --> 00:15:28.875 Bu, tamamen yanlış. 00:15:28.875 --> 00:15:32.230 Örgün öğretim, toplumun sorunlarını çözmek için 00:15:32.230 --> 00:15:34.035 insanlar tarafından geliştirilmiştir. 00:15:34.035 --> 00:15:36.201 Onların çaresizce oluşturduğu bir şeydir. 00:15:36.201 --> 00:15:38.183 Peki, eğitim nedir? 00:15:38.183 --> 00:15:39.252 Eğitim, nasıl 00:15:39.252 --> 00:15:41.965 başarılı bir şekilde hata ya da sorumluluktan kaçınılarak 00:15:41.965 --> 00:15:44.257 yaşanacağını öğreten bir kılavuz mudur? 00:15:44.257 --> 00:15:45.823 Bu, tamamen yanlış. 00:15:45.823 --> 00:15:48.583 Eğitim, öldürmeyecek hataların 00:15:48.583 --> 00:15:50.736 güvenli bir şekilde deneyimletilmesidir. 00:15:50.736 --> 00:15:53.115 Ama, bir şekilde tamamen tuhaf şekilde gelişmiştir. 00:15:53.115 --> 00:15:54.791 Bunun nedeni ise 00:15:54.791 --> 00:15:57.904 hatayı olumsuz değerlendiren çok sayıda yetişkinin bulunmasıdır. 00:15:57.904 --> 00:16:02.173 O insanlar, hepimizin potansiyel ve öz güvenini çaldılar. 00:16:03.163 --> 00:16:04.871 Ama, sorun değil. 00:16:04.871 --> 00:16:06.699 Bundan sonra Japonya'yı 00:16:06.699 --> 00:16:08.318 ve dünyayı iyileştirmek için 00:16:08.318 --> 00:16:10.218 daha önce yapmadığı şeyi yapmak isteyen, 00:16:10.218 --> 00:16:12.680 vazgeçmeyen, farklı yollar deneyen insanlar artmalı. 00:16:12.680 --> 00:16:14.850 "Asla, imkânsız"a yenilmeyen insanlar artmalı. 00:16:14.850 --> 00:16:16.760 Peki nerede bu insanlar? 00:16:16.760 --> 00:16:19.013 Bu insanlar, sizlersiniz. 00:16:19.093 --> 00:16:20.628 Her biriniz öylesiniz. 00:16:20.628 --> 00:16:25.354 Çünkü hepimiz çocuk olduk. 00:16:25.354 --> 00:16:26.802 Lütfen bir düşünün. 00:16:26.802 --> 00:16:28.290 Küçükken bir düğme gördüğünüzde 00:16:28.290 --> 00:16:29.793 ona basmak istiyordunuz; 00:16:29.793 --> 00:16:31.947 bir kol gördüğünüzde onu çevirmek istiyordunuz 00:16:31.947 --> 00:16:35.147 ve sonra da "gereksiz şeyler yapma!" diye azar işitiyordunuz. 00:16:35.147 --> 00:16:38.669 Aslında, dünyaya geldiğinde 00:16:38.669 --> 00:16:40.644 vazgeçmeyi bilen kimse yok. 00:16:40.644 --> 00:16:43.283 Hepimiz vazgeçmeyi bilmeden 00:16:43.283 --> 00:16:45.236 parlayarak doğduk. 00:16:45.236 --> 00:16:48.660 Ama vazgeçmeyi biraz öğrenmiş olabiliriz. 00:16:49.108 --> 00:16:51.923 Öz güvenimizi tekrar kazanmak için 00:16:51.923 --> 00:16:53.919 yüzde yüz garantili tek bir yöntem var. 00:16:53.919 --> 00:16:56.647 O da daha önce yapmadığımız şeyleri yapmayı denemek. 00:16:56.647 --> 00:16:58.597 Daha önce yapmadığınız bir şeyi yapmanız 00:16:58.597 --> 00:17:00.815 size az da olsa öz güven aşılayacak. 00:17:00.815 --> 00:17:04.511 Bu yüzden lütfen yapmadığınız bir şeye meydan okumayı deneyin. 00:17:04.511 --> 00:17:07.432 Yapmadığınız bir şeyi denediğinizde başarısız olacaksınız. 00:17:07.432 --> 00:17:08.808 Deneyimin vidyosunu izleyin. 00:17:08.808 --> 00:17:10.686 Roket havalanıyor ve uçuyor. 00:17:10.972 --> 00:17:12.160 Uçmuyor. 