Return to Video

Irkçılık sessizlikle büyür -- sesinizi yükseltin!

  • 0:01 - 0:03
    Ben bir insan hakları avukatıyım.
  • 0:03 - 0:06
    30 yıldır insan hakları
    avukatlığı yapıyorum
  • 0:06 - 0:07
    ve bildiğim şey bu.
  • 0:09 - 0:13
    Bir zamanlar bir odada
    yalnız bir adam vardı.
  • 0:14 - 0:16
    Adı Alton'dı.
  • 0:17 - 0:20
    Sonra başka yedi adam, yedi yabancı
  • 0:20 - 0:24
    odasına daldılar ve
    onu dışarı sürüklediler.
  • 0:24 - 0:28
    Onu yatay bir çarmıh
    pozisyonunda tuttular.
  • 0:28 - 0:30
    Her kolunu bir kişi,
  • 0:30 - 0:32
    her bacağını ikişer kişi,
  • 0:32 - 0:37
    yedinci adam da Alton'ın
    boynunu kolları arasında
  • 0:37 - 0:39
    mengene gibi sıkıştırdı.
  • 0:39 - 0:41
    Alton nefes almaya çalışıyor
  • 0:41 - 0:43
    "Nefes alamıyorum" diyordu
  • 0:43 - 0:47
    tıpkı George Floyd'un
    "Nefes alamıyorum" dediği gibi.
  • 0:48 - 0:50
    Ama adamlar durmadı.
  • 0:50 - 0:53
    Kısa süre içinde Alton ölmüştü.
  • 0:55 - 1:02
    Alton'ın ölümünün soruşturmasında
    annesi, erkek kardeşi ve kız kardeşini
  • 1:02 - 1:05
    temsil etmem istendiği zaman
  • 1:05 - 1:09
    bana "Bu nasıl olabilir?" diye sordular.
  • 1:09 - 1:11
    Verecek bir cevabım yoktu.
  • 1:12 - 1:16
    Çünkü Alton'ın vücudunun
    her yerinde yaralar vardı.
  • 1:17 - 1:21
    Boynunda ve bedeninde çürükler vardı.
  • 1:21 - 1:25
    Kollarında ve bacaklarında yaralar vardı.
  • 1:25 - 1:29
    Gözlerine, kulaklarına
    ve burnuna kan oturmuştu.
  • 1:31 - 1:34
    Karşı taraf kimsenin
    bir şey bilmediğini iddia etti.
  • 1:34 - 1:38
    Nasıl öldüğünü
    açıklayamadıklarını iddia ettiler.
  • 1:40 - 1:42
    Çünkü Alton'ın iki sorunu vardı.
  • 1:43 - 1:47
    Birincisi, içinde öldüğü koridor
  • 1:47 - 1:50
    bir cezaevi koridoruydu.
  • 1:51 - 1:53
    İkincisi de siyah olmasıydı.
  • 1:55 - 1:57
    Bu yüzden bugün sizlerle
  • 1:57 - 2:00
    Alton'ın annesinin sorusunu
    konuşmak istiyorum.
  • 2:00 - 2:04
    Böyle bir şey bizim
    ülkemizde nasıl gerçekleşebildi?
  • 2:05 - 2:07
    Bu türden şeyler dünya üzerinde
  • 2:07 - 2:10
    bütün ülkelerde nasıl gerçekleşebiliyor?
  • 2:10 - 2:12
    Halâ nasıl gerçekleşebiliyorlar
  • 2:12 - 2:15
    ve bunu durdurmak için ne yapabiliriz?
  • 2:18 - 2:19
    Otuz yıl boyunca
  • 2:19 - 2:23
    Birleşik Krallık'ta devlet
    vesayeti altında öldürülen
  • 2:23 - 2:27
    beyaz olmayan insanların
    ailelerini temsil ettim.
  • 2:27 - 2:31
    Dört kıta üstünde insan
    hakları çalışmaları yaptım.
  • 2:31 - 2:33
    Öğrendiğim şey ise şu:
  • 2:33 - 2:37
    Eğer ırkçılık hakkında
    bir şey yapmak istiyorsak
  • 2:37 - 2:41
    ilk önce ne olduğunu anlamamız gerekiyor.
