1 00:00:01,095 --> 00:00:02,286 14 yıl önce, 2 00:00:02,310 --> 00:00:05,476 ilk davamı savunmak için Yüksek Mahkemede yerimi aldım. 3 00:00:05,500 --> 00:00:06,933 Bu, herhangi bir dava değildi. 4 00:00:06,933 --> 00:00:08,744 Uzmanların, Yüksek Mahkemenin duyduğu 5 00:00:08,768 --> 00:00:12,400 en önemli davalardan bir tanesi şeklinde adlandırdıkları bir davaydı. 6 00:00:12,752 --> 00:00:16,021 Guantanamo'nun yasal olup olmadığı ve Cenevre Sözleşmeleri'nin 7 00:00:16,045 --> 00:00:19,542 terörle mücadelede uygulanıp uygulanmadığını dikkate alıyordu. 8 00:00:19,566 --> 00:00:24,179 11 Eylül'deki korkunç saldırılardan sonra ele avuca sığmayan yıllardı. 9 00:00:24,241 --> 00:00:27,331 Yüksek Mahkemenin yedi tane Cumhuriyetçi atananı, 10 00:00:27,355 --> 00:00:29,204 iki tane de Demokrat atananı vardı 11 00:00:29,228 --> 00:00:32,770 ve şans eseri müvekkilim Osama Bin Laden'in şoförüydü. 12 00:00:33,147 --> 00:00:36,535 Bana muhalif olan kişi ise ABD Başsavcısı, 13 00:00:36,535 --> 00:00:38,412 Amerika'nın en iyi mahkeme avukatıydı. 14 00:00:38,412 --> 00:00:39,974 Otuz beş tane dava savunmuştu, 15 00:00:39,998 --> 00:00:42,268 ben ise 35 yaşında bile değildim. 16 00:00:42,292 --> 00:00:44,031 Her şey yeterince zor değilmiş ki 17 00:00:44,031 --> 00:00:47,659 Senato, ABD İç Savaşı'ndan beri ilk kez böyle bir şey yaparak 18 00:00:47,659 --> 00:00:51,869 davayı Yüksek Mahkemenin duruşma listesinden kaldıran yasa tasarısını 19 00:00:51,893 --> 00:00:53,904 İletişim uzmanları gerilim yaratmam 20 00:00:53,904 --> 00:00:56,700 ve size ne olduğunu söylememem gerektiğini söylüyor. 21 00:00:57,165 --> 00:00:58,847 Ama konu şu ki davayı biz kazandık. 22 00:00:58,871 --> 00:01:00,045 Peki nasıl? 23 00:01:00,069 --> 00:01:03,036 Bugün bir tartışmayı Yüksek Mahkemede veya herhangi bir yerde 24 00:01:03,036 --> 00:01:05,201 nasıl kazanacağımız hakkında konuşacağım. 25 00:01:05,201 --> 00:01:09,463 Bilinen bir görüş, kendinize güvenerek konuşmanız gerektiğidir. 26 00:01:09,487 --> 00:01:11,133 Bu şekilde ikna edebilirsiniz. 27 00:01:11,642 --> 00:01:13,095 Bence bu yanlış bir görüş. 28 00:01:13,119 --> 00:01:16,367 Bence kendine güvenmek ikna etmenin düşmanı. 29 00:01:16,738 --> 00:01:21,195 İkna etmek empatiyle, bir insanı tamamen anlamakla alakalı. 30 00:01:21,228 --> 00:01:23,172 TED'i TED yapan şey de bu, 31 00:01:23,196 --> 00:01:25,387 bu konuşmayı dinlemenizin sebebi de bu. 32 00:01:25,411 --> 00:01:28,449 Bu konuyu herhangi bir yayının sayfalarında da okuyabilirdiniz 33 00:01:28,459 --> 00:01:29,733 ama okumadınız. 34 00:01:29,733 --> 00:01:31,966 Yüksek Mahkeme davalarında da aynı şey geçerli, 35 00:01:31,966 --> 00:01:33,768 dava özetlerini sayfalara yazıyoruz 36 00:01:33,792 --> 00:01:36,201 ama aynı zamanda sözlü tartışmalar da yapıyoruz. 37 00:01:36,201 --> 00:01:39,543 Hakimlerin sadece sorular yazdığı ve sizin de cevaplar yazdığınız 38 00:01:39,567 --> 00:01:40,871 bir adalet sistemimiz yok. 39 00:01:40,895 --> 00:01:42,309 Neden mi? 40 00:01:42,309 --> 00:01:44,529 Çünkü tartışma etkileşimle alakalı. 41 00:01:44,553 --> 00:01:48,066 Ne yaptığımı ve bu derslerin nasıl genellenebilir olduğunu anlatmak için 42 00:01:48,090 --> 00:01:50,479 sizi perde arkasına götürmek istiyorum. 