1 00:00:00,682 --> 00:00:02,770 Lezbiyenler tarafından dağlarda yetiştirildim 2 00:00:02,794 --> 00:00:06,368 ve bir süre önce New York şehrine biraz da orman cücesi gibi geldim. 3 00:00:06,392 --> 00:00:07,526 (Gülüşmeler) 4 00:00:07,550 --> 00:00:12,334 Kafamı çok karıştırdı, ama buna sonra değineceğim. 5 00:00:12,969 --> 00:00:15,395 Önce sekiz yaşımdan bahsedeceğim. 6 00:00:15,739 --> 00:00:17,655 Colorado'da tahta bir kutu aldım 7 00:00:17,679 --> 00:00:22,774 ve bu kutunun içine bir dolar banknotu, bir kalem ve bir çatal koydum. 8 00:00:23,131 --> 00:00:28,715 500 yıl sonra birtakım insansılar ve uzaylılar bu kutuyu bulup, 9 00:00:28,739 --> 00:00:33,265 türümüzün fikirleri nasıl birbirlerine aktardığını öğreneceklerini düşündüm, 10 00:00:33,289 --> 00:00:35,323 belki spagettimizi nasıl yediğimizi. 11 00:00:35,347 --> 00:00:36,679 Gerçekten bilmiyordum. 12 00:00:37,401 --> 00:00:38,838 Her neyse bu biraz komik, 13 00:00:38,862 --> 00:00:43,209 çünkü burada, 30 yıl sonra, hâlâ kutular yapıyorum. 14 00:00:44,289 --> 00:00:47,272 Bir süre Hawaii'deydim -- 15 00:00:47,296 --> 00:00:49,798 yürümeyi, sörf yapmayı ve tüm o garip şeyleri yapmayı severim 16 00:00:49,822 --> 00:00:51,914 ve annem için bir kolaj yapıyordum. 17 00:00:52,350 --> 00:00:54,438 Bir sözlük aldım ve onu parçaladım, 18 00:00:54,462 --> 00:00:57,197 bir tür Agnes Martin çizgisi hâline getirdim, 19 00:00:57,221 --> 00:00:59,792 her tarafına reçine döktüm ve içinde bir arı kaldı. 20 00:00:59,816 --> 00:01:02,534 O arılardan korkar ve onlara alerjiktir, 21 00:01:02,558 --> 00:01:06,793 bu yüzden belki saklayabilirim diye kanvasın üzerine daha fazla reçine döktüm. 22 00:01:06,817 --> 00:01:08,357 Tam tersi oldu: 23 00:01:08,381 --> 00:01:10,063 Daha büyük görünmesini sağladı, 24 00:01:10,087 --> 00:01:12,645 sözlüğün metni üzerinde sanki bir büyüteç varmış gibi. 25 00:01:13,278 --> 00:01:15,500 Sonra ne mi yaptım? Daha fazla kutu yaptım. 26 00:01:15,958 --> 00:01:19,862 Bu sefer, elektronikler, kurbağalar, yolda bulduğum ilginç şişeleri 27 00:01:19,886 --> 00:01:23,433 koymaya başladım -- bulabildiğim her şeyi -- 28 00:01:23,457 --> 00:01:25,806 çünkü tüm yaşamım boyunca hep bir şeyler buluyordum, 29 00:01:25,830 --> 00:01:29,468 bu objeler arasında ilişkiler kurmaya ve hikâyeler anlatmaya çalışıyordum. 30 00:01:29,896 --> 00:01:32,277 Böylece objelerin çevresini çizmeye başladım 31 00:01:32,301 --> 00:01:35,613 ve şunu fark ettim: Aman Tanrım, boşlukta çizebiliyorum! 32 00:01:35,637 --> 00:01:37,636 Boşlukta yüzen çizgiler yapabiliyorum, 33 00:01:37,660 --> 00:01:40,683 bir suç mahalinde ölü birinin çevresini çizdiğiniz gibi. 34 00:01:40,707 --> 00:01:41,983 Böylece objeleri çıkardım 35 00:01:42,007 --> 00:01:44,972 ve icat ettiğim türlerin kendi taksonomilerini yarattım. 36 00:01:45,460 --> 00:01:48,774 Öncelikle botanik -- bir şekilde o hissi alabiliyorsunuz. 37 00:01:49,520 --> 00:01:52,660 Sonra garip böcekler ve yaratıklar yaptım. 