  • 2:41 - 2:44
    O zaman bu ırk denen
    şey hakkında konuşalım.
  • 2:44 - 2:46
    Nedir tam olarak?
  • 2:47 - 2:49
    Hayatlarımızın bir olgusu mu?
  • 2:49 - 2:52
    Dünyada en kudretli güçlerden biri mi?
  • 2:52 - 2:55
    Hakkında bilhassa konuşmak
    istemediğimiz bir şey mi?
  • 2:55 - 2:58
    Bütün bunların hepsi
  • 2:58 - 3:00
    ama daha da fazlası.
  • 3:00 - 3:03
    Bu bir efsane.
  • 3:03 - 3:07
    Irk diye bir şey yoktur.
  • 3:09 - 3:15
    Bilimsel araştırmalar ırkın bir
    yanılsama olduğunu gösteriyor.
  • 3:15 - 3:16
    Örnek olarak
  • 3:16 - 3:19
    Avrupa kökenli biri
  • 3:19 - 3:24
    genetik olarak Asyalı birine Avrupalı,
  • 3:24 - 3:26
    başka birine göre daha yakın olabilir.
  • 3:28 - 3:31
    Peki, ırk biyolojik bir olgu değilse
  • 3:31 - 3:33
    gerçekten ne?
  • 3:34 - 3:38
    Bir sosyal kurgu.
  • 3:38 - 3:40
    Yani icat edilmiştir.
  • 3:41 - 3:44
    Ama kimin tarafından ve hangi sebeple?
  • 3:46 - 3:53
    Bir tür olarak, DNA'mızın
    yüzde 99,9'u herkeste aynı.
  • 3:53 - 3:56
    Ama görünen harici özellikler,
  • 3:56 - 3:59
    saç tipi ve cilt rengi mesela,
  • 4:00 - 4:04
    sözde ırksal genetik farklar
    hakkındaki bu ırkçı genetik yalanı
  • 4:04 - 4:08
    teşvik etmek için kullanılmıştır.
  • 4:10 - 4:13
    Irkçılık yüzyıllar boyunca
    endemik olarak kaldı.
  • 4:13 - 4:19
    Naziler de bu ırkçı yalanı
    desteklemeye oldukça hevesliydiler.
  • 4:19 - 4:21
    Aynı zamanda Birleşik Devletler'de de
  • 4:21 - 4:24
    öjenik deneyler ve yasalar mevcuttu.
  • 4:25 - 4:27
    Avustralya'da ise
  • 4:27 - 4:34
    iki ebeveyni de yerli olan
    çocuklar, beyaz bir Avustralya
  • 4:34 - 4:38
    oluşturmak için ailelerinden koparıldı.
  • 4:39 - 4:45
    Bu tür fikirler ırksal olarak
    saf bir anavatan özlemi duyan
  • 4:45 - 4:49
    aşırı muhafazakâr gruplarla
    tekrar yükselişe geçti.
  • 4:50 - 4:52
    Bu sistem nasıl işliyor?
  • 4:53 - 4:57
    Sosyal eşitsizliklere
    ırk yüzünden sahip değiliz.
  • 4:58 - 5:03
    Irk ile gerekçelendirilen
    sosyal eşitsizliklere sahibiz.
  • 5:05 - 5:06
    Ben bunu, aparthayd karşıtı
  • 5:06 - 5:10
    aktivistleri temsil ederken
    anlamaya başladım.
  • 5:11 - 5:17
    Aparthaydın ırk ile
    gerekçelendirilen bir sosyal sömürü
  • 5:17 - 5:19
    ve ayrımcılık sistemi
  • 5:19 - 5:21
    olduğunu gösterdiler bana.
  • 5:21 - 5:25
    Beyaz insanların sözüm ona üstünlüğü
  • 5:25 - 5:29
    ve siyahilerin sözüm ona alçaklığı
    bu sisteme dayanıyordu.
  • 5:30 - 5:34
    Aparthayd yönetimi
    bunun yaradılış olduğunu,
  • 5:34 - 5:36
    dolayısıyla kaçınılmaz olduğunu
  • 5:36 - 5:39
    ve hakkında yapabileceğiniz
    bir şey olmadığını söyledi.
