Yozlaşma kültürünün kökünü kazımanın üç yolu
-
0:01 - 0:03Hiç soyuldunuz mu?
-
0:04 - 0:08Peki hiç isteğiniz dışında
değer verdiğiniz bir şey -
0:08 - 0:09sizden zorla alındı mı?
-
0:10 - 0:11Bu ihlaldir.
-
0:12 - 0:16Kızgınlık, saldırı
-
0:16 - 0:18ve çaresizlik hisleri.
-
0:19 - 0:21Yozlaşmanın hissettirdiği şey budur.
-
0:22 - 0:24Yozlaşma hırsızlıktır.
-
0:25 - 0:26Yozlaşma yıpratıcıdır,
-
0:27 - 0:28yozlaşma suçtur,
-
0:29 - 0:30yozlaşma zehirlidir
-
0:30 - 0:32ve yırtıcıdır.
-
0:34 - 0:35Ben Kenya'dan geliyorum
-
0:37 - 0:40ve Kenya'da yozlaşma
farklı biçimler alıyor. -
0:41 - 0:44Sizinle bir Karura Ormanı hikayesi
paylaşmak istiyorum. -
0:46 - 0:48Burası memleketim, Nairobi.
-
0:49 - 0:51Nairobi'yi seviyorum. Güzel bir yer.
-
0:52 - 0:54Fakat bir çelişkiler şehri.
-
0:55 - 0:57Hem güzel bir şehir
-
0:57 - 0:59hem de meydan okuyan bir şehir.
-
1:01 - 1:04Fakat bu güzel şehrin ortasında
-
1:04 - 1:06benim evim dediğim
-
1:06 - 1:08Karura Ormanı var,
-
1:09 - 1:15herhangi bir şehri imrendirebilecek
engin güzellikler ve yeşillerin vahası. -
1:16 - 1:20Karura ormanını neredeyse
yozlaşma yüzünden kaybediyorduk. -
1:21 - 1:24Annem Wangari Maathai'nin
duyduğuna göre, -
1:24 - 1:27Karura ormanı saldırı altında.
-
1:29 - 1:34Ormanın tam ortasına yapılacak
bir inşaat alanı vardı. -
1:35 - 1:38Devlet görevlileri ormanı çaldı.
-
1:39 - 1:46Karura'nın yüzlerce parselini
arkadaşlarına ve dostlarına -
1:46 - 1:48bölüştürdü, sattı ve hediye ettiler.
-
1:49 - 1:511977 yılında annem
-
1:51 - 1:54Kenya'nın her yerine ağaçlar dikmek,
-
1:54 - 1:56yeşil alanları yenilemek
-
1:56 - 1:59ve Karura ormanı gibi
yeşil alanları korumak için -
1:59 - 2:02Yeşil Kuşak Hareketini kurdu.
-
2:03 - 2:05Arkadaşlarını ve dostlarını
bir araya getirdi -
2:05 - 2:07ve beraber, dünyanın en başarılı
-
2:07 - 2:11ağaç dikme kampanyalarından
birini yarattılar. -
2:12 - 2:15Dolayısıyla, Karura'nın saldırı altında
olduğunu öğrendiğinde -
2:15 - 2:17derhal harekete geçmeleri
-
2:17 - 2:20şaşırtıcı değildi.
-
2:21 - 2:24Bu ormandaki hırsızlığı durdurmak için
-
2:24 - 2:27polisle ve kiralık katillerle savaştılar.
-
2:28 - 2:32Fakat ne yazık ki, yozlaşma
ve açgözlülüğe hayır demeye gelen -
2:32 - 2:38rahipler, politikacılar, öğrenciler
ve halkın desteği -
2:38 - 2:43gittikçe yükseliyordu.
-
2:44 - 2:49Kısa süre sonra bu destek
yetkililerin bastıramayacağı kadar -
2:49 - 2:52güçlü ve yoğun bir hal aldı.
-
2:52 - 2:55Karura ormanı kurtarıldı.
-
2:57 - 3:002000'lerde annemin
Yeşil Kuşak Hareketi'ne katıldım -
3:00 - 3:05ve hareketin savunma
aktivitelerinin büyümesine, -
3:05 - 3:08Kenya'nın ötesine yayılmasına
-
3:08 - 3:12ve 2004'te aldığı Nobel Barış Ödülü
etrafında gelişen -
3:12 - 3:16son derece önemli bir
fikir birliğine tanık oldum -- -
3:16 - 3:22çevre, demokrasi ve barış
ayrılmaz biçimde birbirine bağlıydı. -
3:22 - 3:27Annemin Karura Ormanı'nı
korumaya çalışırken -
3:27 - 3:30yıllar önce yüzleştiği şeyin
-
3:30 - 3:32münferit bir olay olmadığını da öğrendim.