43 00:01:50,503 --> 00:01:53,129 Sadece mahkemede bir tartışmayı kazanmak için değil 44 00:01:53,153 --> 00:01:55,153 ama çok daha derin bir şey için. 45 00:01:55,704 --> 00:01:58,387 Açıkçası bu, alıştırma yapmayı içerecek 46 00:01:58,411 --> 00:02:00,715 ama herhangi bir alıştırma değil. 47 00:02:00,715 --> 00:02:03,692 Guantanamo için ilk alıştırma seansımda Harvard'a gittim 48 00:02:03,692 --> 00:02:08,243 ve o efsanevi profesörler beni soru yağmuruna tuttu. 49 00:02:08,267 --> 00:02:11,783 Her şeyi okumuş olmama ve milyon kere prova yapmış olmama rağmen 50 00:02:11,807 --> 00:02:14,014 kimseyi ikna edemiyordum. 51 00:02:14,038 --> 00:02:16,164 Savunmalarım yankı bile yapmıyordu. 52 00:02:16,188 --> 00:02:17,387 Çok çaresizdim, 53 00:02:17,411 --> 00:02:18,903 mümkün olan her şeyi yaptım, 54 00:02:18,927 --> 00:02:21,347 her kitabı okudum, milyon kere prova yaptım 55 00:02:21,371 --> 00:02:23,129 ve hiçbir işe yaradığı yoktu. 56 00:02:23,153 --> 00:02:25,272 Sonunda tesadüfen birisine rastladım, 57 00:02:25,296 --> 00:02:27,582 oyunculuk koçuydu, avukat bile değildi. 58 00:02:27,606 --> 00:02:29,836 Yüksek Mahkemeye hiç ayak basmamıştı. 59 00:02:29,860 --> 00:02:35,358 Bir gün dalgalı beyaz bir gömlek ve bolo kravatla ofisime geldi. 60 00:02:35,444 --> 00:02:38,944 Katlanmış kollarımla bana baktı 61 00:02:38,968 --> 00:02:40,926 ve "Bak Neal, bunun işe yarayacağını 62 00:02:40,950 --> 00:02:42,983 düşünmediğini söyleyebilirim 63 00:02:43,007 --> 00:02:44,316 ama sadece dediğimi yap. 64 00:02:44,340 --> 00:02:45,871 Bana savunmandan bahset." dedi. 65 00:02:45,871 --> 00:02:47,283 Not defterimi aldım 66 00:02:47,307 --> 00:02:49,340 ve savunmamı okumaya başladım. 67 00:02:49,364 --> 00:02:50,799 "Ne yapıyorsun?" dedi. 68 00:02:50,823 --> 00:02:52,672 "Sana savunmamdan bahsediyorum" dedim. 69 00:02:52,696 --> 00:02:54,848 "Savunman bir not defteri mi?" diye sordu. 70 00:02:54,848 --> 00:02:57,526 "Hayır ama savunmam not defterinde yazılı." dedim. 71 00:02:57,550 --> 00:03:02,027 "Neal, bana bak ve savunmandan bahset." dedi. 72 00:03:02,027 --> 00:03:03,391 Ben de öyle yaptım. 73 00:03:03,415 --> 00:03:07,061 Aniden fikirlerimin yankı yaptığını fark ettim. 74 00:03:07,061 --> 00:03:09,867 Başka bir insanla bağlantı kuruyordum 75 00:03:10,328 --> 00:03:15,160 ve ben konuşurken oluşmaya başlayan gülümsemeyi görebiliyordu. 76 00:03:15,177 --> 00:03:20,246 "Tamam Neal, şimdi savunmanı elimi tutarken yap." dedi. 77 00:03:20,246 --> 00:03:21,975 "Ne?" dedim. 78 00:03:21,999 --> 00:03:24,340 "Evet, elimi tut." dedi. 79 00:03:25,087 --> 00:03:26,799 Çaresizdim bu yüzden elini tuttum. 80 00:03:26,823 --> 00:03:33,122 "İşte bağlantı bu, ikna etmenin gücü bu." dedim. 81 00:03:33,125 --> 00:03:34,307 Bu, bana yardımcı oldu. 82 00:03:34,331 --> 00:03:38,074 Ama doğrusunu söylemek gerekirse savunma günü yaklaştıkça hala geriliyorum. 83 00:03:38,074 --> 00:03:40,587 Savunmanın kendini başka birinin yerine koymak 84 00:03:40,587 --> 00:03:43,482 ve empati yapmakla alakalı olduğunu bilmeme rağmen 85 00:03:43,482 --> 00:03:46,243 önce sağlam bir temele ihtiyacım vardı. 86 00:03:46,267 --> 00:03:48,974 Bu yüzden konfor alanımın dışına çıkarak bir şey yaptım. 87 00:03:48,974 --> 00:03:51,282 Mücevher taktım ama herhangi bir mücevher değil 88 00:03:51,282 --> 00:03:54,336 babamın savunmadan birkaç ay önceki vefatına kadar 89 00:03:54,360 --> 00:03:57,598 bütün hayatı boyunca taktığı bir bilezik taktım. 