00:17:12.160 --> 00:17:13.480 Havalanıyor ve düşüyor. 00:17:13.975 --> 00:17:14.830 Ne yapmalıyım? 00:17:14.830 --> 00:17:16.409 Kumanda aygıtını at 00:17:16.719 --> 00:17:17.633 ve kaç. 00:17:18.348 --> 00:17:20.374 (Kahkaha) 00:17:20.857 --> 00:17:23.986 Günümüzde az önce gördüğünüz gibi kaçan insan pek yok. 00:17:26.394 --> 00:17:29.546 Deneyin vidyosu bir şeyi sevimsiz addettiğimizde 00:17:29.546 --> 00:17:31.731 kaçmanın normal olduğunu göstermekte. 00:17:31.731 --> 00:17:32.897 (Kahkaha) 00:17:32.897 --> 00:17:37.578 (Alkış) 00:17:39.587 --> 00:17:41.849 Bildiğim kadarıyla, 00:17:41.849 --> 00:17:45.220 dürüst, nazik ve sorumluluk sahibi insanlar daha erken ölüyor. 00:17:45.220 --> 00:17:46.326 Ölmelerini istemiyorum. 00:17:46.326 --> 00:17:47.783 Hayatta kalmalarını istiyorum. 00:17:47.783 --> 00:17:49.302 Bu nedenle sevimsiz addettiğiniz 00:17:49.302 --> 00:17:51.467 bir şeyden kaçmak kesinlikle doğrudur. 00:17:51.467 --> 00:17:53.144 Ama böyle bir durumda, 00:17:53.144 --> 00:17:54.172 başarısız olduğunuz, 00:17:54.172 --> 00:17:55.800 kaçtığınız ve vazgeçtiğiniz için 00:17:55.800 --> 00:17:57.152 lütfen kendinizi suçlamayın. 00:17:57.152 --> 00:17:58.376 Lütfen kötü hissetmeyin. 00:17:58.376 --> 00:17:59.518 Buna gerek yok. 00:17:59.518 --> 00:18:01.907 Böyle bir durumda, 00:18:01.907 --> 00:18:04.260 acı, zorluk, pişmanlık hüsran, hüzün, utanç 00:18:04.260 --> 00:18:06.322 kalbinizin derinliklerinde 00:18:06.322 --> 00:18:08.438 dönüp durup size zor anlar yaşatabilir. 00:18:08.438 --> 00:18:10.313 Tam bu duygular girdabındayken 00:18:10.313 --> 00:18:11.754 "İşte geldim, 00:18:11.754 --> 00:18:13.225 büyüyorum!" demelisiniz. 00:18:13.412 --> 00:18:15.381 Böylece geride bırakabilirsiniz. 00:18:15.381 --> 00:18:18.619 Mutlaka "İşte geldim, büyüyorum," demeyi deneyin lütfen. 00:18:18.619 --> 00:18:20.461 Bizler bu hayata yalnızca bir kez gelip 00:18:20.461 --> 00:18:23.679 prova imkânı olmaksızın yalnızca bir kez yaşıyoruz. 00:18:23.679 --> 00:18:26.144 Peki o zaman ne için doğuyoruz? 00:18:26.144 --> 00:18:29.032 Başarısızlık sadece iyileştirilecek bir veri olduğundan 00:18:29.032 --> 00:18:31.707 ve prova imkânı olmaksızın performans sergilediğimizden 00:18:31.707 --> 00:18:33.883 başarısız olmamız gayet doğal. 00:18:33.883 --> 00:18:36.337 Başarısızlığı iyileştirilecek veri olarak görüp 00:18:36.337 --> 00:18:37.615 başa çıkmanızı istiyorum. 00:18:37.615 --> 00:18:39.129 Ayrıca bizler, 00:18:39.129 --> 00:18:42.534 yardım edilmek ya da vazgeçmek için doğmadık. 00:18:42.534 --> 00:18:44.392 Böyle şeyler için doğmadık. 00:18:44.396 --> 00:18:47.538 Bizler, dünyayı kurtarmak için doğduk. 00:18:47.538 --> 00:18:49.282 Dünyayı kurtarmak kolay bir şey. 00:18:49.282 --> 00:18:51.557 Dünyayı var eden insanların tamamı 00:18:51.557 --> 00:18:54.478 kendilerini hakir görmekten vazgeçtiğinde dünya kurtulacaktır. 