Neden dil, insanlığın en büyük buluşu
-
0:02 - 0:03Kaşıklar.
-
0:05 - 0:06Karton kutular.
-
0:07 - 0:10Elektrikli çocuk trenleri.
-
0:11 - 0:12Tatil süsleri.
-
0:12 - 0:14Oyuncak evler.
-
0:14 - 0:16Battaniyeler.
-
0:16 - 0:17Sepetler.
-
0:17 - 0:18Halılar.
-
0:18 - 0:20Katlanır masalar.
-
0:20 - 0:21Akıllı telefonlar.
-
0:21 - 0:22Piyanolar.
-
0:23 - 0:25Elbiseler.
-
0:25 - 0:26Fotoğraflar.
-
0:26 - 0:30Tüm bu şeylerin, son üç ayda
çekmiş olduğum fotoğraflar olmaları -
0:30 - 0:33ve teliflerinin bana ait
olmaları dışındaki -
0:33 - 0:34ortak noktaları ne?
-
0:34 - 0:35(Gülüşmeler)
-
0:35 - 0:37Bunların hepsi
-
0:37 - 0:41dilin faydalarıyla üretilmiş icatlar.
-
0:41 - 0:43Dil olmasaydı bunların
hiçbiri var olmazdı. -
0:43 - 0:45Bu şeylerin herhangi birisinin
-
0:45 - 0:48veya bunun gibi bir binanın
inşasının dil kullanılamadan -
0:48 - 0:50veya dil kullanımı sayesinde
-
0:50 - 0:55edinilen bilgilerden yararlanamadan
üretildiğini hayal edin. -
0:55 - 0:59Esasen, dil tüm dünyadaki
-
0:59 - 1:00en önemli şey.
-
1:00 - 1:03Tüm bu medeniyet ona bağlı.
-
1:03 - 1:08Dilin nasıl ortaya çıktığından
diğer dillerden nasıl ayrıldığına -
1:08 - 1:11ve nasıl hayvanların
iletişim sistemlerine göre fark gösterdiği -
1:11 - 1:14gibi konular üzerinde çalışarak
yaşamlarını adayanlar dil bilimcilerdir. -
1:15 - 1:20Biçimsel dil bilim nispeten yeni bir alan.
-
1:21 - 1:23Biçimsel dil bilim
insan iletişim sistemlerinin -
1:24 - 1:26hayvan iletişim sistemlerinden
tamamen ayrılması, -
1:26 - 1:29tüm dillerin farklı yollarla
iletişime geçseler bile -
1:29 - 1:32eşit derece anlamlı olması gibi
-
1:32 - 1:34birçok önemli şeyi açığa çıkardı.
-
1:34 - 1:37Buna rağmen
-
1:37 - 1:42birçok insan bir dil konuşarak
-
1:42 - 1:46sanki bir dil bilimci kadar
dilden anlıyormuş gibi -
1:46 - 1:48dil hakkında atıp tutmayı seviyor.
-
1:48 - 1:51Eğer bir dilde konuşuyorsanız
o dilin işleyişi hakkında -
1:51 - 1:53herkes kadar konuşma hakkına
sahipsiniz demektir. -
1:53 - 1:55Bir cerrahla konuştuğunuzu
-
1:55 - 1:56ve ''Dinle dostum
-
1:56 - 1:5840 yıldır kalbim var.
-
1:58 - 2:01Aort kapak değişimi hakkında
bir iki şey bildiğimi düşünüyorum. -
2:01 - 2:04Bence benim fikrim seninki kadar
geçerli.'' dediğinizi hayal edin. -
2:04 - 2:05Evet, tam olarak böyle olur.
-
2:06 - 2:10Bu kişi, Neil deGrasse Tyson,
''Geliş'' filminde bir dil bilimci yerine -
2:10 - 2:12uzaylılarla iletişime geçmek adına
-
2:12 - 2:16zaten bildikleri bir dildeki
bir mesajı çözümleyebilen -
2:16 - 2:19bir kriptocu kullanmayı
tercih edeceğini söylüyor -
2:19 - 2:22çünkü bilmediğimiz bir dilde
konuşanlarla iletişime geçmede -
2:22 - 2:25bir dil bilimci
bize nasıl yardımcı olabilir? -
2:25 - 2:28Tabii ''Geliş'' filmi de suçsuz sayılmaz.
