Birisi Element Tapınağı'ndaki
büyülü alarmları çalıştırdı.

Diğer keşişlerle olay yerine geldiğinizde,

elinizde bir felaket olduğunu
biliyorsunuz.

Gece dört genç çırak,
kutsal element kristallerini çalmak için

tapınağın iç odasına girdi.

Ancak alarm çaldığında paniklediler

ve her biri yakalanmadan önce
bir kristali yuttu.

Kristallerin engin güçlerinin
nasıl kontrol edileceğini bilmiyorlar

ve yakında kontrol edilemeyen
elementsel ruhlara dönüşecekler.

Beklenmedik bir şekilde,

yanındaki yaşlı keşiş daha önce
benzer bir şey gördü.

“Kimin hangi kristali yuttuğunu
ve her birini dönüşümden önce

uygun muhafaza alanına
sokacağını belirlemelisin.

Öğeler efendilerini zorlar:

Toprak ve Su Kristallerini
yutanlar gerçeği söylemeli,

Ateş ve Hava'yı yutanlar
yalan söylemelidir." dedi.

Gençler kendi günahlarını
itiraf etmekten çok korkarlar.

Bunun yerine, birbirlerini suçlarlar.

"Rikku Su kristalini aldı!"
deyiverdi Sumi.

Rikku öfkeyle sözünü kesti.

“Bella'ydı, Ateş kristalini çalan oydu!”

Bella “Jonah Hava kristalini yedi,
onu gördüm!” diye bağırdı.

Jonah çekingen bir şekilde
başını kaldırıp salladı.

''Ne... ne olduğunu bilmiyorum ama
Sumi Toprak kristalini almadı.''

Kim, hangi kristali yuttu?

Kendiniz çözmek için şimdi durdurun.

Kestirme yok,
biraz deneme ve hata olacak.

Ama bu kötü bir şey değil.

Yanlış tahminlerde bulunursak

sonuçlarımızın birbiri ile çelişkili
olacağı bir noktaya ulaşacağız.

Bu, ilk tahminimizin
yanlış olduğunu doğrulamamızı

ve oradan çalışmamızı sağlar.

Bu, çelişkiyle kanıtlama
olarak bilinen bir tekniktir.

İşin püf noktası tahminimize nereden
başlama konusunda stratejik olmaktır.

Bazı varsayımlar,
başka varsayımlar yapmadan

çelişkilere yol açmayabilir.

En çok kısıtlamayı kendi başına yaratan
ve böylece doğru veya yanlış olduğu

ortaya çıktığında bize en fazla bilgiyi
veren bir tane seçmek istiyoruz.

Örnek olarak Sumi'nin cümlesini alalım.

Eğer gerçeği söylediğini varsayarsak,

doğru söyleyenlerin kim olduğunu
biliyor olurduk.

Rikku Su kristaline sahip olabilir
ve onun hakkında yalan söylemediği için

Sumi Toprak'ı almıştır.

Rikku'nun dediği gibi
Bella'nın Ateş kristali olurdu.

Fakat Bella'nın, Hava kristaline sahip 
Jonah hakkında yalan söylemesi gerekirdi.

Geriye kalan tek seçenek bu.

Bu bir çelişki ve bize ilk varsayımımızın
yanlış olduğunu söylüyor.

Şimdi başlangıca geri dönebiliriz

ancak Sumi'nin yalan söylediğini ekleriz.

Bir yalancı olarak Sumi'nin Ateş
veya Hava kristali olması gerekir.

Yani Jonah onun
hakkındaki gerçeği söyledi,

o yüzden ikisini de alamamıştı.

Bu Bella'nın onun hakkında
yalan söylediği anlamına geliyor,

bu yüzden Ateş veya Hava onda olmalı.

Sumi yalan söylediği için
Rikku Su kristalini alamaz,

sahip olabilecek tek kişi Jonah.

İki yalancıyı bildiğimiz için Rikku'nun

Toprak kristaline sahip olması gerekir.

Bu Bella'nın Ateş kristali ve Sumi'nin de
Hava'yı aldığı anlamına gelir.

Kristallerin büyüsü
tezahür etmeye başladığında,

hepsini doğru muhafaza alanlarına
götürmeyi başarıyorsunuz.

Hangi kristalin kimde olduğunu bulmak,

bu çocukların yeni güçlerini
kontrol etmeleri için eğitmek ile

kıyaslandığı zaman daha basitti.