38 00:01:53,992 --> 00:01:56,866 Gerçekten eğlenceliydi; sadece reçinenin katmanları üzerine çiziyordum. 39 00:01:56,890 --> 00:02:00,348 Gerçekten hoştu, çünkü aslına bakarsanız sergilerim olmaya başladı, 40 00:02:00,372 --> 00:02:03,344 biraz para kazanıyordum, kız arkadaşımı akşam yemeğine götürebiliyordum 41 00:02:03,368 --> 00:02:04,623 vesaire, Sizzler'e gidebiliyordum. 42 00:02:04,647 --> 00:02:06,052 Bayağı müthiş şeylerdi, dostum! 43 00:02:06,076 --> 00:02:07,704 (Gülüşmeler) 44 00:02:07,728 --> 00:02:11,634 Bir noktada, insan formuna başladım, 45 00:02:11,658 --> 00:02:16,285 katmanların içinde insan çizimleri olan, gerçek boyutta reçine heykeller. 46 00:02:16,309 --> 00:02:18,768 Bu harikaydı, bir tek şey haricinde: 47 00:02:18,792 --> 00:02:20,042 Ölecektim. 48 00:02:20,536 --> 00:02:23,599 Ne yapacağımı bilmiyordum, çünkü reçine beni öldürecekti. 49 00:02:23,623 --> 00:02:25,936 Her gece bunu düşünerek uykuya daldım. 50 00:02:25,960 --> 00:02:28,452 Bu yüzden cam kullanmayı denedim. 51 00:02:28,476 --> 00:02:30,465 Cam katmanlarına çizmeye başladım, 52 00:02:30,489 --> 00:02:33,561 sanki bir pencereye çiziyormuşsunuz gibi, sonra başka bir pencere koyuyorsunuz 53 00:02:33,585 --> 00:02:36,328 ve başka bir pencere, sonra üç boyutlu bir kompozisyon hâline gelen 54 00:02:36,352 --> 00:02:38,487 bütün bu pencereleri bir araya getiriyorsunuz. 55 00:02:38,511 --> 00:02:41,444 Bu gerçekten işe yaradı, çünkü reçine kullanmayı bırakabildim. 56 00:02:41,937 --> 00:02:43,318 Bunu yıllarca yaptım, 57 00:02:43,342 --> 00:02:47,777 "The Triptych" (Üç parçalı tablo) adını verdiğim çok büyük bir çalışmayla sonuçlandı. 58 00:02:48,127 --> 00:02:50,048 "The Triptych" büyük ölçüde İspanya'daki 59 00:02:50,072 --> 00:02:53,009 Prado Müzesi'nde bulunan Hieronymus Bosch'un tablosu, 60 00:02:53,033 --> 00:02:55,657 Dünyevi Zevkler Bahçesi'nden esinlenilmişti. 61 00:02:55,681 --> 00:02:57,380 Bu tabloyu biliyor musunuz? 62 00:02:57,404 --> 00:02:58,697 İyi, çok hoş bir tablo. 63 00:02:58,721 --> 00:03:00,695 Zamanının ötesinde olduğu söyleniyor. 64 00:03:00,719 --> 00:03:03,210 Evet, "The Triptych". Size bu parçadan bahsedeceğim. 65 00:03:03,234 --> 00:03:05,532 11 ton ağırlında. 66 00:03:06,905 --> 00:03:08,882 5,5 metre uzunluğunda. 67 00:03:08,906 --> 00:03:11,657 Çift taraflı, böylece 11 metrelik bir kompozisyon. 68 00:03:11,681 --> 00:03:12,839 Biraz tuhaf. 69 00:03:14,648 --> 00:03:17,060 Bakın bu kan fıskiyesi. 70 00:03:17,084 --> 00:03:19,297 (Gülüşmeler) 71 00:03:19,321 --> 00:03:21,540 Solda, İsa ve çekirgeler var. 72 00:03:22,472 --> 00:03:23,679 İki dünya arasında 73 00:03:23,703 --> 00:03:26,950 seyahat eden bu hayvan kafalı yaratıkların olduğu bir mağara var. 74 00:03:26,974 --> 00:03:28,896 Temsilî dünyadan, saklandıkları, 75 00:03:28,920 --> 00:03:31,804 ona benzeyen, bu yeraltı dünyasına gidiyorlar. 76 00:03:31,828 --> 00:03:34,891 Bu da hayvan kafalı yaratıkların deniz fenerinde oldukları yer 77 00:03:34,915 --> 00:03:37,754 ve hepsi okyanusta toplu intihar etmek üzere. 