0:00:00.933,0:00:02.533 2011'de 0:00:02.557,0:00:05.497 Nijerya'da kardeşimin [br]öğretmenlik yaptığı bir üniversitede 0:00:05.497,0:00:07.635 birisi ofisine zorla girdi. 0:00:08.277,0:00:12.522 Neyse ki zorla giren kişi yakalandı,[br]tutuklandı ve mahkemeye çıkarıldı. 0:00:13.182,0:00:14.863 Mahkemeye gittiğimde 0:00:14.887,0:00:18.268 kardeşimin davasına atanan kâtipler, 0:00:18.268,0:00:22.525 rüşvet ödemediği takdirde evrak işlerini[br]işlemden geçirmeyeceklerini söyledi. 0:00:23.035,0:00:26.324 İlk önce bunun eşek şakasının [br]bir parçası olduğunu düşündü. 0:00:26.348,0:00:28.716 Ama daha sonra ciddi olduklarını fark etti 0:00:28.740,0:00:30.629 ve çok öfkelendi. 0:00:30.653,0:00:35.741 Yani, bir düşünün: [br]Ona yardım etmesi gereken insanlarla 0:00:35.765,0:00:38.737 bir suçun kurbanı olan kardeşim var 0:00:38.761,0:00:41.131 ve ondan rüşvet talep ediyorlar. 0:00:41.906,0:00:47.810 Ülkemdeki milyonlarca insanı etkileyen[br]yolsuzluğun birkaç yolundan sadece biri. 0:00:48.252,0:00:50.049 Nijerya'da büyürken şunu anladım ki 0:00:50.073,0:00:53.646 yolsuzluk toplumun neredeyse[br]her bölümüne yayılmış. 0:00:54.182,0:00:58.701 Milyonlarca doları zimmetine geçiren[br]siyasetçilerin haberleri çok yaygın. 0:00:59.463,0:01:04.271 Para çalmak veya her gün çok çalışan [br]vatandaşların parasını sızdırmak 0:01:04.271,0:01:07.513 polis memurlarının rutin bir uygulaması. 0:01:08.214,0:01:11.274 Yolsuzluk sürdüğü sürece 0:01:11.274,0:01:14.551 gelişimin asla gerçekten [br]gerçekleşmeyeceğini hissettim. 0:01:15.279,0:01:16.940 Ancak son birkaç senedir 0:01:16.964,0:01:20.412 yenilik ve refah üzerine[br]yaptığım araştırmayla 0:01:20.436,0:01:25.149 yolsuzluğun aslında gelişimimizi[br]engelleyen bir sorun olmadığını öğrendim. 0:01:25.719,0:01:30.860 Aslında yolsuzluk, üzerine basmakalıp [br]düşünceler ve gelişimle olan ilişkisi 0:01:30.884,0:01:35.965 sadece yanlış değil, aynı zamanda [br]birçok yoksul ülkeyi geride tutuyor. 0:01:36.827,0:01:38.730 Düşünme şöyle gerçekleşiyor: 0:01:38.754,0:01:41.056 Yoksul ve yolsuzluk olan bir toplumda 0:01:41.080,0:01:45.367 yolsuzluğu azaltmada elimizdeki[br]en iyi fırsat iyi kanunlar yapmak 0:01:45.367,0:01:47.080 ve onları iyi bir şekilde uygulamak, 0:01:47.080,0:01:50.940 böylece gelişim ve yeniliğin [br]ilerlemesi için yol açılacak. 0:01:51.631,0:01:53.123 Kağıt üzerinde mantıklı, 0:01:53.147,0:01:56.319 işte bu yüzden birçok hükümet[br]ve gelişim organizasyonları 0:01:56.343,0:01:59.068 her yıl milyarlarca doları kurumsal reform 0:01:59.092,0:02:02.736 ve yolsuzluk karşıtı [br]programlara yatırıyor. 0:02:03.354,0:02:06.571 Ancak bu programların çoğu[br]yolsuzluğu azaltmada başarısız oluyor 0:02:06.595,0:02:08.900 çünkü ters bir denklemimiz var. 0:02:09.729,0:02:14.221 Gördüğünüz üzere toplumlar yolsuzluğu[br]düşürdükleri için gelişmiyor. 0:02:14.965,0:02:19.360 Geliştikleri için yolsuzluğu[br]düşürebiliyorlar. 