90 00:03:57,622 --> 00:04:01,487 Annemin bana uygun bir zaman için verdiği bir kravat taktım. 91 00:04:01,641 --> 00:04:05,768 Not defterimi çıkardım ve üstüne çocuklarımın ismini yazdım 92 00:04:05,792 --> 00:04:07,926 çünkü bunu yapıyor olmamın sebebi onlardı. 93 00:04:07,950 --> 00:04:11,577 Onlar için ülkeyi bulduğumdan daha iyi bir şekilde bırakmalıydım. 94 00:04:11,601 --> 00:04:13,887 Mahkemeye gittim ve sakindim. 95 00:04:13,911 --> 00:04:17,221 Bilezik, kravat, çocuklarımın ismi 96 00:04:17,245 --> 00:04:18,791 odaklanmamı sağladı. 97 00:04:18,815 --> 00:04:21,902 Tıpkı uçurumun ötesinden uzanan bir kaya tırmanıcısı gibi 98 00:04:21,926 --> 00:04:25,101 eğer sağlam bir desteğiniz varsa ulaşabilirsiniz. 99 00:04:25,125 --> 00:04:28,609 Tartışma ikna etmekle alakalı olduğu için 100 00:04:28,633 --> 00:04:30,982 duygulardan kaçınmam gerektiğini biliyordum. 101 00:04:30,982 --> 00:04:33,427 Duyguları açığa çıkarmak başarısızlık getirir. 102 00:04:33,427 --> 00:04:36,260 Bir e-postayı koyu renkle ve büyük harflerle yazmak gibi 103 00:04:36,284 --> 00:04:37,776 kimseyi ikna etmez. 104 00:04:37,800 --> 00:04:39,990 Bu sizinle, konuşmacıyla alakalı olan bir şey, 105 00:04:40,014 --> 00:04:42,410 dinleyici ya da alıcıyla alakalı değil. 106 00:04:42,728 --> 00:04:46,291 Bazı ortamlarda çözüm duygusal olmaktır. 107 00:04:46,315 --> 00:04:47,903 Ailenizle tartışıyorsunuz 108 00:04:47,927 --> 00:04:50,155 duygularınızı kullanıyorsunuz ve işe yarıyor. 109 00:04:50,155 --> 00:04:51,045 Neden mi? 110 00:04:51,069 --> 00:04:52,514 Çünkü aileniz sizi seviyor. 111 00:04:52,538 --> 00:04:54,948 Ama Yüksek Mahkemenin hakimleri sizi sevmiyor. 112 00:04:54,948 --> 00:04:58,770 Kendilerini duygularla ikna edilebilen insan tipi olarak düşünmeyi sevmiyorlar. 113 00:04:58,785 --> 00:05:01,802 Ben de, muhalifimin duygusal reaksiyon vermesine yol açmak için 114 00:05:01,802 --> 00:05:05,020 bir tuzak kurarak bu iç görüyü tersine tasarladım. 115 00:05:05,044 --> 00:05:08,567 Böylece hukukun istikrarlı ve sakin sesi olarak görülebilirdim. 116 00:05:09,106 --> 00:05:10,415 Bu işe yaradı. 117 00:05:10,439 --> 00:05:14,569 Guantanamo mahkemelerinin düştüğünü ve kazandığımızı öğrenmek için 118 00:05:14,593 --> 00:05:17,418 mahkeme salonunda oturduğumu hatırlıyorum. 119 00:05:17,442 --> 00:05:21,236 Adliyenin basamaklarından inerek çıktığımda bir basın fırtınası vardı. 120 00:05:21,585 --> 00:05:23,855 Beş yüz kamera vardı ve hepsi bana, 121 00:05:23,879 --> 00:05:26,638 "Karar ne anlama geliyor? Ne söylüyor?" diye soruyorlardı. 122 00:05:26,638 --> 00:05:28,474 Karar 185 sayfa uzunluğundaydı 123 00:05:28,498 --> 00:05:31,190 ve okumak için zamanım olmadı, kimsenin zamanı olmadı. 124 00:05:31,190 --> 00:05:32,989 Ama ne anlama geldiğini biliyordum. 125 00:05:32,989 --> 00:05:34,955 Mahkeme basamaklarında dediğim şey şuydu: 126 00:05:34,955 --> 00:05:36,518 "Burada olan şey şu: 127 00:05:36,542 --> 00:05:38,447 En düşüğün en düşüğüne sahipsiniz, 128 00:05:38,471 --> 00:05:41,800 bin Laden'in şoförü olmakla suçlanan bu adam 129 00:05:41,824 --> 00:05:43,895 etrafımızdaki en korkunç adamlardan birisi. 