-
3:32 - 3:36O gün kendini gösteren
yozlaşma ve açgözlülük -
3:36 - 3:38bugün de sağ ve sağlıklı,
-
3:39 - 3:42devlet hazinesini yağmalamaya istekli,
-
3:42 - 3:44hırslı politikacı
ve devlet memurları yüzünden, -
3:45 - 3:47hem de halk pahasına.
-
3:47 - 3:49Yozlaşma her yerde.
-
3:50 - 3:54Şimdi, yozlaşma yıkıcıdır;
her ekonomi, demokrasi -
3:55 - 3:56ve çevre için.
-
3:56 - 4:00Vatandaşları hayati sosyal hizmetlere
ulaşmaktan alıkoyar, -
4:00 - 4:03ve insan hayatını değersiz kılar.
-
4:05 - 4:07Genç adamlar
düşük bir miktar para karşılığında -
4:07 - 4:09çetelere katılıp
-
4:10 - 4:13topluluklarını vahşileştirmeyi
-
4:13 - 4:14göze alıyorsa,
-
4:15 - 4:18kadınlar işe giderken tecavüze uğruyorsa
-
4:18 - 4:20ve bunu şikayet ettiklerinde
-
4:20 - 4:23saldırganlar rüşvetle hapisten çıkıyorsa
-
4:24 - 4:26ve genç kızlar hijyenik ped alabilmek için
-
4:27 - 4:29vücutlarını satmak zorundaysa
-
4:31 - 4:33toplumun yıkıldığını anlıyorsunuz.
-
4:35 - 4:37Son yıllarda Kenya
-
4:37 - 4:42dünyanın en yozlaşmış
10 ülkesinden biri seçildi. -
4:44 - 4:48Benim için daha da üzücü olan,
Kenya'nın her yıl -
4:48 - 4:52milli bütçesinin üçte birini
yozlaşma yüzünden yitirmesi. -
4:52 - 4:55Bu altı milyar dolar demek.
-
4:56 - 4:59Bu kesinlikle kabul edilemez.
-
4:59 - 5:02Yozlaşma karşıtı çabaların
engellendiği, önemsenmediği -
5:02 - 5:06veya müdahaleye uğradığı bir ülkede,
-
5:06 - 5:11bu kötülükle baş etmek için
yeni stratejilere ihtiyaç var. -
5:12 - 5:14Sonsuza kadar şikayet edemeyiz.
-
5:14 - 5:15Ya bununla yaşamayı öğreniriz
-
5:16 - 5:18ya da bunu değiştiririz.
-
5:20 - 5:21İşte iyi bir haber:
-
5:23 - 5:25İnsanlar yozlaşmış doğmaz.
-
5:27 - 5:30Bir noktada, bu davranışlar
toplu gelişim yerine -
5:30 - 5:34bireysel kazancı savunan
kültür tarafından beslenir. -
5:36 - 5:39Bu yüzden, eğer yozlaşmanın
kökünü kazıyacaksak -
5:39 - 5:43daha köklenmeden işe başlamalıyız.
-
5:44 - 5:47Erken müdahale etmemiz gerekiyor.
-
5:50 - 5:51Sizin ülkenizi bilmem
-
5:51 - 5:53ama benim geldiğim ülkede,
-
5:53 - 5:56bizi geleceğe gençlik taşıyacak.
-
5:57 - 6:02Bugün Kenya'da, nüfusun
%80'i 35 yaşın altında. -
6:04 - 6:08Ama kendilerinin de kabul ettiği üzere,
çatışan değerlere sahipler. -
6:09 - 6:12Kenya'daki gençlerin %58'i bize
-
6:12 - 6:15para kazanmak uğruna
her şeyi yapabileceklerini söyledi. -
6:17 - 6:20Bunların %45'i de yozlaşmanın
-
6:21 - 6:25iş meselelerinde kullanılmasının
meşru bir yol olduğunu söyledi. -
6:27 - 6:32%73'ü kendi inançlarını savunmaya
-
6:32 - 6:34istekli olmadıklarını söyledi,
-
6:34 - 6:36cezalandırılma korkusu yüzünden.
-
6:39 - 6:41Birkaç yıl önce
-
6:42 - 6:44annemden öğrendiğim şey,
-
6:45 - 6:49"birin gücü" fikriydi --
-
6:49 - 6:52her birimiz değişimin
güçlü temsilcileri olabiliriz -
6:52 - 6:55ve birlikteyken bir kuvvetiz,
-
6:57 - 7:02eğer el ele verirsek,
koşulları değiştirebiliriz -
7:02 - 7:04ve hiçbir sorun çok büyük değildir.
-
7:06 - 7:08Annem bunu o kadar
derinden anlamıştı ki, -
7:08 - 7:11tüm yaptıklarının merkezinde bu vardı.
-
7:11 - 7:15Kültürü değiştirmek sabır,
istikrar ve taahhüt ister -
7:15 - 7:19ve çok yavaş ve derin bir iştir.