0:02:20.034,0:02:23.840 Toplumlar yenilik üzerine yapılan[br]yatırımlarla gelişiyor. 0:02:25.056,0:02:27.266 İlk başta bunun imkânsız [br]olduğunu düşünmüştüm. 0:02:27.290,0:02:30.558 Aklı başında biri neden iş yapmak için 0:02:30.558,0:02:34.964 en azından görünürde berbat bir yer gibi[br]görünen bir topluma yatırım yapar ki? 0:02:34.964,0:02:38.392 Anlarsınız ya, siyasetçilerin yozlaşmış[br]ve tüketicilerin de yoksul olduğu 0:02:38.392,0:02:39.916 bir toplumda neden yapsınlar ki? 0:02:40.390,0:02:45.545 Ancak daha sonra yenilik ve yolsuzluk[br]arasındaki ilişkiyi daha fazla öğrendikçe 0:02:45.560,0:02:47.879 olayları daha farklı görmeye başladım. 0:02:49.073,0:02:52.048 Bölge telekomünikasyon [br]endüstrisini geliştirdikçe 0:02:52.072,0:02:55.286 Sahra Altı Afrika'da [br]işler işte böyle değişti. 0:02:56.096,0:02:57.509 1990'ların sonlarında 0:02:57.533,0:03:01.676 Sahra Altı Afrika'daki insanların [br]%5'inden azının telefonları vardı. 0:03:01.700,0:03:06.632 Nijerya'da, örneğin,[br]110 milyondan fazla insan vardı 0:03:06.656,0:03:10.060 ama tüm ülkede yarım milyondan [br]daha azının telefonu vardı. 0:03:10.084,0:03:14.017 Bu azlık, endüstrideki [br]yaygın yolsuzluğu arttırdı. 0:03:14.600,0:03:18.376 Demek istiyorum ki devlete ait telefon [br]şirketleri için çalışan kamu görevlileri 0:03:18.376,0:03:20.514 telefon isteyen insanlardan[br]rüşvet talep etti. 0:03:20.918,0:03:23.653 Birçok insan rüşveti ödemeye[br]gücü yetmediği için 0:03:23.677,0:03:26.409 telefonlar sadece varlıklı [br]olanlarda mevcuttu. 0:03:27.314,0:03:29.668 Daha sonra Mo Ibrahim adında bir girişimci 0:03:29.692,0:03:34.346 kıtada bir telekomünikasyon [br]şirketi kurmaya karar verdi. 0:03:34.721,0:03:38.903 Meslektaşlarına bu fikrini söylediğinde[br]ona sadece güldüler. 0:03:38.927,0:03:40.736 Ama Mo Ibrahim kararlıydı. 0:03:40.760,0:03:44.164 1998'de Celtel'i kurdu. 0:03:45.116,0:03:49.830 Şirket, bölgedeki en yoksul [br]ve en yozlaşmış ülkelerden bazılarında -- 0:03:49.830,0:03:54.320 Kongo, Malavi, Sierra Leone [br]ve Uganda gibi ülkelerden bahsediyorum -- 0:03:54.320,0:03:59.448 milyonlarca Afrikalı için uygun fiyatlı [br]cep telefonu ve iletişim hizmeti sundu. 0:04:00.401,0:04:03.847 Gördüğünüz üzere araştırmamızda[br]Mo Ibrahim'in kurduğu şeye 0:04:03.871,0:04:06.493 "piyasa-yaratıcı yenilik" diyoruz. 0:04:07.208,0:04:12.131 Piyasa-yaratıcı yenilikler, [br]karmaşık ve pahalı ürünleri 0:04:12.155,0:04:14.295 basit ve uygun fiyatlı [br]ürünlere dönüştürüyor 0:04:14.319,0:04:18.093 ki böylece toplumdaki çok daha [br]fazla insan onlara erişebiliyor. 0:04:18.775,0:04:20.335 Bu durumda ise telefonlar, 0:04:20.335,0:04:23.739 Celtel onları çok daha uygun fiyatlı [br]hâle getirmeden önce pahalıydı. 