130 00:05:43,919 --> 00:05:45,958 Sadece herhangi birine dava açmadı 131 00:05:45,982 --> 00:05:48,863 ama aslında millete, dünyanın en güçlü adamına 132 00:05:48,887 --> 00:05:51,519 Amerika Birleşik Devletleri'nin başkanına dava açtı. 133 00:05:51,519 --> 00:05:53,936 Davası bir çeşit uyduruk trafik mahkemesinde değil 134 00:05:53,936 --> 00:05:55,783 ülkedeki en yüksek mahkemede, 135 00:05:55,807 --> 00:05:58,660 Amerika Birleşik Devletleri'nin Yüksek Mahkemesinde görüldü 136 00:05:58,660 --> 00:05:59,887 ve davayı kazandı. 137 00:05:59,911 --> 00:06:02,982 Bu, bu ülke için dikkate değer bir şey. 138 00:06:03,006 --> 00:06:04,666 Diğer birçok ülkede 139 00:06:04,690 --> 00:06:08,466 bu şoför muhtemelen sadece dava açtığı için vurulurdu. 140 00:06:08,466 --> 00:06:11,395 Benim için daha da fazlası, avukatı da vurulurdu. 141 00:06:11,419 --> 00:06:13,518 Ama Amerika'yı farklı yapan şey bu, 142 00:06:13,542 --> 00:06:15,542 Amerika'yı özel yapan şey bu." 143 00:06:15,566 --> 00:06:17,304 Bu karar sayesinde 144 00:06:17,328 --> 00:06:20,014 Cenevre Sözleşmeleri terörle mücadele için uygulanıyor. 145 00:06:20,038 --> 00:06:22,728 Bu da dünya çapında hayalet hapishanelerin son bulması, 146 00:06:22,752 --> 00:06:26,042 suyla boğma işkencesinin son bulması 147 00:06:26,042 --> 00:06:29,226 ve o Guantanamo askeri mahkemelerin son bulması anlamına geliyor. 148 00:06:29,226 --> 00:06:30,882 Düzenli olarak kanıt toplayarak 149 00:06:30,882 --> 00:06:32,791 ve hakimleri tamamen anlayarak 150 00:06:32,815 --> 00:06:36,300 abartısız bir şekilde dünyayı değiştirebildik. 151 00:06:36,606 --> 00:06:38,256 Kulağa kolay geliyor, değil mi? 152 00:06:38,280 --> 00:06:40,165 Çok fazla alıştırma yapabilirsiniz, 153 00:06:40,165 --> 00:06:42,170 duygularınızı göstermekten kaçınabilirsiniz 154 00:06:42,170 --> 00:06:44,756 ve siz de her tartışmayı kazanabilirsiniz. 155 00:06:44,756 --> 00:06:46,809 Üzülerek söylüyorum ki o kadar basit değil, 156 00:06:46,809 --> 00:06:48,379 stratejilerim dört dörtlük değil 157 00:06:48,379 --> 00:06:52,217 ve herkesten daha çok Yüksek Mahkeme davası kazanırken 158 00:06:52,217 --> 00:06:54,233 çok fazla şey de kaybettim. 159 00:06:54,257 --> 00:06:56,709 Aslında Donal Trump başkanlığa seçildikten sonra 160 00:06:56,733 --> 00:07:00,468 anayasa gereği korkmuş bir şekilde konuşuyordum. 161 00:07:00,492 --> 00:07:03,087 Lütfen anlayın bu, Sol'a karşı Sağ 162 00:07:03,111 --> 00:07:05,279 ya da onun gibi bir şeyle alakalı değil. 163 00:07:05,279 --> 00:07:07,370 Bu konuda konuşmak için için burada değilim. 164 00:07:07,370 --> 00:07:09,461 Ama yeni başkanın göreve başladığı ilk hafta 165 00:07:09,461 --> 00:07:11,862 havalimanlarında oluşan o sahneleri hatırlarsınız. 166 00:07:11,862 --> 00:07:15,679 Başkan Trump, bir seçim kampanyası vaadi vererek şöyle demişti: 167 00:07:15,703 --> 00:07:19,580 "Ben, Donald J. Trump, Amerika'ya olan Müslüman göçlerinin 168 00:07:19,604 --> 00:07:22,596 tamamen durdurulmasını sağlayacağım." 169 00:07:22,620 --> 00:07:25,793 Aynı zamanda "Bence İslam bizden nefret ediyor." demişti. 170 00:07:25,817 --> 00:07:28,276 Nüfusunun büyük bir çoğunluğu Müslüman olan 171 00:07:28,276 --> 00:07:33,363 yedi ülkeden gelen göçleri yasaklayarak bu sözünü yerine getirdi. 172 00:07:33,387 --> 00:07:36,990 Hukuki ekibim ve diğerleri mahkemeye gitti ve dava açtı. 173 00:07:37,014 --> 00:07:39,839 İlk seyahat yasağını kaldırttılar. 174 00:07:39,863 --> 00:07:41,252 Trump yeniden yasak getirdi. 