-
7:21 - 7:25Ama eğer kültürümüzü değiştireceksek
buna şimdi başlamak zorundayız. -
7:25 - 7:30Vefatından sonra,
onun adına bir vakıf kurduk, -
7:30 - 7:31tam da bunu yapmak üzere;
-
7:31 - 7:35gençler ve çocuklarla çalışmak,
-
7:35 - 7:38karakter ve kişisel liderlik
inşa etmeye başlamak, -
7:38 - 7:40maksat ve dürüstlük aşılamak için.
-
7:42 - 7:46Ancak yozlaşmayla savaşmak,
yozlaşma kötüdür demek kadar kolay değil. -
7:47 - 7:50Şu an yürüttüğümüz ve
her okul topluluğunda benzerinin -
7:50 - 7:54yapılabileceğine inandığımız
üç stratejiye gelelim: -
7:55 - 7:59Önce, nedenini anlamalıyız:
-
7:59 - 8:02Yozlaşma, ilk başta neden ortaya çıkıyor?
-
8:03 - 8:07Ondan gerçek adıyla mı bahsediyoruz
-- hırsızlık -- -
8:07 - 8:10yoksa başka kelimelerle
örtbas mı ediyoruz? -
8:12 - 8:16Küçük çocuklar yozlaşmayla
savaşmanın neye benzediğini -
8:17 - 8:20ve nasıl hissettirdiğini
modellemeye başlayabilirse, -
8:21 - 8:24gelecekte bir ikilemde kaldıklarında,
onlara öğretilen şekilde -
8:24 - 8:27davranma olasılıkları yüksek olacaktır.
-
8:30 - 8:35İkincisi, karakteri
açık bir şekilde öğretmeliyiz. -
8:36 - 8:38Bu bariz bir şey gibi gelebilir
-
8:39 - 8:42ama gelişme zihniyeti
ve otokontrol becerisi -
8:42 - 8:44sergileyen bir çocuk,
-
8:45 - 8:46özgüven sahibidir.
-
8:47 - 8:52Özgüven sahibi bir çocuk
inandığı şey için mücadele edecektir. -
8:54 - 9:01Üçüncüsü, çocuklarımızda erkenden
kişisel liderlik inşa etmeliyiz. -
9:04 - 9:08Böylece onlara, yozlaşmayı gördüklerinde
bunun ayırdına varmanın -
9:08 - 9:11ne olduğunu bilme fırsatı vermiş oluruz.
-
9:12 - 9:14Kendilerine ihtiyaç duyulduğunda
-
9:14 - 9:18ayağa kalkıp fikirlerini söylemenin
ne hissettirdiğini öğrenirler. -
9:19 - 9:23Bence en önemlisi,
şu bağlantıyı kurabilmeleridir; -
9:23 - 9:26bir tarafta insanların acı çekişi,
-
9:27 - 9:31diğer tarafta
yozlaşma, hırs ve bencillik. -
9:33 - 9:37Görmek istediğimiz geleceği yaratmak için
-
9:38 - 9:40kendi yeterliliğimize inanmalıyız,
-
9:41 - 9:44her birimiz, kendi küçük katkımızla.
-
9:46 - 9:48Gençler, yeni bir gerçekliğin
-
9:48 - 9:51mümkün olduğuna inanmalılar.
-
9:53 - 9:56Yozlaşma, iklim değişimi,
-
9:56 - 9:59ekolojik çöküş, biyoçeşitlilik kaybı --
-
9:59 - 10:02tüm bu sorunlar liderlik gerektirir.
-
10:04 - 10:07Senegalli Baba Dioum'un söylediği gibi,
-
10:09 - 10:10"Son analizde,
-
10:12 - 10:16yalnızca sevdiğimiz şeyleri koruyacağız,
-
10:18 - 10:22yalnızca anladığımız şeyleri seveceğiz,
-
10:23 - 10:29ve yalnızca bize öğretileni anlayacağız."
-
10:29 - 10:30Teşekkürler.
-
10:30 - 10:33(Alkış)
- Title:
- Yozlaşma kültürünün kökünü kazımanın üç yolu
- Speaker:
- Wanjira Mathai
- Description:
-
"Yozlaşma Kenya için daimi bir tehdit," diyor sosyal girişimci Wanjira Mathai -- ve bunu engellemek için, erken müdahaleye başvurmalıyız. Siyasi aktivist ve Nobel ödüllü annesi Wangari Maathai'nin izinden giden Mathai, yozlaşma kültürünün kökünü kazımak için üç yöntem paylaşıyor: Çocuklara ve gençlere liderlik, maksat duygusu ve dürüstlük aşılamak.
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 10:47
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Gözde Zülal Solak accepted Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Gözde Zülal Solak edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Helin Erden edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Helin Erden edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Helin Erden edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption | ||
Helin Erden edited Turkish subtitles for 3 ways to uproot a culture of corruption |