0:04:24.855,0:04:27.860 Diğer yatırımcılar --[br]aslında meslektaşlarından bazıları -- 0:04:27.884,0:04:33.003 kıtada başarılı bir cep telefonu şirketi[br]kurmanın mümkün olduğunu gördükçe 0:04:33.043,0:04:36.350 milyarca dolarlık yatırımlar yaptılar 0:04:36.374,0:04:39.362 ve bu, endüstride çok önemli [br]bir büyüme sağladı. 0:04:40.187,0:04:42.593 2000 yılında neredeyse hiçbir şey yokken, 0:04:42.617,0:04:45.407 günümüzde neredeyse [br]her Afrika ülkesinin şimdi 0:04:45.431,0:04:48.153 canlı bir telekomünikasyon endüstrisi var. 0:04:48.756,0:04:53.222 Sektör şimdi 1 milyara yakın[br]telefon bağlantısını destekliyor, 0:04:53.246,0:04:56.453 yaklaşık olarak 4 milyon [br]istihdam yaratıyor 0:04:56.477,0:05:00.978 ve her yıl milyarlarca dolar [br]vergi oluşturuyor. 0:05:01.002,0:05:04.360 Bunlar, devletlerin şimdi [br]kendi kurumlarını yaratmak amacıyla 0:05:04.360,0:05:07.615 ekonomilerine yeniden yatırım[br]yapmak için kullandıkları vergiler. 0:05:08.114,0:05:09.632 Olay şu: 0:05:09.656,0:05:11.846 Çoğu insan artık kamu görevlilerine 0:05:11.846,0:05:14.310 sadece bir telefon almak için [br]rüşvet vermediği için 0:05:14.334,0:05:18.874 yolsuzluk -- en azından[br]bu endüstride -- azaldı. 0:05:20.469,0:05:23.707 Eğer Mo Ibrahim yatırım yapmadan önce 0:05:23.731,0:05:27.080 Sahra Altı Afrika'nın tümünde [br]yolsuzluğun düzelmesini bekleseydi 0:05:27.104,0:05:28.987 bugün hâlâ bekliyor olurdu. 0:05:29.858,0:05:34.443 Yolsuzluğa kalkışan insanların çoğu[br]yapmamaları gerektiğini biliyor. 0:05:34.856,0:05:39.657 Telefon vermek için insanlardan [br]rüşvet talep eden kamu görevlileri 0:05:39.681,0:05:41.736 ve rüşveti ödeyen insanlar 0:05:41.760,0:05:43.551 suç işlediklerini biliyorlardı. 0:05:43.575,0:05:45.091 Ama yine de yaptılar. 0:05:45.638,0:05:47.404 Soru ise şu: Neden? 0:05:47.967,0:05:49.322 Cevap? 0:05:49.346,0:05:50.638 Kıtlık. 0:05:52.128,0:05:56.268 Ne zaman insanlar nadir olan[br]bir şeye erişim sağlamaktan yararlanıyorsa 0:05:56.309,0:05:58.666 bu yolsuzluğu çekici kılıyor. 0:05:59.642,0:06:02.622 Bildiğiniz üzere yoksul ülkelerde[br]devlet fonundan para sızdıran 0:06:02.622,0:06:05.189 yozlaşmış siyasetçilerden [br]çok şikayet ederiz. 0:06:05.213,0:06:09.143 Ama bu ülkelerinden birçoğunda[br]ekonomik fırsat azdır. 0:06:09.167,0:06:12.878 Dolayısıyla yolsuzluk servet kazanmanın[br]çekici bir yolu hâline gelir. 0:06:13.986,0:06:17.472 Aynı zamanda her gün [br]çok çalışan vatandaşlardan 0:06:17.496,0:06:21.027 para sızdıran polis memurları gibi[br]devlet memurlarından da şikâyet ederiz. 0:06:21.860,0:06:24.691 Ama çoğu devlet memuru[br]oldukça düşük ücret alıyor 0:06:24.715,0:06:26.706 ve çaresiz hayatları var. 0:06:26.730,0:06:33.201 Dolayısıyla onlar için para sızdırma[br]veya yolsuzluk, geçinmek için iyi bir yol. 0:06:34.241,0:06:38.435 Bildiğiniz üzere bu olgu[br]varlıklı ülkelerde de rol oynuyor. 