175 00:07:41,276 --> 00:07:43,871 Tekrar mahkemeye gittik ve yine yasağı kaldırttık. 176 00:07:43,895 --> 00:07:45,925 Trump yine yasak getirdi 177 00:07:45,949 --> 00:07:48,710 ve bu sefer Kuzey Kore'yi de ekleyerek yasağı değiştirdi. 178 00:07:48,710 --> 00:07:50,306 Çünkü hepimiz Amerika'nın 179 00:07:50,306 --> 00:07:53,328 Kuzey Kore'yle büyük bir göç problemi olduğunu biliyoruz. 180 00:07:53,352 --> 00:07:56,756 Ama bu, avukatlarının Yüksek Mahkemeye gidip 181 00:07:56,780 --> 00:07:59,978 "Görüyorsunuz bu Müslümanlara karşı yapılan ayırımcılık değil, 182 00:07:59,978 --> 00:08:02,635 diğer insanları da içeriyor." demelerine olanak sağladı. 183 00:08:02,635 --> 00:08:04,942 Buna müthiş bir cevabımız olduğunu düşündüm. 184 00:08:04,942 --> 00:08:06,831 Sizi detaylarla sıkmayacağım 185 00:08:06,855 --> 00:08:08,855 ama biz davayı kaybettik, 186 00:08:09,163 --> 00:08:10,933 5'e 4 oyla. 187 00:08:10,957 --> 00:08:16,046 Yıkılmıştım, ikna etme güçlerimin azaldığından endişelenmiştim. 188 00:08:16,046 --> 00:08:17,744 Sonra iki şey oldu. 189 00:08:17,768 --> 00:08:18,990 Birincisinde, 190 00:08:19,014 --> 00:08:22,574 Yüksek Mahkemenin Japon Amerikalıların enterne edilmesini tartışan 191 00:08:22,598 --> 00:08:25,312 seyahat yasağı görüşünden bir kısım gözüme ilişti. 192 00:08:25,669 --> 00:08:28,024 Bu, 100 binin üzerinde Japon Amerikalının 193 00:08:28,024 --> 00:08:32,993 kamplarda enterne edildiği tarihimizdeki korkunç bir andı. 194 00:08:33,017 --> 00:08:36,772 Bu plana karşı çıkan gözde insanım 195 00:08:36,772 --> 00:08:39,776 Washington Üniversitesi öğrencisi olan Gordon Hirabayashi'ydi. 196 00:08:39,776 --> 00:08:44,530 "Bak, ilk kez yakalanıyorsun, eve gidebilirsin" diyen FBI'a teslim oldu. 197 00:08:44,530 --> 00:08:46,729 Gordon "Hayır, ben bir Kuveykırım, 198 00:08:46,729 --> 00:08:49,831 adaletsiz kanunlara direnmeliyim." dedi. 199 00:08:49,855 --> 00:08:52,426 Onu tutukladılar ve mahkum edildi. 200 00:08:52,450 --> 00:08:55,084 Gordon'nun davası Yüksek Mahkemede görüldü 201 00:08:55,108 --> 00:08:56,887 ve yine sahip olduğunuz 202 00:08:56,911 --> 00:08:59,787 herhangi bir beklenti duygusunu yok ederek o şeyi yapacağım 203 00:08:59,787 --> 00:09:01,468 ve size ne olduğunu anlatacağım. 204 00:09:01,468 --> 00:09:02,490 Gordon kaybetti 205 00:09:02,514 --> 00:09:04,886 ama basit bir sebep yüzünden kaybetti. 206 00:09:05,212 --> 00:09:09,458 Devletin en iyi mahkeme avukatı olan Başsavcı, 207 00:09:09,458 --> 00:09:12,327 Yüksek Mahkemeye, Japon Amerikalıların enterne edilmesinin 208 00:09:12,327 --> 00:09:16,115 askeri gerekliliklerden dolayı makul olduğunu söylediği için Gordon kaybetti. 209 00:09:16,115 --> 00:09:17,314 Bu kadardı, 210 00:09:17,338 --> 00:09:19,798 kendi ekibi Japon Amerikanların enterne edilmesine 211 00:09:19,822 --> 00:09:23,628 gerek olmadığını açığa çıkarmasına rağmen 212 00:09:23,652 --> 00:09:27,088 FBI ve istihbarat teşkilatı, 213 00:09:27,112 --> 00:09:28,867 Başsavcının dediklerine inandı. 214 00:09:28,867 --> 00:09:31,810 Aslında söylenenler ırksal ön yargıyla güdülenmişti. 215 00:09:32,157 --> 00:09:34,704 Ekibi Başsavcıya yalvardı, 216 00:09:34,728 --> 00:09:37,688 "Doğruyu söyle, kanıtları ortadan kaldırma." 217 00:09:37,712 --> 00:09:39,490 Peki Başsavcı ne yaptı? 