  • 5:40 - 5:47
    Doğa Ana yalanı ayrımcılık
    ve adaletsizliğe pas veriyor.
  • 5:48 - 5:50
    Bunu sömürgeleştirme
  • 5:50 - 5:56
    ve imparatorluk vasiyetinden
    muzdarip insanların davalarında gördüm.
  • 5:56 - 6:01
    Afrika'da aynı ten rengine sahip insanlar
    arasında da benzer etkiler gördüm.
  • 6:02 - 6:07
    Hindistan'da bazı kastlardan
    insanların nasıl aşağılandığında gördüm.
  • 6:09 - 6:11
    Mağdurlar farklı olabilir
  • 6:11 - 6:13
    ama mekanizma,
  • 6:13 - 6:16
    yaftalama ve yalanlar,
  • 6:16 - 6:18
    tamamen aynı.
  • 6:19 - 6:24
    İnsanların ırk olayına sarılmakta neden
    bu kadar hevesli olduğunu anlıyorsunuz.
  • 6:24 - 6:26
    Çünkü imtiyazlı insanlara,
  • 6:26 - 6:28
    yani bizim gibi insanlara,
  • 6:28 - 6:30
    cezadan kaçınma hakkı veriyor.
  • 6:33 - 6:37
    Gerçek şu ki ırk bir sistem.
  • 6:37 - 6:40
    Oksijen gibi, bir atmosfer gibi.
  • 6:40 - 6:43
    Toplumun her köşesine erişiyor.
  • 6:43 - 6:47
    Dokunduğu herkese bulaşıyor.
  • 6:47 - 6:50
    Güç ve imtiyazı koruyor.
  • 6:52 - 6:53
    Kimin gücünü?
  • 6:53 - 6:55
    Çevrenize bakın.
  • 6:57 - 6:59
    Beyaz olmayan insanlar için
  • 6:59 - 7:00
    ve benim gibi insanlar için
  • 7:00 - 7:03
    beyaz insanlarla ırkçılık
    hakkında konuşmak
  • 7:03 - 7:04
    nasıl bir şey?
  • 7:06 - 7:11
    Birçok beyaz insana
    bu fazlasıyla zor geliyor.
  • 7:11 - 7:14
    Bazı beyaz insanlar bununla
    ilgili bilgimiz yok diyor.
  • 7:15 - 7:18
    Diğerleri toplumların belki de ırkçılıktan
  • 7:18 - 7:21
    hiç mağdur olmadığını söylüyor.
  • 7:23 - 7:28
    Siz de tüm bunları merak
    eden bir beyaz insansanız
  • 7:28 - 7:31
    yapabileceğiniz bir düşünce deneyi var.
  • 7:33 - 7:35
    Çünkü gerçek şu ki
  • 7:35 - 7:36
    biliyorsunuz.
  • 7:36 - 7:38
    Çoktandır biliyorsunuz.
  • 7:39 - 7:41
    Öyleyse kendinize şunu sorun:
  • 7:42 - 7:46
    Gerçekten, ama gerçekten
    oğlunuzun ya da kızınızın,
  • 7:46 - 7:49
    erkek kardeşinizin, kız kardeşinizin
  • 7:49 - 7:53
    Orta Doğu'dan dinine bağlı bir
    Müslüman ile evlenmesini ister misiniz?
  • 7:53 - 7:58
    Ya da yakın zamanda
    Güney Asya'dan gelmiş Hindu biriyle?
  • 7:59 - 8:03
    Ya da Sahraaltı
    Afrika'dan bir sığınmacıyla?
  • 8:03 - 8:08
    Ya da yakın zamanda ABD-Meksika
    sınırından gelmiş birisiyle?
  • 8:09 - 8:13
    Tamamen itiraz etmiyor olabilirsiniz
  • 8:13 - 8:15
    ama bir endişe duyuyor olabilirsiniz.
  • 8:17 - 8:22
    Aklınızın arka tarafında yatan bir kuşku.
  • 8:22 - 8:25
    Onların ten renginden dolayı da değil bu.
  • 8:25 - 8:29
    Öyle çünkü biliyorsunuz ki
    bizimki gibi ülkelerde,
  • 8:29 - 8:31
    şu anki haliyle, bu evliliğin
  • 8:31 - 8:37
    onların hayattan beklentilerini
    etkileyecek olması muhtemel.