00:18:54.478 --> 00:18:56.171 Bu, her birimizin bugünden itibaren 00:18:56.171 --> 00:18:58.622 dünyayı kurtarmak için tek başına atabileceği adım. 00:18:58.622 --> 00:19:00.432 Lütfen bugün kendinizi 00:19:00.432 --> 00:19:01.992 hakir görmemeye başlayın! 00:19:01.992 --> 00:19:05.611 Bundan böyle yapmamız gereken şey 00:19:05.611 --> 00:19:07.852 yapamama nedenimizi araştırmak değil, 00:19:07.852 --> 00:19:09.907 yapabilme nedenimizi bulup öğrenmektir. 00:19:09.907 --> 00:19:13.025 Tek başına bu bile bir anda dünyayı daha iyi bir yer yapacak. 00:19:13.025 --> 00:19:15.202 Uzun hikâyem burada sona eriyor. 00:19:15.202 --> 00:19:17.627 Küçüklüğümden beri uçakları ve roketleri severdim. 00:19:17.627 --> 00:19:20.368 Denemeyenler, bana defalarca "yapamazsın" dedi. 00:19:20.368 --> 00:19:23.322 Ama annem bana, "davet eden düş"ü öğretti. 00:19:23.322 --> 00:19:25.412 Düşlemeye devam ederek yapabilir hâle geldim 00:19:25.412 --> 00:19:27.678 O hâlde, düşlemeye devam etmek hakikaten önemli. 00:19:27.678 --> 00:19:31.537 Son olarak bitirirken, sizlere hayallerinizi gerçekleştirmede 00:19:31.537 --> 00:19:33.843 yardımcı olacak bir deyiş hediye etmek istiyorum. 00:19:33.843 --> 00:19:35.128 "Hâl böyleyse, 00:19:35.128 --> 00:19:37.380 bir de bu yolu dene ve hayallerin gerçek olsun." 00:19:37.380 --> 00:19:38.593 Lütfen bunu düşünün. 00:19:38.593 --> 00:19:40.333 Hayalinizi birine anlatırken size, 00:19:40.333 --> 00:19:41.787 "Ah, bu imkânsız" denildiğinde 00:19:41.787 --> 00:19:43.927 hevesiniz ve enerjiniz kaçar. 00:19:43.927 --> 00:19:47.714 Onun yerine "Peki ya bunu denesen? Geçen kitapçıda bununla ilgili kitap gördüm." 00:19:47.714 --> 00:19:50.777 "Geçen televizyonda bununla ilgili program vardı" denilse, 00:19:50.777 --> 00:19:52.469 daha da motive olursunuz. 00:19:52.469 --> 00:19:54.022 Bu metot kesinlikle eğlenceli. 00:19:54.022 --> 00:19:56.277 Birbirimizle hayalimizi paylaşıp 00:19:56.277 --> 00:19:58.466 "o hâlde bunu denesen?" diyerek 00:19:58.466 --> 00:20:00.441 hepimiz hayallerimizi gerçekleştireceğiz. 00:20:00.441 --> 00:20:02.120 Hepimiz ünlü olacağız. 00:20:02.120 --> 00:20:03.169 Muhteşem değil mi? 00:20:03.169 --> 00:20:05.129 "O hâlde bunu denesen?" ifadesinin 00:20:05.785 --> 00:20:07.554 dünyaya yayılmasını, 00:20:07.554 --> 00:20:10.202 böylece "asla, imkânsız"ın silinmesini dilerim. 00:20:10.202 --> 00:20:11.792 "O hâlde bunu denesen?" ifadesini 00:20:11.792 --> 00:20:13.287 hep beraber popülerleştirelim. 00:20:13.287 --> 00:20:14.391 Belki o zaman 00:20:14.391 --> 00:20:16.635 bugünkü karşılaşmamız bir anlam kazanır. 00:20:16.635 --> 00:20:18.531 Birbirimize yardım etmemizi istiyorum. 00:20:18.531 --> 00:20:21.586 Ben de tüm gücümle çabalamaya devam edeceğim. 00:20:21.586 --> 00:20:23.569 Birlikte kıymetli bir an paylaştığımızdan 00:20:23.569 --> 00:20:25.268 umarım iyi arkadaş oluruz. 00:20:25.268 --> 00:20:26.822 Bugün için çok teşekkür ederim. 00:20:26.850 --> 00:20:30.839 (Alkış) 00:20:30.839 --> 00:20:33.885 Teşekkür ederim.