218 00:09:39,514 --> 00:09:40,696 Hiçbir şey. 219 00:09:40,720 --> 00:09:44,282 Mahkemeye gitti ve "askeri gereklilikler" hikayesini anlattı 220 00:09:44,719 --> 00:09:48,631 ve mahkeme Gordon'ın hükmünü onayladı. 221 00:09:48,655 --> 00:09:52,933 Ertesi yıl, Fred Korematsu'nun enterne edilmesini onayladı. 222 00:09:53,255 --> 00:09:55,231 Neden bunun hakkında düşünüyordum? 223 00:09:55,255 --> 00:09:57,374 Çünkü neredeyse 70 yıl sonra, 224 00:09:57,398 --> 00:10:01,724 aynı ofise, Başsavcılığa gittim. 225 00:10:01,728 --> 00:10:03,895 Japonların enterne edilmeleri davalarında 226 00:10:03,919 --> 00:10:08,117 devletin gerçekleri yanlış beyan ettiğini söyleyerek 227 00:10:08,141 --> 00:10:10,623 doğruları açıkladım. 228 00:10:10,647 --> 00:10:14,204 Yüksek Mahkemenin seyahat yasağı görüşünü düşündükçe 229 00:10:14,228 --> 00:10:15,744 bir şey fark ettim. 230 00:10:15,768 --> 00:10:17,475 Yüksek Mahkeme o görüşte, 231 00:10:17,499 --> 00:10:22,185 Korematsu davasında yetkisini kullanarak kararı iptal etmek için çaba harcamıştı. 232 00:10:22,209 --> 00:10:25,820 Japonların enterne edilmesinin yanlış olduğunu söyleyen 233 00:10:25,844 --> 00:10:28,193 artık sadece Adalet Bakanlığı değildi, 234 00:10:28,217 --> 00:10:30,920 Yüksek Mahkeme de öyle olduğunu söyledi. 235 00:10:31,523 --> 00:10:35,356 Bu, tartışmalar için önemli bir ders, zamanlama. 236 00:10:35,380 --> 00:10:38,783 Hepinizin tartışırken kullandığı önemli bir kozu vardır. 237 00:10:38,807 --> 00:10:40,903 Tartışmalarınızı ne zaman yapıyorsunuz? 238 00:10:40,927 --> 00:10:42,839 Sadece doğru tartışmaya ihtiyacınız yok, 239 00:10:42,839 --> 00:10:45,776 doğru tartışmaya doğru zamanda ihtiyacınız var. 240 00:10:45,800 --> 00:10:50,371 Ne zaman dinleyicileriniz, eşiniz, patronunuz, çocuğunuz 241 00:10:50,395 --> 00:10:52,220 en anlayışlı zamanında olacak? 242 00:10:52,244 --> 00:10:54,839 Bazen tamamen kontrolünüzden çıkar. 243 00:10:54,863 --> 00:10:57,400 Gecikmenin çok kapsamlı bedelleri var. 244 00:10:57,784 --> 00:11:00,113 Bu yüzden gidip mücadele etmeniz gerekiyordur 245 00:11:00,113 --> 00:11:03,083 ve tıpkı benim gibi yanlış bir zamanlama yakalayabilirsiniz. 246 00:11:03,083 --> 00:11:05,098 Seyahat yasağında düşündüğümüz şey buydu. 247 00:11:05,098 --> 00:11:06,109 Gördüğünüz üzere 248 00:11:06,133 --> 00:11:11,149 bunun için Başkan Trump'ın döneminde henüz erkendi. 249 00:11:11,173 --> 00:11:14,956 ve Yüksek Mahkeme, Trump'ın imzasını iptal etme girişimi için hazır değildi. 250 00:11:14,956 --> 00:11:19,526 Tıpkı FDR'nin Japon Amerikalı enternesini iptal etmeye hazır olmadıkları gibi. 251 00:11:19,550 --> 00:11:22,074 Bazen sadece risk almanız gerekir. 252 00:11:22,098 --> 00:11:24,982 Ama kaybettiğinizde çok acı vericidir 253 00:11:25,006 --> 00:11:26,942 ve sabretmek gerçekten zordur. 254 00:11:26,966 --> 00:11:29,220 Ama bu bana aldığım ikinci dersi hatırlatıyor. 255 00:11:29,244 --> 00:11:31,361 Suçsuzluğu kanıtlama sonradan gelişse bile 256 00:11:31,385 --> 00:11:34,615 savaşmanın ne kadar önemli olduğunu fark ettim 257 00:11:34,639 --> 00:11:37,790 çünkü ilham veriyor, eğitiyor. 258 00:11:38,220 --> 00:11:43,315 Ann Coulter'ın Müslüman yasağıyla alakalı yazdığı bir köşe yazısını okumuştum. 259 00:11:43,339 --> 00:11:44,601 Dediği şey şuydu: 260 00:11:44,625 --> 00:11:47,696 "Trump karşıtu tartışan birinci kuşak bir Amerikalı vardı, 261 00:11:47,720 --> 00:11:49,061 ismi Neal Katyal. 