  • 8:37 - 8:39
    İnsanların onları yargılayacaklarını
  • 8:39 - 8:43
    bildiğinizin ve anladığınızın
    farkına varıyorsunuz.
  • 8:43 - 8:45
    Yüzlerce farklı şekilde
  • 8:45 - 8:49
    bu yargılar onların ve çocuklarının
  • 8:49 - 8:51
    hayatlarını etkileyecek.
  • 8:53 - 8:54
    İşte o anda
  • 8:54 - 8:58
    güçlü bir gerçeklik ile
    bağlantı kuruyorsunuz.
  • 8:58 - 9:04
    Sistematik ırkçılığın gerçek
    olduğunu bildiğiniz gerçekliği ile.
  • 9:05 - 9:08
    Peki neden ırk hakkında
    konuşmak istemiyorsunuz?
  • 9:08 - 9:12
    Çünkü bu rahatsız edici, kesinlikle.
  • 9:12 - 9:15
    Ancak bu cevabın sadece bir kısmı.
  • 9:15 - 9:19
    Daha büyük kısmı çok daha yaralayıcı.
  • 9:19 - 9:22
    Öfkelenmeniz sadece savunmacılık değil.
  • 9:22 - 9:25
    Bu bir savunma mekanizması.
  • 9:25 - 9:27
    İmtiyaz sistemini
  • 9:28 - 9:31
    ve varlık ve gücün
    haksız dağılımını savunuyor.
  • 9:32 - 9:36
    Kırılganlık ırksal
    eşitsizliğe pas veriyor.
  • 9:37 - 9:40
    Kazanan ve kaybeden kim?
  • 9:40 - 9:42
    Verilere bakın.
  • 9:44 - 9:45
    Gelir verisine.
  • 9:45 - 9:47
    Sağlıkta eşitsizlik verisine.
  • 9:47 - 9:49
    Okulda dışlanma verisine.
  • 9:49 - 9:50
    Kariyer beklentisi verisine.
  • 9:50 - 9:52
    Durdurma ve arama verisine.
  • 9:52 - 9:55
    Beyaz olmayan insanların
  • 9:55 - 9:59
    COVID'den nasıl orantısız
    şekilde öldüklerine bakın.
  • 10:01 - 10:06
    Peki ırk efsanesi sizi görünmez yapıyorsa
  • 10:06 - 10:10
    ve kırılganlık cevabı sizi susturuyorsa
  • 10:10 - 10:12
    size hangi seçenekler kalıyor?
  • 10:12 - 10:18
    Irkçı olmak ya da ırkçı olmamak
    arasında seçmek kalıyor.
  • 10:18 - 10:21
    Ya da başka bir yol mu var?
  • 10:21 - 10:24
    Çünkü bu TED konuşmasındaki
    neredeyse herkes
  • 10:24 - 10:28
    ırkçı olmadığını söyleyecektir.
  • 10:28 - 10:30
    Ama bir şey olmamanın
  • 10:30 - 10:33
    yeterli olmadığı gerçeğiyle
    yüzleşmek zorundayız.
  • 10:34 - 10:39
    Üçüncü seçenek aktif
    olarak ırkçılık karşıtı olmaktır.
  • 10:40 - 10:43
    Eğer Siyah hayatların değerli
    olduğunda hemfikirseniz
  • 10:43 - 10:45
    kendinize sorun
  • 10:45 - 10:48
    "Siyah hayatlar benim
    hayatımda ne kadar değerli?"
  • 10:48 - 10:50
    "Siyah hayatların benim için
  • 10:50 - 10:53
    değerli olduğunu göstermek için
    ben ne yaptım?"
  • 10:54 - 11:00
    Açık bilinçli etkin bir ırkçılık
    karşıtı duruş benimseyerek
  • 11:00 - 11:04
    görünmez olan görünür hale gelir.
  • 11:04 - 11:07
    Susturulmuş olan
  • 11:07 - 11:10
    yüksek ve net bir şekilde haykırılır.
  • 11:12 - 11:15
    Ama bu yine de yeterli değil.