-
2:28 - 2:30Haydi dostum izle şu filmi.
-
2:30 - 2:33Devasa gemilerle gezegenimize
gelen uzaylılar var filmde, -
2:33 - 2:37bizimle iletişime geçmekten
başka bir şey istemiyorlar -
2:37 - 2:39ve siz sadece bir dil bilimciye
iş veriyorsunuz? -
2:39 - 2:40(Gülüşmeler)
-
2:40 - 2:43ABD hükûmetinin bütçesi mi kısıtlı?
-
2:43 - 2:45(Gülüşmeler)
-
2:45 - 2:47Böyle birçok şeyin nedeni
-
2:47 - 2:50dilin ne anlama geldiği hakkında
dilin biçimsel incelemesi -
2:50 - 2:52ve dil bilim hakkında
yanlış anlaşılmalara bağlı olabilir. -
2:54 - 2:58Bence bu gibi birçok yanlış
anlaşılmanın temelini oluşturan şey -
2:58 - 3:03''Forbes'' dergisindeki ''neden lise
öğrencileri yabancı dil öğrenmemeli'' -
3:03 - 3:06konulu güzel makaleyle özetlenebilir.
-
3:06 - 3:08Buradan bazı alıntılar çıkaracağım.
-
3:08 - 3:11Eğer bu fikirlerin bazılarının
-
3:11 - 3:14temelini oluşturan şeyi anlayabilirseniz
onları görmenizi istiyorum. -
3:15 - 3:19''Amerikalılar, çevrilmiş dahi olsa
nadiren klasik kitaplar okurlar.'' -
3:19 - 3:22Bir başka deyişle, kendi dilinde bile
klasik okumayacaklarsa -
3:22 - 3:25yabancı dil öğrenmenin ne gereği var?
-
3:25 - 3:26Ne anlamı var ki?
-
3:26 - 3:29''Okulda yapabileceğiniz diğer
şeylerle karşılaştırınca -
3:29 - 3:33okulda yabancı dil görmek zaman kaybı.''
-
3:34 - 3:38''Avrupa nispeten küçük bir alanda
kümelenmiş birçok dil grubuna sahip.'' -
3:38 - 3:41Yani Amerikalılar için
yeni bir dil öğrenmenin anlamı ne? -
3:41 - 3:44Bu şekilde emeğinizin karşılığını
fazlasıyla almayacaksınız. -
3:44 - 3:46Benim favorimse şu,
-
3:46 - 3:47''Birmingham'daki bir öğrenci
-
3:47 - 3:50Meksika sınırına ulaşmak
için yaklaşık 1.500 km yol gitmek zorunda. -
3:50 - 3:54O zaman bile işini görecek kadar
İngilizce konuşan insanlar olur.'' -
3:55 - 3:57Diğer bir deyişle
eğer kollarınızı sallarsanız -
3:57 - 3:59ve gideceğiniz yere ulaşırsanız
-
3:59 - 4:02o zaman yeni bir dil öğrenmenin
bir anlamı yoktur zaten. -
4:02 - 4:07Bu birçok davranışın temelini
kavramsal metafor oluşturuyor, -
4:07 - 4:09dil bir araçtır.
-
4:09 - 4:12Bu metaforla ilgili kulağa
çok mantıklı gelen bir şey var. -
4:12 - 4:13Dil bir tür araçtır,
-
4:13 - 4:17yerel dili biliyorsanız yapmadıklarınızdan
daha fazlasını yapabilirsiniz. -
4:17 - 4:20Ama dil yalnızca bir araçtır çıkarımı,
-
4:20 - 4:22kesinlikle yanlış.