78 00:03:37,778 --> 00:03:40,746 Okyanus binlerce farklı elementten oluşuyor. 79 00:03:40,770 --> 00:03:43,069 Bu da savaş gemisine bağlanmış bir kuş tanrısı. 80 00:03:43,093 --> 00:03:44,131 (Gülüşmeler) 81 00:03:44,155 --> 00:03:45,759 Billy Graham okyanusta, 82 00:03:45,783 --> 00:03:50,010 Horizon'dan petrol sızıntısı, Waldo, Osama Bin Laden'in saklandığı yer -- 83 00:03:50,034 --> 00:03:52,377 eğer çok dikkatli bakarsanız, okyanusta her türlü 84 00:03:52,401 --> 00:03:54,368 garip şeyi bulabilirsiniz. 85 00:03:54,741 --> 00:03:57,160 Her neyse, bu bir kadın yaratık. 86 00:03:57,184 --> 00:04:00,634 Okyanustan geliyor ve bir eline petrol fışkırtıyor, 87 00:04:00,658 --> 00:04:03,175 diğer elinden ise bulutlar geliyor. 88 00:04:03,199 --> 00:04:04,806 Elleri bir terazi gibi 89 00:04:04,830 --> 00:04:09,468 ve Dünya ile kozmosun denge içinde olduğuna dair mitolojik ilişkiye sahip. 90 00:04:10,070 --> 00:04:11,881 Bu "The Triptych"in bir tarafı. 91 00:04:11,905 --> 00:04:13,365 Biraz öyküsel bir şey. 92 00:04:13,389 --> 00:04:15,469 Bu üzerine fışkırttığı eli. 93 00:04:16,190 --> 00:04:18,106 Sonra öbür tarafa geçtiğinizde, 94 00:04:18,130 --> 00:04:20,239 hortum gibi bir şeyi var, kuş gagası gibi 95 00:04:20,263 --> 00:04:22,297 ve hortumundan bulutlar fışkırtıyor. 96 00:04:22,662 --> 00:04:26,357 Sonra "The Triptych"i bağlayan 5,5 metre uzunluğunda yılan kuyruğu var. 97 00:04:26,746 --> 00:04:29,735 Her neyse, kuyruğu volkanın arkasında alev alıyor. 98 00:04:29,759 --> 00:04:30,836 (Gülüşmeler) 99 00:04:30,860 --> 00:04:32,548 Niye öyle olduğunu bilmiyorum. 100 00:04:32,572 --> 00:04:34,130 (Gülüşmeler) 101 00:04:34,154 --> 00:04:35,629 Bu olur, bilirsiniz. 102 00:04:36,473 --> 00:04:39,945 Kuyruğu kiklop benzeri göz küresinde son buluyor, 103 00:04:39,969 --> 00:04:42,500 1986 terörist kartlarından yapılmış. 104 00:04:42,524 --> 00:04:43,729 Onları gördünüz mü? 105 00:04:43,753 --> 00:04:47,151 1980'lerde üretilmişti, teröristlerin olduğu beyzbol kartları. 106 00:04:47,175 --> 00:04:48,334 Zamanının çok ötesinde. 107 00:04:48,358 --> 00:04:50,691 (Gülüşmeler) 108 00:04:50,715 --> 00:04:52,712 Bu da sizi son projeme getiriyor. 109 00:04:52,736 --> 00:04:54,389 İki proje üzerinde çalışıyorum: 110 00:04:54,413 --> 00:04:56,033 Birinin adı, "Psychogeographies" (Psikocoğrafyalar). 111 00:04:56,057 --> 00:04:59,137 Bu insanların 100 tanesinden yapmak üzere 6 yıllık bir proje. 112 00:04:59,161 --> 00:05:01,531 Her biri kültürümüzün bir arşivi, 113 00:05:01,555 --> 00:05:03,554 parçalanmış medya ve maddelerimizle, 114 00:05:03,578 --> 00:05:06,862 ansiklopediler olsun, sözlükler veya dergiler olsun. 115 00:05:06,886 --> 00:05:10,059 Ancak her biri insan şeklinde bir çeşit arşiv gibi 116 00:05:10,083 --> 00:05:13,492 ve bir seferde 20, 4 veya 12'lik gruplar hâlinde yolculuk yapıyorlar. 117 00:05:13,516 --> 00:05:16,457 Hücreler gibiler -- bir araya geliyorlar, bölünüyorlar. 118 00:05:16,826 --> 00:05:19,462 Bir nevi bunların arasından geçiyorsunuz. Benim için yıllar alıyor. 