262 00:11:49,085 --> 00:11:52,360 Amerika'dan nefret eden birçok onuncu kuşak var. 263 00:11:52,384 --> 00:11:56,145 Tartışmak için bir tanesini bile bulamadınız, 264 00:11:56,169 --> 00:11:58,420 ülkemizi toplu göçlerle yok mu etmeliyiz? 265 00:11:58,420 --> 00:12:02,974 Bu, duygunun, iyi bir tartışma için lanetli olan bir şeyin, 266 00:12:02,974 --> 00:12:04,426 benim için önemli olduğu andı. 267 00:12:04,450 --> 00:12:08,958 Beni geri döndürmek için duyguyu mahkeme salonunun dışına çıkardı. 268 00:12:08,982 --> 00:12:13,180 Coulter'ın yazdıklarını okuduğumda sinirlendim. 269 00:12:13,819 --> 00:12:19,954 Birinci kuşak Amerikalı olmanın beni yetersiz kılacağı fikrine karşı çıkıyorum. 270 00:12:19,954 --> 00:12:24,812 Toplu göçlerin bu ülkenin sonunu getireceği fikrine karşı çıkıyorum. 271 00:12:24,812 --> 00:12:29,991 Bunun yerine toplu göçleri bu ülkenin inşa edildiği bir kaya olarak görüyorum. 272 00:12:30,015 --> 00:12:31,781 Coulter'ın yazdıklarını okuduğumda 273 00:12:31,781 --> 00:12:34,110 geçmişimdeki birçok şey hakkında düşündüm. 274 00:12:34,134 --> 00:12:35,499 Hindistan'dan buraya 275 00:12:35,523 --> 00:12:38,133 cebinde 8 dolarla gelen ve siyahi tuvaletini mi 276 00:12:38,157 --> 00:12:41,667 yoksa beyazların tuvaletini mi kullanacağını bilmeyen babamı düşündüm. 277 00:12:42,003 --> 00:12:45,495 Kesimhanedeki ilk iş teklifini düşündüm. 278 00:12:45,519 --> 00:12:47,272 Bir Hindu için güzel bir iş değil. 279 00:12:47,296 --> 00:12:51,634 Başka bir Hint aileyle Chicago'da bir mahalleye 280 00:12:51,658 --> 00:12:53,625 nasıl ve ne zaman taşındığımızı düşündüm 281 00:12:53,649 --> 00:12:56,249 ve o ailenin çimenliklerinde yanmış bir haç vardı. 282 00:12:56,273 --> 00:12:58,090 Çünkü ırkçılar, Afrikalı Amerikalıları 283 00:12:58,090 --> 00:13:00,939 ve Hinduları ayırt etmede pek de iyi değillerdi. 284 00:13:00,963 --> 00:13:03,014 Guantanamo süresince 285 00:13:03,038 --> 00:13:04,340 Müslüman sever olduğum için 286 00:13:04,340 --> 00:13:06,264 aldığım nefret postalarını düşündüm. 287 00:13:06,264 --> 00:13:07,696 Yine ırkçılar, Hindular 288 00:13:07,720 --> 00:13:10,577 ve Müslümanlar arasındaki farkları bilmede iyi değiller. 289 00:13:10,601 --> 00:13:15,004 Ann Coulter, bir göçmenin çocuğu olmanın zayıflık olduğunu düşündü. 290 00:13:15,028 --> 00:13:18,877 Son derece haksızdı. 291 00:13:18,901 --> 00:13:20,514 Bu, benim gücüm 292 00:13:20,538 --> 00:13:24,220 çünkü Amerika'nın neyi temsil etmesi gerektiğini biliyordum. 293 00:13:24,752 --> 00:13:27,291 Amerika'da, 294 00:13:27,315 --> 00:13:31,853 benim, cebinde 8 dolarla buraya gelen bir adamın çocuğunun, 295 00:13:31,877 --> 00:13:34,750 Amerika Birleşik Devletleri Yüksek Mahkemesinde 296 00:13:34,774 --> 00:13:37,107 Osama Bin Laden'in şoförü gibi 297 00:13:37,131 --> 00:13:39,358 nefret edilen bir yabancı adına durabileceğini 298 00:13:39,382 --> 00:13:40,957 ve kazanabileceğini biliyordum. 299 00:13:40,957 --> 00:13:42,837 Bu bana davayı kaybetmiş olmama rağmen 300 00:13:42,837 --> 00:13:46,744 Müslüman yasağı konusunda da haklı olduğumu fark ettirdi. 301 00:13:46,744 --> 00:13:48,577 Mahkeme ne karar verirse versin 302 00:13:48,601 --> 00:13:52,677 göçmenlerin bu ülkeyi güçlendirdiği gerçeğini değiştiremediler. 