-
4:22 - 4:25Sahiden dil bir araç olsaydı
oldukça zayıf bir araç olurdu. -
4:25 - 4:29Onu çok daha iyi olan başka bir şey için
çoktan terk etmiş olurduk. -
4:29 - 4:30Sadece bir cümle düşünün.
-
4:30 - 4:34İşte hayatımda söylediğime emin olduğum
bir cümle: ''Dün Kyn'i gördüm.'' -
4:34 - 4:35Kyn diye bir arkadaşım var.
-
4:35 - 4:38Ne zaman bu cümleyi söylesem
''Dün Kyn'i gördüm.'' -
4:38 - 4:41gerçekten zihnimdeki her şeyin
bu cümle yoluyla mı -
4:41 - 4:44sizin zihninizde yer aldığını
düşünüyorsunuz? -
4:44 - 4:47Zor bela, çünkü devam
eden birçok başka mevzu var. -
4:47 - 4:48Mesela ''dün'' dediğimde
-
4:48 - 4:52orada bulunduğum için havanın
nasıl olduğunu düşünmüş olabilirim. -
4:52 - 4:53Eğer hatırlıyorsam
-
4:53 - 4:56postalamayı unuttuğum bir şeyi
muhtemelen hatırlayacağım ki öyle de oldu. -
4:56 - 5:00Bu planlanmış bir şakaydı
ama gerçekten bir şey postalamayı unuttum. -
5:00 - 5:02Bu da bu işi Pazartesi yapmak
zorunda olduğum demek oluyor -
5:02 - 5:05çünkü o zaman eve geri döneceğim.
-
5:05 - 5:07Ve tabii pazartesini düşündüğümde
-
5:07 - 5:09Bangles'dan ''Manic Monday'' şarkısı
aklıma gelecek. İyi şarkı. -
5:09 - 5:13''Testere'' kelimesini söylediğimde
hep şu cümleyi düşünürüm: -
5:13 - 5:16''Görüyorum! dedi kör adam
çekicini ve testeresini alırken.'' -
5:16 - 5:16Her zaman yaparım.
-
5:16 - 5:19Ne zaman ''testere'' kelimesini duysam
veya desem bunu düşünürüm -
5:19 - 5:23çünkü dedem her zaman bunu söylerdi
bu yüzden bana dedemi düşündürüyor. -
5:23 - 5:26Ve bir sebeple ''Manic Monday''
şarkısına geri döneriz. -
5:26 - 5:30Kyn ile ''Dün Kyn'i gördüm''
gibi bir şey söylerken -
5:30 - 5:33onu gördüğümdeki vaziyetleri düşüneceğim.
-
5:33 - 5:36Bunun o gün olacağı tuttu.
İşte o benim kedimle birlikte. -
5:36 - 5:38Eğer Kyn'i düşünüyorsam
-
5:38 - 5:39şu an Long Beach'e gittiğini düşüneceğim
-
5:39 - 5:42ve dostum John ile annemin
Long Beach Üniversitesi'nden -
5:42 - 5:44mezun olduklarını hatırlayacağım,
-
5:44 - 5:46kuzenim Katie Long Beach
Üniversitesi'ne gidiyor şu sıralar. -
5:46 - 5:48Yine ''Manic Monday'' şarkısı.
-
5:48 - 5:52Ama bu sadece siz herhangi
bir zamanda konuşurken -
5:52 - 5:54kafanızın içinde devam eden bir parça.
-
5:54 - 5:57Ve hepimizin kafasının içinde süregelen
-
5:57 - 6:00bütün bu karışıklığı tarif eden şey de bu.
-
6:00 - 6:01Tek sahip olduğumuz bu.
-
6:01 - 6:02(Gülüşmeler)
-
6:02 - 6:05Sistemimizin çok zayıf
olması şaşılacak bir şey mi? -
6:05 - 6:07Size bir karşılaştırma yapayım
-
6:07 - 6:11kek yemenin nasıl bir şey olduğunu
bilmek istediğinizi hayal edin -
6:11 - 6:13sadece kek yemek yerine
-
6:13 - 6:16kekin içindekileri
-
6:16 - 6:18bu içeriğin kek oluşturması için
-
6:18 - 6:19nasıl bir araya gelebileceğini
-
6:19 - 6:23gösteren tariflerle bir bir
yutmak zorunda olsaydınız -
6:23 - 6:25tarifleri de yemek zorunda kalırdınız.