119 00:05:19,486 --> 00:05:23,471 Her biri aslında içinde insan olan, 120 00:05:23,495 --> 00:05:25,432 1 tonluk mikroskop lamı. 121 00:05:26,208 --> 00:05:28,243 Bunun göğsünde küçük bir mağara var. 122 00:05:28,679 --> 00:05:31,974 Bu başı, işte göğsü, biraz başlangıcını görebiliyorsunuz. 123 00:05:31,998 --> 00:05:34,029 Sizin için bedenin aşağısına doğru gidiyorum: 124 00:05:34,053 --> 00:05:38,091 Göğsünden bir şelale çıkıyor, 125 00:05:38,115 --> 00:05:40,719 penisini kapatıyor -- ya da penis değil veya her neyse, 126 00:05:40,743 --> 00:05:42,225 bir çeşit androjen şey. 127 00:05:42,655 --> 00:05:45,544 Size bu çalışmaları çabucak anlatacağım, 128 00:05:45,568 --> 00:05:48,425 çünkü onları çok uzun süre açıklayamam. 129 00:05:48,449 --> 00:05:50,852 Katmanlar var, biraz görebiliyorsunuz. 130 00:05:51,812 --> 00:05:54,002 Bu yarıya bölünen bir beden. 131 00:05:54,351 --> 00:05:55,598 Bunun iki kafası var 132 00:05:55,622 --> 00:05:57,812 ve iki kafa arasında iletişim kuruyor. 133 00:05:58,319 --> 00:06:00,095 Hapların geldiğini görebilirsiniz, 134 00:06:00,119 --> 00:06:02,460 bir kafaya doğru bu garip heykelden gidiyor. 135 00:06:02,484 --> 00:06:05,315 Göğüs boşluğunda küçük bir orman sahnesi var. 136 00:06:05,339 --> 00:06:06,497 Görebiliyor musunuz? 137 00:06:06,521 --> 00:06:08,608 Her neyse, bu konuşma bu kutularla ilgili, 138 00:06:08,632 --> 00:06:10,150 içinde olduğumuz kutular gibi. 139 00:06:10,904 --> 00:06:13,329 İçinde olduğumuz kutu, güneş sistemi bir kutu. 140 00:06:13,815 --> 00:06:15,742 Bu da sizi son kutuma getiriyor. 141 00:06:16,382 --> 00:06:18,833 Tuğladan bir kutu. Adı Pioneer Works (Öncü Çalışmalar). 142 00:06:18,857 --> 00:06:20,170 (Alkış) 143 00:06:20,194 --> 00:06:24,706 Bu kutunun içinde, bir fizikçi, 144 00:06:24,730 --> 00:06:27,856 bir nörolog, bir ressam, bir müzisyen, 145 00:06:27,880 --> 00:06:33,207 bir yazar, bir radyo istasyonu, bir müze, bir okul, 146 00:06:33,231 --> 00:06:38,388 orada ürettiğimiz tüm içeriği dünyaya yaymak için bir yayın kolu, 147 00:06:38,412 --> 00:06:39,569 bir bahçe var. 148 00:06:40,132 --> 00:06:41,529 Bu kutuyu sallıyoruz 149 00:06:41,553 --> 00:06:44,804 ve bütün bu insanlar birbirine bir nevi partikül gibi çarpmaya başlıyor. 150 00:06:44,828 --> 00:06:47,127 Bence dünyayı değiştirmenin yolu bu. 151 00:06:47,151 --> 00:06:51,033 İçeriyi ve yaşadığınız kutuyu tekrar tanımlıyorsunuz. 152 00:06:51,057 --> 00:06:54,621 Bu işte hepimizin beraber olduğunu, farklılık olduğu sanrısını anlamak 153 00:06:54,645 --> 00:06:56,391 üzere bir araya geliyorsunuz -- 154 00:06:56,415 --> 00:07:01,485 bu ülkeler, sınırlar, din fikri -- işe yaramıyor. 155 00:07:01,931 --> 00:07:06,560 Gerçekten de hepimiz aynı maddeden yapıldık, aynı kutuda. 156 00:07:06,584 --> 00:07:10,608 Eğer bu şeyi tatlı ve nazik biçimde değiş tokuş yapmaya başlamazsak, 157 00:07:10,632 --> 00:07:12,751 hepimiz çok yakında öleceğiz. 158 00:07:13,299 --> 00:07:14,489 Çok teşekkürler. 159 00:07:15,012 --> 00:07:18,023 (Alkış)