303 00:13:52,677 --> 00:13:56,955 Aslında birçok anlamda en çok göçmenler bu ülkeyi seviyor. 304 00:13:56,979 --> 00:13:59,315 Ann Coulter'ın yazdıklarını okuduğumda 305 00:13:59,339 --> 00:14:02,371 Anayasamızın şanlı sözlerini düşündüm, 306 00:14:02,395 --> 00:14:04,068 Anayasanın Birinci Ek Maddesi'ni. 307 00:14:04,068 --> 00:14:07,529 "Kongre, dini bir kuruma ilişkin herhangi bir yasa yapmayacaktır." 308 00:14:07,553 --> 00:14:09,831 Milli inançlarımızı düşündüm. 309 00:14:09,855 --> 00:14:11,570 "E plurbis unum." 310 00:14:11,594 --> 00:14:13,667 "Birçok şeyden meydana gelen tek şey." 311 00:14:14,006 --> 00:14:15,720 Her şeyden önemlisi 312 00:14:15,744 --> 00:14:19,125 tamamen bir tartışmayı kaybetmenin tek yolunun 313 00:14:19,149 --> 00:14:20,809 vazgeçmek olduğunu fark ettim. 314 00:14:20,809 --> 00:14:23,641 ABD Kongresinin davasına katıldım ve Başkan Trump'ın 315 00:14:23,665 --> 00:14:28,923 nüfus sayımına vatandaşlık sorusunu eklemesine karşı çıktım. 316 00:14:28,947 --> 00:14:31,352 Büyük çıkarımları olan bir karardı. 317 00:14:31,376 --> 00:14:32,939 Oldukça zor bir davaydı. 318 00:14:32,963 --> 00:14:34,939 Birçok insan kaybedeceğimizi düşündü. 319 00:14:34,963 --> 00:14:36,852 Ama davayı kazandık, 320 00:14:36,876 --> 00:14:38,447 5'e 4 oyla. 321 00:14:38,471 --> 00:14:40,288 Yüksek Mahkeme, 322 00:14:40,312 --> 00:14:44,440 Başkan Trump ve kabine sözcüsünün yalan söylediğini açıkladı. 323 00:14:44,744 --> 00:14:47,569 Ayağa kalktım ve tekrar savaşa katıldım, 324 00:14:47,593 --> 00:14:50,680 umarım her biriniz de kendi yöntemlerinizle böyle yaparsınız. 325 00:14:50,998 --> 00:14:52,164 Ayağa kalkıyorum 326 00:14:52,188 --> 00:14:55,667 çünkü iyi tartışmaların sonunda galip geldiğine inanıyorum. 327 00:14:56,598 --> 00:14:58,637 Adaletin yayı uzun 328 00:14:58,661 --> 00:15:00,463 ve sıklıkla yavaşça geriliyor 329 00:15:00,487 --> 00:15:03,209 ama biz onu gerdiğimiz sürece geriliyor. 330 00:15:03,598 --> 00:15:07,636 Sorunun her tartışmayı nasıl kazanacağınız olduğunu değil, 331 00:15:08,033 --> 00:15:11,152 kaybettiğinizde nasıl ayağa kalkacağınız olduğunu fark ettim. 332 00:15:11,176 --> 00:15:15,038 Çünkü nihayetinde iyi savunmalar galip çıkacak. 333 00:15:15,038 --> 00:15:16,760 İyi bir savunma yaparsanız 334 00:15:16,784 --> 00:15:19,101 bu, daha çok dayanmanızı, 335 00:15:19,125 --> 00:15:21,156 temelinizin ötesine uzanmanızı 336 00:15:21,180 --> 00:15:23,828 gelecek zihinlere ulaşmanızı sağlayan güce sahip. 337 00:15:23,828 --> 00:15:26,620 Bütün bu anlattıklarımın önemli olmasının sebebi de bu. 338 00:15:26,620 --> 00:15:30,280 Sırf kazanmış olmak için bir tartışmayı nasıl kazanacağınızdan bahsetmiyorum. 339 00:15:30,280 --> 00:15:31,906 Bu, bir oyun değil. 340 00:15:31,930 --> 00:15:36,128 Bunu size anlatıyorum çünkü şimdi kazanmasanız bile 341 00:15:36,152 --> 00:15:39,854 eğer iyi bir savunma yaparsanız tarih sizi haklı çıkaracak. 342 00:15:39,878 --> 00:15:42,934 Her zaman o oyunculuk koçunu düşünüyorum 343 00:15:42,958 --> 00:15:44,434 ve tuttuğum elin 344 00:15:44,458 --> 00:15:48,448 aslında adaletin eli olduğunu fark etmeye başladım. 345 00:15:48,472 --> 00:15:51,377 Uzatılan el sizin için de gelecek. 346 00:15:51,401 --> 00:15:56,413 Bir kenara itmek ya da onu tutmaya devam etmek size kalmış. 347 00:15:56,413 --> 00:15:58,539 Dinlediğiniz için çok teşekkürler.