-
6:25 - 6:26(Gülüşmeler)
-
6:26 - 6:28Böyle kek yapmayı denemek zorunda olsaydık
-
6:28 - 6:29hiç kek yemezdik.
-
6:30 - 6:34Dil, zihnimizde olanları anlayabileceğimiz
-
6:34 - 6:38sadece tek yöntem.
-
6:38 - 6:40Dil bizim içsel kimliğimize odaklanmamız,
-
6:40 - 6:42bizi insan yapan şey
-
6:42 - 6:45diğer hayvanlardan bizi ayıran şey
-
6:45 - 6:47Dil içimizde bir yerlerde
-
6:47 - 6:51ve onu tarif etmek için tüm
yapmamız gereken kendi dillerimiz. -
6:51 - 6:54Dil, kafamızın içinde neler
olduğunu göstermemizin en iyi yolu. -
6:54 - 6:56Şöyle bir soru sormak
istediğimi hayal edin: -
6:56 - 6:58''İnsan düşüncelerinin
ve duygularının doğası ne?' -
6:58 - 7:00Yapmak istediğiniz
-
7:00 - 7:03mümkün olduğunca
-
7:03 - 7:04farklı dili incelemek olurdu.
-
7:04 - 7:06Tek bir dil yeterli olmazdı.
-
7:06 - 7:08Örnek vermek gerekirse
-
7:08 - 7:11işte benim çektiğim
küçük Roman'ın bir fotoğrafı -
7:11 - 7:1412 megapiksel
bir fotoğraf makinesiyle çektim. -
7:14 - 7:17Bu da aynı fotoğrafın çok daha
düşük piksellerle çekilmiş hâli. -
7:17 - 7:21Belli ki iki fotoğraftaki de
gerçek bir kedi değil. -
7:21 - 7:25Ama biri, kedinin nasıl bir şey olduğu
hakkında çok daha iyi bir fikir veriyor. -
7:27 - 7:29Dil sadece bir araç değildir.
-
7:29 - 7:30Dil bizim mirasımız
-
7:30 - 7:32ve insan olmanın ne demek
olduğunu aktarmamızın yolu. -
7:32 - 7:37Tabii miras derken her yerdeki
insanları kastediyorum. -
7:37 - 7:42Bir dili bile kaybetmek, bu fotoğrafı
çok daha az anlaşılır yapar. -
7:42 - 7:46Yani son on yıldır
-
7:46 - 7:49hem meslek olarak hem de hobi olarak
-
7:49 - 7:51diller üretiyorum.
-
7:51 - 7:55Bu dillere İngilizcede ''yapma diller''in
kısaltılmışı olan ''conlangs'' deniyor. -
7:55 - 7:57Gezegenimizdeki dilleri kaybediyoruz
-
7:57 - 7:59ve yepyeni diller üretiyoruz
-
7:59 - 8:01gibi unsurları peş peşe anlatmakla
-
8:01 - 8:04bu iki unsur arasında yüzeysel olmayan
bağlantılar olduğunu düşünebilirsiniz. -
8:04 - 8:08Esasen, birçok insan böyle düşünüyor.
-
8:08 - 8:10James Cameron'ın ''Avatar'' filminde
-
8:10 - 8:13bir yapma dil olmasına
çok kızan bir adam var. -
8:13 - 8:14Şöyle diyor;
-
8:14 - 8:17''James Cameron'ın Avatar filmini
-
8:17 - 8:19vizyona koyması üç yıl aldı
ve bir dil öldü.'' -
8:19 - 8:21Muhtemelen daha da fazla zaman aldı.