  • 11:18 - 11:23
    Soruşturmada haftalar
    süren acılı mücadeleden sonra
  • 11:23 - 11:27
    Alton'ın davasında tamamı beyaz
    olan jüri mahkeme salonuna döndü.
  • 11:29 - 11:32
    Jüri başkanı ayağa kalktığında salona
  • 11:32 - 11:35
    tamamen bir sessizlik hakim oldu
  • 11:37 - 11:39
    ve başkan jüri kararını beyan etti.
  • 11:41 - 11:45
    Karar yasa dışı öldürmeydi.
  • 11:45 - 11:46
    İşte o anda
  • 11:46 - 11:48
    mahkeme salonunda bir kıyamet koptu.
  • 11:48 - 11:51
    Sağır edici bir gürültü vardı.
  • 11:52 - 11:54
    İnsanlar bağırıyorlardı,
  • 11:54 - 11:57
    Alton'ın kız kardeşi
    sol tarafımdaki yerinde ayağa kalktı,
  • 11:57 - 12:00
    cezaevi görevlilerini gösteriyor
  • 12:00 - 12:01
    ve bağırıyordu:
  • 12:01 - 12:03
    "Kardeşimi sen öldürdün!
  • 12:03 - 12:05
    Kardeşimi sen öldürdün!"
  • 12:07 - 12:10
    Ailesi, Alton'ın ölümünden sorumlu olan
  • 12:10 - 12:15
    cezaevi görevlilerinin
    soruşturulması gerektiğini
  • 12:15 - 12:17
    talep etti çaresizce.
  • 12:17 - 12:19
    Bunu hepimiz çok istedik.
  • 12:20 - 12:24
    Ama bir tanesi bile soruşturulmadı.
  • 12:24 - 12:28
    Biz de başsavcıyı mahkemeye verdik,
  • 12:28 - 12:30
    savcılık direktörünü.
  • 12:31 - 12:34
    Ülkenin en yüksek hakimi,
  • 12:34 - 12:36
    Yüksek Mahkeme Başkanı,
  • 12:36 - 12:39
    soruşturma açılmaması
    kararının ölümcül hatalı
  • 12:39 - 12:42
    ve hukuksuz olduğunu kabul etti.
  • 12:46 - 12:49
    Alton'ın davası süresince her gün
  • 12:49 - 12:53
    erkek kardeşi mahkeme
    merdivenlerine oturur
  • 12:53 - 12:55
    ve şöyle derdi bana,
  • 12:55 - 12:57
    "Bugün onlara iyi bir ders ver Bay D."
  • 13:00 - 13:05
    Ama kardeşinin öldürülmesi
    için asla kimseye soruşturma
  • 13:05 - 13:07
    açılmayacağını anladığı zaman
  • 13:08 - 13:09
    bu onu kahretti.
  • 13:10 - 13:14
    Birkaç yıl sonra bir
    akıl hastanesinde vefat etti.
  • 13:18 - 13:21
    Peki Alton'ın ölümü sizle ve toplumumuzda
  • 13:21 - 13:25
    bulunan ırkçılık ve
    imtiyazla nasıl örtüşüyor?
  • 13:26 - 13:28
    Ben sizden ne istiyorum?
  • 13:29 - 13:34
    Kendimden istediğim şey işsiz bırakılmak.
  • 13:35 - 13:38
    Görüyorsunuz ya,
    gözü yaşlı aileler bana geliyorlar
  • 13:38 - 13:41
    ve ben gözlerindeki umudu görüyorum.
  • 13:41 - 13:43
    Sevdiklerinin ölümüyle ilgili
  • 13:43 - 13:47
    herhangi bir kişinin soruşturulması
  • 13:47 - 13:50
    ihtimalinin çok uzak olduğunu
  • 13:50 - 13:52
    onlara söylemek zorunda kalıyorum.
  • 13:54 - 13:56
    Kariyerimin baharında
  • 13:56 - 13:59
    bu kederli yüzleri gördüm.
  • 13:59 - 14:01
    Hayatımın sonbaharına girdiğimde
  • 14:01 - 14:04
    halâ görüyorum onları.
  • 14:04 - 14:07
    Hayatımın yaz mevsimi kanla doluydu.