0:06:39.650,0:06:42.517 Zengin ebeveynler üniversite[br]memurlarına rüşvet verdiğinde -- 0:06:42.541,0:06:47.196 (Gülüşmeler) 0:06:47.220,0:06:50.128 Zengin ebeveynler üniversite memurlarına 0:06:50.152,0:06:54.874 çocukları seçkin üniversitelere [br]girebilsin diye rüşvet verdiğinde 0:06:54.898,0:06:57.177 durum farklı 0:06:57.201,0:06:58.911 ama ilke aynı. 0:06:59.360,0:07:02.254 Demek istediğim, seçkin [br]üniversitelere girmek zordur 0:07:02.278,0:07:05.446 dolayısıyla rüşvetçilik çekici hâle gelir. 0:07:07.938,0:07:09.116 Mesele şu ki 0:07:09.140,0:07:14.942 toplumda nadir veya seçkin olan şeyler [br]olmamalı demeye çalışmıyorum. 0:07:15.435,0:07:17.110 Açıklamaya çalıştığım şey 0:07:17.134,0:07:20.891 yolsuzluk ve nadirlik arasındaki bu ilişki 0:07:21.424,0:07:26.324 ve çoğu yoksul ülkelerde[br]birçok oldukça temel şeyler nadirdir. 0:07:26.348,0:07:27.990 Yemek, 0:07:28.014,0:07:29.383 eğitim, 0:07:29.407,0:07:30.692 sağlık hizmeti, 0:07:30.716,0:07:32.265 ekonomik fırsat, 0:07:32.289,0:07:33.727 iş gibi şeyleren bahsediyorum. 0:07:34.522,0:07:38.677 Bu, yolsuzluğun büyümesi için[br]mükemmel bir üreme alanı. 0:07:39.884,0:07:43.088 Bu bahane hiçbir şekilde [br]davranışı bozmuyor. 0:07:43.112,0:07:45.998 Sadece biraz daha iyi anlamamızı sağlıyor. 0:07:46.672,0:07:49.677 Nesneleri uygun fiyatlı hâle getiren 0:07:49.677,0:07:52.999 ve çok daha fazla insana [br]erişilebilir kılan işlere yatırım yapmak 0:07:53.023,0:07:54.740 bu nadirliğe saldırıyor 0:07:54.764,0:07:59.297 ve hükûmetlerin ekonomilerine yeniden[br]yatırım yapmaları için gelir yaratıyor. 0:07:59.992,0:08:03.128 Bu, ülke çapında bir düzeyde olduğunda 0:08:03.152,0:08:05.335 milletleri kökten değiştirebilir. 0:08:06.284,0:08:08.703 Güney Kore'deki etkiyi göz önüne alın. 0:08:09.822,0:08:14.862 1950'lerde Güney Kore[br]son derece yoksul bir ülkeydi 0:08:14.888,0:08:16.557 ve çok yozlaşmıştı. 0:08:17.513,0:08:20.675 Ülke, otoriteryen bir hükûmet[br]tarafından yönetiliyordu, 0:08:20.699,0:08:23.496 rüşvetçilik ve yolsuzlukla doluydu. 0:08:23.858,0:08:26.460 Aslında o zamanın ekonomistleri 0:08:26.460,0:08:29.550 Güney Kore'nin sefalet içinde[br]hapsedildiğini söylüyordu 0:08:29.550,0:08:33.153 ve bunu "ekonomik bir bunalım" [br]olarak tanımlıyordu. 0:08:34.240,0:08:36.394 Güney Kore'nin kurumlarına baktığınızda 0:08:36.394,0:08:38.075 1980'ler kadar geç zamanlarda bile 0:08:38.075,0:08:43.519 en yoksul ve en yozlaşmış Afrika [br]ülkeleriyle o zaman eşdeğer tutuluyordu. 0:08:43.938,0:08:48.669 Ama Samsung, Kia[br]ve Hyundai gibi şirketlerin 0:08:48.693,0:08:52.425 çok daha fazla insan için nesneleri [br]çok daha uygun fiyatlı hâle getiren 0:08:52.449,0:08:54.633 yeniliklere yatırım yapmasıyla 0:08:54.657,0:08:57.273 Güney Kore en sonunda zengin oldu. 0:08:57.925,0:09:00.682 Ülke daha varlıklı oldukça 0:09:00.706,0:09:05.994 otoriteryen bir hükûmetten[br]demokratik bir hükûmete geçebildiler 0:09:06.033,0:09:10.429 ve kendi kurumlarını kurmak için[br]yeniden yatırım yapabildiler 0:09:10.453,0:09:12.688 ve bu harika bir şekilde sonuç verdi. 