-
8:21 - 8:24''Tüh, Na'vi önceden doldurduğu
deliği dolduramayacak ...'' -
8:24 - 8:27Eğer hakkında hiç düşünmezseniz
-
8:27 - 8:29bu tamamen derin
ve dokunaklı bir açıklama. -
8:29 - 8:31(Gülüşmeler)
-
8:31 - 8:33Ama ben California'dayken
-
8:33 - 8:34iki bölüm bitirdim.
-
8:34 - 8:37Biri dil bilim bölümüydü
diğeri ise İngilizce. -
8:37 - 8:39İngilizce bölümü ve İngilizceyi araştırmak
-
8:39 - 8:42bildiğimiz gibi İngilizceyi
araştırmak değil, -
8:42 - 8:43edebiyatı araştırmak.
-
8:44 - 8:46Edebiyat harika bir şey
-
8:46 - 8:49çünkü esasen edebiyat
geniş tanımıyla sanat gibi, -
8:50 - 8:51sanat dalının çatısı altında.
-
8:51 - 8:53Ve edebiyatla yaptığımız şey şu;
-
8:53 - 8:58yazarlar tamamen yeni varlıklar
ve tarihler yaratırlar. -
8:58 - 9:01Ve yazarların ne gibi derinliği
duyguyu ve özgün ruhu -
9:01 - 9:06bu kurgusal varlıklara
yatırabileceğini görmek -
9:06 - 9:09bizim için ilginçtir.
-
9:09 - 9:11Şuna göz atmanızı istiyorum.
-
9:11 - 9:16Kurgusal karakterler hakkında
yazılmış bir kitaplar serisi var. -
9:16 - 9:20Tüm kitap sadece bir kurgusal
ve sahte insandan oluşuyor. -
9:20 - 9:24Sinclair Lewis'in ''Babbitt'' kitabındaki
George F. Babbitt hakkında bir kitap var. -
9:24 - 9:27Sizi temin ederim bu kitap,
kısa bir kitap olan Babbitt'ten daha uzun. -
9:27 - 9:29Bunu hatırlayan kimse var mı?
-
9:29 - 9:31Oldukça iyi, ''Main Street''
kitabından daha iyi. -
9:31 - 9:33Bu benim provokatif yorumum.
-
9:34 - 9:38Edebiyatın ilginç olduğu
gerçeğini hiç sorgulamamıştık. -
9:38 - 9:40Buna rağmen
-
9:40 - 9:44dil bilimciler bile üretilen dillerin
tıpkı bir sanatsal girişim gibi -
9:44 - 9:48bize insan ruhunun derinliği hakkında
ne söyleyebildikleri ile ilgili değiller. -
9:49 - 9:51Size küçük güzel bir örnek vereceğim.
-
9:51 - 9:54Yakın zaman önce
California mezunlar dergisinde -
9:54 - 9:57benim hakkımda yazılmış bir makale vardı.
-
9:57 - 9:59Bu makaleyi yazdıklarında
-
9:59 - 10:01karşı taraftan biriyle anlaşmak istediler,
-
10:01 - 10:04geriye baktığımda
bu yapılması garip bir şey gibi. -
10:04 - 10:05Sadece bir kişiden bahsediyorsunuz
-
10:05 - 10:08ve bu kişinin karşı tarafından biriyle
anlaşmak istiyorsunuz. -
10:08 - 10:10(Gülüşmeler)
-
10:10 - 10:12Esasen bu yalnızca
şişirme bir haber, her neyse. -
10:12 - 10:17Böylece, zamanımızın en parlak
dil bilimcilerinden biriyle anlaştılar. -
10:17 - 10:21Burada Berkeley'de dil bilimci olan
George Lakoff'u ikna ettiler. -
10:21 - 10:25Lakoff'un çalışmaları, dil bilimi
ve bilişsel bilimi kökünden değiştirdi. -
10:25 - 10:29İşim, dil yaratma çalışmalarım
hakkında bir soru sorulduğunda dedi ki -
10:29 - 10:32''Ama dil incelemeleri için
yapılacak çok şey var. -
10:32 - 10:35Zamanı gerçek olan bir şey
için harcasan iyi olur.'' -
10:35 - 10:36Evet.
