WEBVTT 00:00:30.367 --> 00:00:31.785 [Çekeyim mi?] 00:00:39.550 --> 00:00:40.767 [Çok mu?] 00:00:41.084 --> 00:00:42.851 [Çok mu çekeyim?] 00:00:47.964 --> 00:00:49.747 Doğaçlama olması şart. 00:00:50.664 --> 00:00:55.580 Ben eserin, canlı bir şey olduğunu hissettirmek istiyorum-- 00:00:56.080 --> 00:00:58.231 Sanki eser orada doğaçlama olarak ortaya çıkmış da 00:00:58.231 --> 00:01:01.481 gerçekleştiği yerde alınan kararları görebiliyormuşsunuz gibi. 00:01:01.481 --> 00:01:04.780 Aynı bir canlı spor müsabakası gibi. 00:01:04.780 --> 00:01:07.597 Ya da caz dinlermişsiniz gibi. 00:01:35.097 --> 00:01:37.864 Hem ressam, hem de izleyici için 00:01:37.864 --> 00:01:40.630 eserin orada, o anda yaratılmış olması en ilginç şeydir. 00:01:40.747 --> 00:01:43.881 Örneğin "Ansiklopedi" eseri Fransa'ya gittiğinde, 00:01:43.881 --> 00:01:46.314 Biz yerel mağazalara gittiğimizde, 00:01:46.314 --> 00:01:47.930 aslında yerel mağazalara gitmeye ihtiyacımız olmadı da-- 00:01:47.930 --> 00:01:49.797 Biz yemek yerken, 00:01:49.797 --> 00:01:51.097 Ya da oteldeyken, 00:01:51.097 --> 00:01:53.497 bu esere yeni parçalar ekledim. 00:01:58.030 --> 00:02:01.880 Eseri oluştururken onu kafanızda canlandırırsınız ve tekrar tekrar düşünürsünüz, 00:02:01.880 --> 00:02:04.914 ancak işte uygulamaya geçtiğinizde, sürece başladığınızda 00:02:04.914 --> 00:02:07.880 kendiliğinden bir şeyler ortaya çıkmaya başlar. 00:02:07.880 --> 00:02:09.315 Onca planlamaya rağmen 00:02:09.315 --> 00:02:11.564 eserin nasıl ilerleyeceğini kestiremezsiniz 00:02:11.564 --> 00:02:14.597 ve kendiliğinden bir şeyler oluştuğunda, işte eser ilginçleşmeye başlar. 00:02:25.248 --> 00:02:27.080 Eseri yaşadığınızda, 00:02:27.080 --> 00:02:28.780 onun oluşum sürecini düşündüğünüzde, 00:02:28.780 --> 00:02:30.680 onun sonlandığı anı düşündüğünüzde, 00:02:30.680 --> 00:02:32.363 ve onun tamamlandığını hissettiğiniz an 00:02:32.363 --> 00:02:35.014 işte bu an, zamanın içinde kısa bir andır. 00:02:42.830 --> 00:02:45.030 Eser bir bilimsel deneye benzer, 00:02:45.030 --> 00:02:48.280 Sanki birinin stüdyosuna gelmişsiniz 00:02:48.280 --> 00:02:49.498 ya da laboratuvarına gelmişsinizdir ve 00:02:49.498 --> 00:02:52.114 sürecin nasıl ilerlediğini izlersiniz 00:02:52.114 --> 00:02:55.298 ve sonucun ne olduğundan emin değilsinizdir. 00:02:55.765 --> 00:02:58.219 Bazen eserin bir kısmında, mücevhere benzeyen 00:02:58.219 --> 00:02:59.719 bazı küçük şeyler bulursunuz. 00:02:59.719 --> 00:03:01.486 Ancak eser mücevhere fazlasıyla benzemeye başladığında 00:03:01.486 --> 00:03:03.586 onu alır, ayakkabı dükkanına benzetirim. 00:03:03.586 --> 00:03:05.253 Ancak fazlasıyla ayakkabı dükkanına benzemeye başladığında, 00:03:05.253 --> 00:03:08.037 onu alıp morga benzetirim. 00:03:08.302 --> 00:03:11.370 Ve işin özünde, hayatın ve sanatın arasındaki 00:03:11.453 --> 00:03:14.570 çizgiyi düşünüyor olurum. 00:03:14.570 --> 00:03:17.019 Ve izleyicinin de bu ikisi arasında 00:03:17.019 --> 00:03:19.436 gidip gelmesini sağlamaya çalışırım. 00:03:19.436 --> 00:03:21.935 Yani bizim yakından tanıdığımız bir şeyin, 00:03:21.935 --> 00:03:25.236 hiç tanımadığımız bir başka şeyle yan yana gelmesini sağlarım. 00:03:39.669 --> 00:03:41.285 Eseri gördüğünüzde, siz de 00:03:41.285 --> 00:03:44.019 bu ikisi arasında gidip geldiğimizi keşfedersiniz. 00:03:44.019 --> 00:03:46.369 Bizim bilinenle bilinmeyen arasında gezindiğimizi 00:03:46.369 --> 00:03:49.486 ve eserlerin çoğunun bu fikre dayandığını görürsünüz. 00:03:49.869 --> 00:03:52.219 Bence, izleyici de benim yaşadığım 00:03:52.219 --> 00:03:55.986 keşifleri deneyimlemekte.