  • 14:08 - 14:12
    Ölümlerinden bir şekilde kendimin
    sorumlu olduğumu düşüyorum,
  • 14:12 - 14:15
    rasyonel olarak durumun böyle
    olmadığını bilmeme rağmen.
  • 14:15 - 14:17
    Ancak Alton'ı, Gareth'i,
  • 14:17 - 14:20
    Zahid'i ya da bir başkasını
  • 14:20 - 14:22
    geri getiremem
  • 14:22 - 14:26
    ki yaslı ailelerinin
    istedikleri tek şey bu.
  • 14:29 - 14:32
    Bu yüzden yalanların
    iç yüzünü görmenizi istiyorum.
  • 14:34 - 14:38
    En çok güçsüz kılan yalanlardan
    birinin iç yüzünü görmenizi istiyorum.
  • 14:38 - 14:43
    Yaptıklarımızın bir fark oluşturmayacağı
    ve oluşturamayacağı yalanının.
  • 14:44 - 14:46
    Eminim bunu Rosa Parks'a da söylemişlerdi
  • 14:46 - 14:48
    ve Martin Luther King'e
  • 14:48 - 14:51
    ve Nelson Mandela'ya.
  • 14:51 - 14:54
    Onlar yollarına devam
    edip başardılar yine de.
  • 14:55 - 14:57
    Cezaevi görevlilerini sorgularken
  • 14:57 - 15:00
    onları düşünmeye çalıştım.
  • 15:00 - 15:02
    Her birine şöyle dedim,
  • 15:02 - 15:05
    "Alton'ın annesi Bayan Manning'e bakın
  • 15:05 - 15:09
    ve oğlunun neden öldüğünü siz söyleyin."
  • 15:10 - 15:13
    İçlerinden hiçbiri ona bakamadı.
  • 15:14 - 15:18
    Onun görünmez olmasını istediler.
  • 15:20 - 15:27
    Ne yazık ki oğlunun ölümü için kimsenin
    soruşturulmayacağını anlayan annesi
  • 15:27 - 15:29
    derin bir bunalıma girdi
  • 15:29 - 15:31
    ve vefat etti.
  • 15:32 - 15:36
    Bütün o kaos ve kargaşa içinde
  • 15:36 - 15:39
    jüri kararı açıklandığı zaman ona dönüp
  • 15:39 - 15:40
    "Bayan Manning,
  • 15:40 - 15:44
    aileniz için çok üzgünüm."
    dediğim zaman nasıl bana dönüp
  • 15:46 - 15:47
    "Bay Dias, siz de ailedensiniz."
  • 15:47 - 15:51
    dediğini asla unutmayacağım.
  • 15:51 - 15:55
    Sonra cezaevi görevlilerini
    ve jüriyi gösterdi ve dedi ki
  • 15:55 - 15:57
    "Onlar da aileden.
  • 15:57 - 15:59
    Ama aileler atışır ve kavga ederler
  • 15:59 - 16:01
    ama kavgayı ayırmamız gerekir.
  • 16:01 - 16:04
    Bir çözüm bulmamız gerekir."
  • 16:04 - 16:07
    Peki nasıl ve ne zaman çözüm bulacağız?
  • 16:09 - 16:12
    Dr. King bize öğretti ki
  • 16:12 - 16:17
    zaman, doğru olan şeyi
    yapmak için her zaman doğrudur.
  • 16:18 - 16:21
    Devlet vesayetindeki bu ihtilaflı ölümler
  • 16:21 - 16:25
    cezaevleri ve karakollarda gerçekleşti.
  • 16:25 - 16:29
    Ancak nihayetinde, George Floyd'un
  • 16:29 - 16:32
    korkunç ölümü sonrasında
    ön plana çıktılar.
  • 16:33 - 16:36
    Bilmediğimizi söyleyemeyiz artık.
  • 16:36 - 16:40
    COVID krizi ve George Floyd'un ölümü
  • 16:40 - 16:43
    bizleri kayıtsızlığımızdan
    sarsarak uyandırdı.
  • 16:44 - 16:46
    Bunlar dünyayı bir değişime sürükledi
  • 16:46 - 16:51
    çünkü bir kez görünmüş
    olan artık göz ardı edilemez.