-
10:36 - 10:39''Gerçek bir şey.''
Bu, size bir şey hatırlatıyor mu? -
10:39 - 10:43Onun şahsen icat ettiği
her yapıyı kullanmak. -
10:43 - 10:45Şu kavramsal metafordan
tekrar bahsedeyim: -
10:45 - 10:47Dil bir araçtır
-
10:47 - 10:50ve o, bu kavramsal metafora
kendini kaptırmış gibi görünüyor; -
10:50 - 10:54yani dil, iletişim için
kullanılabildiğinde faydalıdır. -
10:54 - 10:58Dil, iletişim için
kullanılamadığında işe yaramaz. -
10:58 - 11:00Bu sizi düşündürebilir,
ölü dillerle ne yapacağız? -
11:00 - 11:02Olsun.
-
11:02 - 11:03Bu fikir yüzünden
-
11:03 - 11:07Duolingo uygulamasında HBO'nun'
''Taht Oyunları'' dizisi için yarattığım -
11:07 - 11:10Yüksek Valyria dili dersi almak
-
11:10 - 11:13absürtlüğün zirvesi gibi görünebilir.
-
11:13 - 11:17740 bin kişinin tam olarak
ne öğrendiğini merak edebilirsiniz. -
11:17 - 11:20(Gülüşmeler)
-
11:20 - 11:22Bir göz atalım.
-
11:22 - 11:23Ne öğreniyorlar?
-
11:23 - 11:26Muhtemelen ne öğreniyor olabilirler?
-
11:26 - 11:29Unutmamak gerekir ki
bunun için olan diğer dil -- -
11:29 - 11:31İngilizce konuşan insanlar için --
-
11:31 - 11:33ana dili İngilizce olanlar
çok az öğreniyor. -
11:33 - 11:38İşte yaşamları boyunca iletişim için
muhtemelen hiç kullanmayacakları cümle: -
11:38 - 11:39"Vala ābre urnes."
-
11:39 - 11:41''Adam kadını görür.''
-
11:41 - 11:43Ortadaki küçük satır, bir yorum.
-
11:43 - 11:45Yani harfiyen çeviri, dediği bu.
-
11:45 - 11:48Aslında bazı etkileyici
şeyler de öğreniyorlar, -
11:48 - 11:50özellikle ana dilleri İngilizceyse.
-
11:50 - 11:53Bir fiilin cümlenin en sonunda
yer alabileceğini öğreniyorlar. -
11:53 - 11:56İki görüşünüz varken
İngilizcede bunu gerçekten yapmayın. -
11:56 - 11:58Bazen bir dilde
-
11:58 - 12:01''the'' kelimesinin karşılığının
olmadığını noksan olduğunu öğreniyorlar. -
12:02 - 12:03Bu, dilin yapabileceği bir şey.
-
12:03 - 12:07Uzun sesli bir harfin, sürece
daha uzun olabileceğini öğreniyorlar, -
12:07 - 12:09uzun sesli harflerimizin
-
12:09 - 12:12nitelik yönünden farklı olmasının aksine
aslında aynı uzunluktalar. -
12:12 - 12:16Böyle kısa çekim ekleri
olduğunu öğreniyorlar. -
12:16 - 12:17Hım? Hımm?
-
12:17 - 12:20''İsim hâlleri'' denen, isimlerin
sonunda bulunan çekim ekleri vardır. -
12:20 - 12:21(Gülüşmeler)
-
12:21 - 12:25Bu çekim ekleri cümlede size
kimin kime ne yaptığını anlatırlar. -
12:25 - 12:28Kelimelerin sırasını aynı bırakıp
-
12:28 - 12:29cümlenin sonunu değiştirseniz bile
-
12:29 - 12:32cümlede anlamca kimin
kime ne yaptığı değişir. -
12:32 - 12:38Dillerin aynı şeyleri farklı biçimlerde
yaptıklarını öğreniyorlar. -
12:39 - 12:41Dil öğrenmek eğlenceli olabilir.