0:09:13.698,0:09:18.194 Örneğin 2018'de Güney Kore'nin başkanı[br]yolsuzluğa bağlı suçlamalarla 0:09:18.194,0:09:21.980 25 yıllık hapis cezasına çarptırıldı. 0:09:22.259,0:09:26.324 Bu, ülke yoksul ve otoriteryen bir hükûmet[br]tarafından yürütüldüğü zamanlarda, 0:09:26.344,0:09:29.138 on yıllar önce asla olamazdı. 0:09:30.450,0:09:33.749 Aslında bugün en zengin [br]ülkelere baktığımızda 0:09:33.749,0:09:39.172 bulduğumuz şey varlıklı hâle geldikçe[br]yolsuzluğu azaltabilmiş olmalarıydı -- 0:09:39.196,0:09:40.695 daha öncesinde değil. 0:09:41.910,0:09:43.580 O hâlde hangi sonuca varmalıyız? 0:09:44.673,0:09:48.815 Yolsuzluğu sadece göz ardı etmemiz[br]gerektiğini söylüyorum gibi gelebilir. 0:09:49.259,0:09:51.121 Hiçbir şekilde söylediğim şey bu değil. 0:09:51.850,0:09:53.370 Aksine önerdiğim şey, 0:09:53.394,0:09:58.171 yolsuzluğun, özellikle de [br]yoksul ülkelerdeki insanlar için, 0:09:58.195,0:09:59.490 geçici bir çözüm olduğu. 0:10:00.196,0:10:01.737 Bir sorunu çözmede 0:10:01.737,0:10:04.946 daha az iyi seçeneklerin [br]olduğu bir yerde faydalıdır. 0:10:05.770,0:10:09.993 Birçok insan için ürünleri [br]çok daha uygun fiyatlı hâle getiren 0:10:09.993,0:10:13.376 yeniliklere yatırım yapmak[br]sadece bu nadirliğe saldırmıyor, 0:10:13.400,0:10:16.117 aynı zamanda devletlerin [br]kurumlarını güçlendirmek için[br] 0:10:16.141,0:10:19.369 ekonomilerine yeniden [br]yatırım yapmaları için 0:10:19.393,0:10:21.912 sürdürülebilir bir gelir [br]kaynağı yaratıyor. 0:10:22.497,0:10:26.215 Bu, en sonunda yolsuzluğu [br]azaltmamıza yardımcı olacak 0:10:26.239,0:10:29.561 ekonomik gelişim yapbozundaki[br]önemli eksik parça. 0:10:31.013,0:10:33.564 16 yaşındayken Nijerya'ya karşı[br]umudumu kaybettim. 0:10:34.405,0:10:37.356 Bir bakıma ülke aslında daha da kötüleşti. 0:10:38.105,0:10:42.280 Geniş çaptaki yoksulluğa[br]ve sık görülen yolsuzluğa ek olarak 0:10:42.304,0:10:47.029 Nijerya şimdi de Boko Haram gibi[br]terör örgütleriyle uğraşıyor. 0:10:47.788,0:10:53.038 Ama bir şekilde bugün Nijerya konusunda[br]daha önce olduğumdan çok daha umutluyum. 0:10:53.474,0:10:55.790 İnsanlar için istihdam yaratan 0:10:55.790,0:10:58.515 ve nesneleri daha [br]uygun fiyatlı hâle getiren 0:10:58.515,0:11:01.813 yeniliklere yatırım yapan[br]organizasyonları gördüğümde -- 0:11:01.837,0:11:05.499 ilaçları ve tıbbi ürünleri insanlar için[br]daha uygun fiyatlı hâle getiren 0:11:05.499,0:11:09.253 Lifestores Pharmacy gibi[br]organizasyonlardan bahsediyorum 0:11:09.277,0:11:14.033 veya birçok küçük işletme için lojistik[br]ve dağıtımın azlığıyla mücadele eden 0:11:14.033,0:11:16.451 Metro Africa Xpress gibi 0:11:16.475,0:11:21.602 veya yazılım geliştiriciler için [br]ekonomik fırsat yaratan Andela gibi -- 0:11:21.626,0:11:24.372 geleceğe karşı iyimserim. 0:11:24.396,0:11:26.125 Umarım siz de olursunuz. 0:11:26.149,0:11:27.337 Teşekkür ederim. 0:11:27.361,0:11:32.285 (Alkış)