  • 16:52 - 16:56
    Şimdi tarihi bir değişim anı yaşıyoruz.
  • 16:58 - 17:01
    Etki alanlarımızda harekete geçmenin
  • 17:01 - 17:04
    şimdi tam zamanı
  • 17:04 - 17:05
    ve hepimiz bu alana sahibiz.
  • 17:06 - 17:08
    Oy verme gücüne sahibiz,
  • 17:08 - 17:09
    paramızı nerede
  • 17:09 - 17:13
    ne için harcadığımız cep gücüne sahibiz.
  • 17:13 - 17:19
    Irkçılıkla, her nerede ve ne zaman
    karşılaşırsak yüzleşme gücüne sahibiz.
  • 17:21 - 17:23
    Bugün burada dinleyen sizlerden
  • 17:23 - 17:26
    bu imtiyazdan faydalanmış olanlar
  • 17:26 - 17:30
    sistemi tepe taklak etmek
    ve toplumun değişmesini
  • 17:30 - 17:33
    talep etmek fırsatına sahipler.
  • 17:35 - 17:41
    Nihayetinde, ne olacağı
    artık bizim ellerimizde.
  • 17:41 - 17:43
    Benim bildiğim budur.
  • 17:43 - 17:48
    Devlet vesayetindeki biri
    "Nefes alamıyorum" dediği zaman
  • 17:48 - 17:50
    ölümcül bir tehlike altındadır.
  • 17:50 - 17:55
    Ancak bir toplum herkesin
    her gün solumakta olduğu
  • 17:55 - 17:58
    ırkçılık oksijenini değiştirmediği zaman
  • 17:58 - 18:03
    o toplumda ırksal adalet
    ve eşitlik için duyulan
  • 18:03 - 18:07
    umut da ölümcül tehlike altındadır.
  • 18:07 - 18:10
    Daha fazlar Altonlar, Garethlar
  • 18:10 - 18:12
    Zahidler, Olasenisler,
  • 18:12 - 18:16
    Jimmyler ve Seanlar,
  • 18:16 - 18:18
    Sherryler ve Breonnalar,
  • 18:18 - 18:21
    Christopherlar ve Georgelar olamaz.
  • 18:23 - 18:25
    Ancak bu sadece ölümlerle ilgili değil
  • 18:26 - 18:27
    aynı zamanda hayatla ilgili.
  • 18:27 - 18:31
    Ve insan olarak birlikte
    gelişmemizle ilgili.
  • 18:31 - 18:34
    Bunun için de hepimize ihtiyaç var.
  • 18:35 - 18:38
    Irkçılık görünmez kalmak istiyor.
  • 18:38 - 18:40
    Bunu teşhir edin.
  • 18:40 - 18:42
    Irkçılık sessizliğinizi istiyor.
  • 18:42 - 18:44
    Gürültü çıkarın.
  • 18:44 - 18:47
    Irkçılık umursamaz olmanızı istiyor.
  • 18:47 - 18:51
    Şimdi kendi sessinizi,
    imtiyazınızı ve gücünüzü
  • 18:51 - 18:53
    daima ırksal adalet için
  • 18:53 - 18:57
    kullanmaya söz verin
  • 18:57 - 19:02
    ve değişim isteyen seslerin
    yükselen kreşendosuna katılın.
  • 19:02 - 19:04
    Ve umudun bir parçası olun.
  • 19:06 - 19:08
    Bize katılır mısınız?
Title:
Irkçılık sessizlikle büyür -- sesinizi yükseltin!
Speaker:
Dexter Dias
Description:

İnsan hakları avukatı Dexter Dias ırkçılığın bizlerin sessizliği ve umursamazlığı üzerinden büyüdüğünü söylüyor. Adaletsizliğin yıpratıcı etkilerini ön plana çıkartan korkunç bir Birleşik Krallık davasını anlatan Dias umut, değişim ve adaletin gelişmesi için hepimizi sesimizi yükseltmeye ve ırk hakkında kötü niyetli efsaneleri teşhir etmeye teşvik ediyor.

more » « less
Video Language:
English
Team:
closed TED
Project:
TEDTalks
Duration:
19:21

Turkish subtitles

Revisions