-
12:42 - 12:46Dile saygı duymayı öğreniyorlar:
Dilin ''D''si büyük harfle. -
12:46 - 12:50Amerikalıların yüzde 88'inin evde sadece
İngilizce konuştukları göz önüne alınırsa -
12:50 - 12:53bu durumun çok da kötü bir şey
olduğunu düşünmüyorum. -
12:53 - 12:56Gezegenimizde dillerin neden
öldüğünü biliyor musunuz? -
12:57 - 13:02Hükûmetin küçük bir gruba bir dili
empoze etmesinden dolayı değil, -
13:02 - 13:05dili konuşanların tamamının
yok edilmesinden de değil. -
13:05 - 13:07Geçmişte olanlar şimdi de oluyor
-
13:07 - 13:10ama asıl sebep bu değil.
-
13:10 - 13:12Asıl sebep şu ki
-
13:12 - 13:17bir çocuk, yaygın kullanılan dili
kullanmayan bir ailede doğuyor -
13:17 - 13:19ve bu yüzden çocuk,
o yaygın dili öğrenmiyor. -
13:19 - 13:20Neden?
-
13:20 - 13:24Çünkü o dil, onların toplumlarında
bir değer teşkil etmiyor. -
13:24 - 13:26Çünkü o dil, onlar için faydalı değil.
-
13:26 - 13:31Çünkü eğer o dili konuşurlarsa
çocuk gidip de iş bulamayacak. -
13:31 - 13:35Çünkü dil sadece bir araçsa
-
13:35 - 13:40o zaman onlar için ana dillerini öğrenmek
Valyria dilini öğrenmek kadar faydalı, -
13:40 - 13:41o yüzden ne gereği var?
-
13:43 - 13:45Şimdi,
-
13:47 - 13:51dil incelemesi belki de daha fazla
dilsel akıcılığa yol açmayacak. -
13:51 - 13:53Ama belkide bu çok önemli değil.
-
13:54 - 13:57Belki daha fazla insan
daha fazla dil öğrense -
13:57 - 14:02bu durum daha fazla dilsel hoşgörü
ve daha az dil yayılımcılığı sağlayacak. -
14:02 - 14:07İnsanoğlunun tarihteki
en büyük buluşu olan dile -
14:07 - 14:10olduğu hâliyle saygı duyarsak
-
14:10 - 14:15gelecekte, nesli tükenmekte olan dilleri
müze eserleri olarak değil, -
14:15 - 14:17yaşayan diller olarak anabiliriz.
-
14:17 - 14:19Kirimvose. Teşekkür ederim.
-
14:19 - 14:20(Alkış)
- Title:
- Neden dil, insanlığın en büyük buluşu
- Speaker:
- David Peterson
- Description:
-
Medeniyet dilin varlığına bağlıdır, diyor dil oluşturucusu David Peterson. Tutkulu ve eğlendirici olan konuşmada, yeni dilleri çalışmanın, korumanın ve icat etmenin ortak insanlığımızı anlamamıza nasıl yardımcı olduğunu gösteriyor ve ''Taht Oyunları'' dizisi için yarattığı iki dilden biri olan (diğeri Dothraki dili) Yüksek Valyrian dili hakkında kısa bir ders veriyor. ''Dil sadece bir araç değildir,'' diyor. ''Dil bizim mirasımız, insan olmanın ne demek olduğunu aktarmamızın yolu.''
- Video Language:
- English
- Team:
- closed TED
- Project:
- TEDTalks
- Duration:
- 14:33
Cihan Ekmekçi approved Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Cihan Ekmekçi edited Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Nevaz Mescioğlu accepted Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Nevaz Mescioğlu edited Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Nevaz Mescioğlu edited Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Nevaz Mescioğlu edited Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Can Boysan edited Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention | ||
Nevaz Mescioğlu declined Turkish subtitles for Why language is humanity's greatest invention |